Size yemin ederim ki bayım.
Bir dilek hakkım daha olsaydı,
sonsuza dek yanı başınızda kalmayı dilerdim.Yüzyüzeyken Konuşuruz - Boş Gemiler
Canımızın yanacağını söyledi.
Geç kalırsam, bedenimin kül olacağını bile bile yanına geldiğimden bihaber.
Çıplak ayaklarım için getirdiği ayakkabılar bana büyük olsa da umursamadım ve yavaşça yürümeye devam ettim.
Kollarımız, sessiz yolculuğumuzda birbirine değerken aptal bir tebessümle yanında ilerliyordum.
"Nereye gidiyoruz?" diye sorarken ayaklarımdaki bakışlarım yüzüne tırmandı.
Onun da benim gibi gülümsediğini, hatta beni izleyerek gülümsediğini fark etmemle gözlerimi kaçırdım.
Utançla yanaklarımın yandığını hissettim.
"Kan toplandı tabii. İnsanların bazılarında bulunan bir özellik." dedi ruhum ve devam etti. "Utanınca, sinirlenince, heyecanlanınca yanakların kızarması."
"Karavanıma." dediğinde öğrendiğim bilgilerden kendimi sıyırıp merakla tekrar ona bakarak "O ne?" diye sordum.
Bana kısaca bakıp "Evin arabaya taşınmış hâli." dediğinde anlıyormuş gibi başımı salladım.
Umarım araba dört tekerlekli olandı.
"E yani iki tekerlekli olanda nasıl yaşayabilir?" dedi ruhum.
Haklıydı.
"Biraz uyusak iyi olacak. Yarın sana İngiltere'yi gezdireceğim." dediğinde hevesle başımı salladım.
İngiltere'yi çok merak ediyordum.
Yaz mevsiminde insanlar kıyıya gelip birlikte vakit geçirdikten sonra arkalarında birkaç şey bırakırlardı.
Broşür gibi.
Üstündeki yazıları okumam zor olsa da bazı yapıtlara hayran kalmıştım.
London Eye, kocaman kaydıraklar, kafeler, parklar...
Hepsi çok güzellerdi.
"Sen uyumak ne biliyor musun ki?" diye soran ruhumla iç dünyamdan uzaklaştım.
Doğru ya, ben hiç uyumazdım.
Rüzgar'a dönüp "Ben uyumayı bilmiyorum ki." dememle kıkırdadı.
"Sıkıyorsa geceleri Okyanus'a sen bekçilik yap koçum. Çok komik." diyen ruhuma "Çok ayıp." desem de omuz silkti.
"Uyumak zorunda mıyım?" diye sormamla Rüzgar gülmeyi kesti ve açıklamaya başladı.
"İnsanlar bedenlerinde enerji biriktirmek ve günün yorgunluğunu atmak için uyurlar." dediğinde "Hmm." diye mırıldandım.
"Sen de şu an insan formunda olduğun için uyuman kolay olacak, üstüne bir de yorgun olacaksın." dediğinde durmuştuk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz İnci'nin Kanlı Yaşları
FantasíaBen, okyanusa düşmüş bir yıldızım. Ben, ölüme sürüklenmiş bir kızım. Ben, terk edilmiş bir deniz kızıyım. ~ Gökyüzü, maviliğini yansıttığı Okyanus'u seyretti özlemle. Ufuk çizgisinde dâhi kavuşamayan iki mavilik tutunmaya çalıştı birbirine. "Kavuşam...