~Begümün ağzından~
46 dakika 36 saniye 37 38 39 40 41 42... Tam tamına 46 dakika 42 hatta 43 saniyedir sadece bana bakıyordu. Ne soruma cevap veriyor nede konuşuyordu. 27. dakikadan sonra bende soru sormayı bırakmış aynı şekilde ona bakıyordum. Ama bu iş gerçekten çok sıkıcıydı.
"Bidaha yanında erkek görmicem." Demesiyle bi 5 dakikalık şok geçirmiştim. Bu çocuk gene neyin peşindeydi?
"Anlamadım?" Dedim tek kaşımı kaldırarak.
"Bunun neresine anlamadın acaba Begüm? Bidaha yanında erkek göricem diyorum. Şimdi anladın mı gerizekalı?" Dedi soru sorar bi şekilde.
"Sanane ya sen kimsin ki bana karışıyorsun." Sinsi bi şekilde sırıttıktan sonra bana doğru yaklaştı.
"Aşık olduğun çocuk bebeğim." Diye fısıldadı. Biran nefesimin kesildiğini hissetmiştim. Sürekli böyle yaparak beni kandırmasından bıkmıştım. Ama bu sefer buna izin vermicektim.
"Hayır yanlış biliyorsun." Dedim ve bende ona doğru biraz yaklaştım.
"Beni istediği zaman yanında tutan istediği zaman yüzüme bile bakmayan beni bi oyuncak gibi kullanan kişisin." Diye fısıldadım. Geri çekildiğim zaman yüzünde şaşkın bi ifade vardı. Bi 5 dakika daha öyle durduktan sonra konuşmıcağını anladım ve ben konuşmaya başladım.
"Sorunu hallettiysek artık benim gitmem lazım görüşürüz."
Hiçbirşey söylemesine izin vermeden hemen aşağı kata indim. Kapıyı açtığım sırada kilitli olduğunu fark ettim. Bende neden gidişime ses çıkarmadı diyordum. Piç herif.
Hızlı adımlarla yukarı çıktım.
"Aç şu kapıyı!" Dedim sinirli bir şekilde.
"Nedenmiş?" Dedi yine yüzünde o piç sırıtışı vardı.
"Gitmek istiyorum."
"Daha sorunumuzu halletmedik Begüm şimdi ben senin yanında bidaha hiçbir piç görmicem sende kabul ediyorsun. Gerçi kabul etsende etmesende ben yine yanında o piçleri görmicem."
"Sen nasıl birisin ya. Hem sevmiyorsun hem böyle davranıyorsun. Bak böyle yapman beni ümitlendiriyor anladın mı? Yapma şunu yapma!" Ayağa kalkıp tam dibimde durduktan sonra ellerini boynuma çıkarttı ve hiç beklemediğimin bişey yaparak dudaklarımı dudaklarına hapsetti.
~Aselin ağzından~
Şu çocuk beni gerçekten delirtiyordu. Bişeyler söylüyor sonrada hiçbirşey yokmuş gibi çekip gidiyordu. Dengesiz herif.
Kaç dakikadır bu bankta oturduğumu bilmiyorum ama önümde birbirlerini sömüren sevgililerden sıkılmıştım. Yani şimdi olan var olmayan var ne diye milletin içinde böyle şeyler yapıyorsunuz. Yanımda bi hareketlilik hissettiğimde o tarafa döndüm.
"Berke?" Dedim soru sorar bi şekilde.
"Evet?"
"Kaç gündür yoksun. Öldün falan sanmıştım ama yaşıyorsun yani." deyince büyük bi kahkaha attı.
"Yok yaşıyorum. Aslında yaşamıyorum ama yani bilmiyorum galiba yani Asel ben aşık oldum ya."
"Ha?"
"Neresini anlamadın kızım söyledim işte." Yüzüme sinsi bi şırıtış yerleştirdiklerin sonra konuşmaya başladım.
"Kim bu şanslı kız?"
"Bak söylicem ama yani Asel aramızda kalsın tamam mı?"
"Ay tamam söyle."
"Ece." Ece deyince birden durdum. Ee ama Ecenin sevdiği bi çocuk yokmuydu?
"Peki ne zaman açılmayı düşünüyorsun?"
"Dışardan çok sert gözüküyor ama cesaretimi toplayıp hemen konuşacam."
"Sen cesaretini toplamaya bak ben sınıfa gidim sonra görüşürüz."
"Görüşürüz." dedikten sonra gülüp gittim.
Sınıfa girmeden duyduğum sesle yerimde durdum.
"Seni çok seviyorum Çağatay."
"Bende seni çok seviyorum bebeğim."
Bölüm biraz geç geldi sanırım bunun için gerçekten çok özür diliyorum. Bol oy ve yorum istiyorum. Diğer bölümü erken yazmaya çalışacağım. Keyifli okumalar☺️