conquerorkingX Pt. 5: Bir Kedi İki Çözüm

165 31 2
                                    

Bütün gün ve gece yağmur yağmıştı. Yerler ıslak ve geceden kalma su birikintileri ile doluydu. Güneş doğmuş olmasına rağmen gökyüzü hâlâ gri bulutlarla kaplıydı. Buda dün gibi bugünü de kasvetli bir güne çeviriyordu.

Biraz önce otobüsten inmiş olan Baekhyun kaldırımda oturan beyaz renkli bir kedi gördüğü zaman kendine hakim olamamış on dakikadır kediyi okşuyor ve onunla konuşuyordu. 3-1 sınıfı öğrencisi Doyoung ise sokağın başından o tanıdık simayı görmüş ona doğru yaklaştığında çocuğun kediye "Ben o kızdan daha çekiciyim bence." dediğine kulak misafiri olmuştu.

"Hangi kızdan?" dedi Doyoung. İrkilen Baekhyun elini ısırmak için hamle etti ve Doyoung'u görünce "Oh, korktum." dedi, elini indirirken "Günaydın" dedi Doyoung. "Elini ısırıp titana dönüşmeye mi çalıştın az önce?"

"Sanırım" dedi Baekhyun. "Arkadaş edinmek gerçekten insanı değiştiriyormuş." Doyoung yanına eğildi ve beyaz kediyi o da okşamaya başladı. "Sen buraya nakil oldun değil mi?"

"Evet." 

"Sanırım ilk kez böyle bir arkadaş grubunda bulunuyorsun? Haklı mıyım?"

"Seni de kulübümüze alalım, böyle çıkarım yapanlara ihtiyacımız var" dedi Baekhyun hafif alayla. "Öyle, evet. Neden sordun?"

"Merak. Sadece merak ettim." dedi Doyoung. "İlk kez arkadaş edinince ne yapacağını bilememek ve de onların huylarına, zevklerine istemsizce sahip olmak biraz kafa karıştırıcı oluyordur, özellikle içlerinden birine karşı hislerin varsa." Baekhyun gülümsedi, kedinin başını okşarken "Bazen benden sıkılmalarından korktuğum için yanlarına gitmiyorum, Chanyeol'ün de. Sonra birisi yanıma geliyor veya Chanyeol beni göremediği gibi yanımda bitiyor."

"Ne güzel işte."

"Ama dediğin gibi, ilk kez başıma geldiği için kendimi sık sık, nasıl desem, tuhaf hissediyorum? Farklı biri olmuş gibi."

"Büyüme sancıları. Hepimiz illa çekiyoruz ve çekmeye devam edeceğiz." Doyoung ona gülümsedi ve çömeldiği yerden doğrulup ona elini uzattı. Baekhyun onun desteğiyle ayağa kalkarken Doyoung, "Konuşmak istersen yanıma gelebilirsin." dedi. "Teşekkür ederim." dedi Baekhyun. Şimdi beraberce okula sohbet ederek yürüyorlardı. Baekhyun büyük, siyaha boyalı demir bahçe kapısından içeri girdikleri sırada ona "Neden sana yazan bu kişiyi bulmak istiyorsun?" diye sordu. "Yani, seni takip etmesi dışında başka sebebin var mı?" 

"Olabilir." dedi Doyoung. "Bilmiyorum, beni bu kadar iyi tanıyan biri... Onunla rahatça konuşabilsem bile kim olduğunu bilmemek beni deli ediyor. Hem bana bu kadar aşıksa ona karşılık vermeyeceğimi neden düşünüyor?"

"Sen," Baekhyun gözlerini kısıp kendisinden uzun olan ince yüzlü çocuğa baktı. "Bu kişiyi bulmak değil de onun birisi olmasını umut ediyormuşsun gibi...?" Afallayan Doyoung kendi ayağına takılıp sendeledi, Baekhyun onu kolundan tutup düşmesini engelledi. 

"Hayır, öyle değil... Yani, şey, aklımda biri olsa zaten size gelmezdim?" dedi Doyoung. "Öyle olsun. Şimdilik." dedi Baekhyun. "Umarım bu kişiyi bulduğumuzda umduğun kişi çıkar."

Zil çaldığında ve okul koridorları saniyeler içinde öğrencilerin uğultusuyla dolmaya başlayınca Chanyeol, kafasını koyduğu sırasından kaldırdı ve derin bir nefes alarak görevini gerçekleştirmek üzere çoktan toplanmış olan altı kişilik erkek grubunun yanına gitti. "Selam" dedi Chanyeol. "Selam" dedi kilolu çocuk, grubun ele başı. Chanyeol takınabildiği en muzip gülümsemeyi takındı ve "Sizde malum fotoğraflar varmış?" dedi. Kimsenin duymadığından emin olmak için etrafına baktı ve çocuklara doğru eğilip "Kızların." diye tamamladı cümlesini. "Oh," dedi çocuk. "Sen de istiyorsun yani?"

Jun's Bureau of Investigation (ChanBaek) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin