vı. Bölüm

23 2 0
                                    










"Hep yeni bir gün doğar."




         Deniz sanki üzerimizde ki tüm pislikleri alıp götürüyordu. Bulutlar ise tükenmiş olan umutlarımı yeşertiyordu. Bakışlarımı Erebusa yani Güze çevirdim "Artık konuşacak mısın?" dedim. Erebus kafasını iki yana sallayarak "Ne diyeceğimi, nasıl açıklayacağımı bilmiyorum Astrayos." dedi. Sinirlenerek ayağa kalktım benim gerçeklere, doğrulara ihtiyacım vardı fakat Erebus bana hiç yardımcı olmuyordu. "Astrayos, gitme lütfen." peşimden geldiğini hissedebiliyordum. "Bana gerçekleri anlatmadıkça benimle iletişime geçme."  yoldan geçen taksiyi durdurdum ve bindim. Taksi camından baktığım anda çaresiz gözlerle bana bakan Erebusu gördüm. Şoförün seslenmesiyle kendime gelip evimin adresini verdim ve oradan uzaklaştım.


        Eve gelip kendimi hızlıca soğuk bir duşa soktuktan sonra telefonumu sessize alıp uyumuştum. Uyandığımda kafamda birbirlerini kovalayan düşüncelere rağmen 3-4 saat uyuyabildiğimi anladım. Komodinin üzerinden telefonumu alıp mutfağa geçtim. Bir kahve yapıp balkona çıktım. Sandalyeye oturmadan önce gözlerimle etrafı taradım. Erebus buralarda değildi. Olmasın da zaten. Gerçekleri anlatana dek kimsenin yüzünü görmek istemiyordum. Düşüncelerimden beni çekip çıkaran telefonumun zil sesiydi. Ekrana baktığımda Minenin ismini gördüm. Mine yüzünü görmek, sesini duymak istemeyeceğim biri değildi. Aksine belki konuşursam rahatlayacağımı düşünüp telefonu açtım fakat ben daha bir kelime etmeden Mine konuşmaya başladı. "Adelya nerelerdesin sen Allah aşkına? Mesajlarıma neden cevap vermiyorsun, arıyorum açmıyorsun. Neler oldu anlatacak mısın artık bana da?" uyandıktan sonra bildirimlere bakmamıştım. Bu yüzden Minenin attığı mesajları ve cevapsız çağrıları görmemiştim. "Anonimin kim olduğunu öğrendim, Güzmüş."  dedim. Mine gülerek "Sonunda kavuştunuz birbirinize demek. Eee neler konuştunuz bakalım." dedi. Mineye doğruları söylemek istiyordum. Hem bir şeyler bilmesi çok olasıydı. "Açıkçası hiç konuşmadık. Ama asıl sorun da bu zaten." kısaca okulda Erkan ve Güzün kavgalarını, sahilde olanları anlattım ve bu konu hakkında bilgisi olup olmadığını sordum. "Tek bildiğim Yunanistanda bir kaç yıl önce iş yapıyorlardı ama sonra benimde bilmediğim bir şeyler oldu ve bu olaydan sonra Erkan zor günler geçirdi. Birkaç kez okulda, intihar ettiğine dair bilgiler yayıldı ama bir şekilde herkesin ağzını kapattılar. Sanırım Güze anlatmak istediği şey bu olabilir." dedi. Kafam iyice çorba olmuştu. "Peki bunun benimle ne ilgisi olabilir Mine?" O da gerçekten bir şey bilmiyordu ki "Valla bende bir türlü anlayamadım. Bana sorarsan zamana bırak belki kendiliğinden çözülür." dedi. Haklıydı, daha fazla beynimi bu konu ile kurcalamak istemiyordum.


       Mine ile biraz daha laflayıp telefonu kapattık. Son bir kez daha sigara içtim. Ayağa kalkıp içeri girecekken sokak lambasının orada uzun boylu bir erkek gördüm. Sweatinin şapkasını indirdi. Erebustu. Elimdeki telefon titredi. Gözlerimi telefonumun ekranına çevirdim.



Erebus: Aşağı gelir misin?

Adelya Stravor: Gerçekleri anlatacak mısın?

Erebus: Hayır ama, lütfen aşağı gel.

Adelya Stravor: En son yanından ayrılırken sana ne dediğimi gayet iyi hatırlıyorum Güz.

Erebus: Güz? Şimdi böyle mi olduk Astrayos Kyrıa? (Astrayos Hanım?)

Adelya Stravor: Sana kendimi gayet açıkça ifade ettiğimi düşünüyorum.

ThanatosHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin