Kızgın Ruhlar Pt. 6: Güneş Batıyor

160 25 1
                                    

"Neler buldunuz bakalım?" dedi Junmyeon, peşinde Sehun'la odaya girerken. 

"Biz bir şey bulamadık." dedi Chanyeol. "Çünkü Bright'ın ailesi dün gece uyuyormuş, normal olarak. Sesleri duyunca uyanmışlar."

"Ben Bright'la konuştum. Resepsiyonda gece vardiyasındaymış, Win de ona eşlik ediyormuş. Aslında-" Kyungsoo öğrendiği şeyleri hatırladığı kadarıyla anlattı.

"Junmyeon da kızların odasındaki camın ayak basılacak kadar geniş pervaza sahip olduğunu buldu. Bir de tırmanılabilecek yükseklikte olduğunu. Ben de kızların aşk hayatını öğrendim. Bir de yarın akşam sahilde parti varmış." 

"Yani pek bir şey yok" dedi Junmyeon. "Aslında var," dedi Kyungsoo. "Ben bir tane güvenlik görevlisiyle de araştırma yapıyorum bahanesiyle konuştum çünkü çok yakışıklıydı." Sinsi gülümsemesini sergiledi ve devam etti. "Bu hayalet olayı ilk kez olmamış. İki aydır birkaç kez tekrar etmiş."

"Ne?" dedi Junmyeon. "Nasıl? Güvenlik bunu otel sahiplerine bildirmemiş mi?"

"Bildirmiş ama pek ciddiye almamışlar galiba."

"Bundan bize bahsetmediler." dedi Baekhyun, duyduğu şeylerin hayretine kapılarak. "Ciddiye almamışlarsa size anlatmak akıllarına gelmemiştir." dedi Junmyeon.

"O zaman bunu yapan bizden biri değil? Bu olay da bizi ilgilendirmez...?" Baekhyun çekinerek, sorarcasına dile getirmişti cümlesini. "Dün gece Minseok onlara olayı anlattığı zaman Bay Light ve Bayan Shine ona söylemiş olmalı. Daha önce de olduğunu. O zaman Minseok niye bunu çözmemiz için bize kakaladı?" Junmyeon ise ayağa kalkmış düşünceli düşünceli mırıldanıyordu. "Muhtemelen bizi başından savmak için" dedi Sehun. "Her şekilde bu olayı çözmemizi isteyecektin sonuçta?"

"Otelin sahipleriyle bir daha konuşmaya gidelim." dedi Junmyeon. "Bu sefer bu hayaletin korkutmalarını detaylıca dinleyelim.

"Junmyeon..." dedi Chanyeol, dudağını ısırarak Baekhyun'a baktı. Nefes alarak sözü ondan alan Baekhyun "Eğer olay bizi ilgilendirmiyorsa neden çözmeye devam ediyoruz? Bu belli ki tanımadığımız bu insanlarla ilgili." 

"Dedektifler her zaman yardıma ihtiyacı olan insanlara yardımcı olur!"

"Ama biz sadece öğrenciyiz!" dedi Baekhyun. "Geziye geldik, hep beraber tadını çıkarmak yerine niye burnumuzu sokuyoruz ki? Bir günde halledeceğimizi söyledin ama diğer olayları çözmemiz günlerimizi aldı."

"Titizce planlanmış bir seri cinayet çözmüyoruz, Baekhyun. Çözdüğümüz tüm sorunlar sıradan insanların sıradan sorunlarıydı, bu da onlardan biri. Sadece bir gün..." 

"En azından öğleden sonra devam etsek?"

Junmyeon saatine baktı, öğlene iki saat vardı. "Öğleden sonra ne zaman?" 

"Bir buçuk... Ya da iki?" 

"Tamam." dedi Junmyeon pes ederek. "İkide olsun. İkide gidip Bright'ın anne ve babasıyla bir kez daha konuşacağız. Anlaştık mı?"

"Anlaştık!" dedi Baekhyun ve heyecanla ayağa kalktı sonra da Chanyeol'e elini uzatıp kalkmasına yardımcı oldu.

***

Akşam yemeği için restoranda oturdukları sırada Junmyeon "Sanırım bu olayı çözemeyeceğiz." dedi. "Gün bitti ve elimizde bir şey yok."

"Her şeyi de çözemeyiz, değil mi? Doyoung'un gizemli sapığını da bulamamıştık." dedi Sehun.  Junmyeon somurtarak elinde tuttuğu çubuklarla yemeğinden bir lokma aldı. Otelin sahibi çiftle konuşmuşlar ama bir şey bulamamışlardı. Güvenlik görevlisinin anlattığı gibi iki ayda birkaç kere olmuştu ama kimin yaptığını arasalar da bulamamışlardı. Dedektifler de gidip Minseok'a yapan kişinin okuldan biri olmadığını söylemişlerdi. Bu Minseok için yeterliydi anlaşılan. 

Jun's Bureau of Investigation (ChanBaek) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin