Baby Don't Stop - Taeten

15 ⚠️⚠️

1 hafta sonra

Şuan 12 kişi bir masada yemek yiyordu. Taeyong ile Renjun yan yana Johnny ile Ten yan yanaydı. Taeyong resmen ava giderken avlanmıştı. Tene olan hislerini içine gömmüş bir daha çıkartmak istemiyordu ama neden kıskandırmak istiyordu? Hisleri bitmemişti.

"Yong aç ağzını." Renjun konuştuğunda Taeyong gülümsedi. Taeyongun planı Renjun ile bir olup Ten'i kıskandırmaktı. Umarım ters tepmez Yong...

Taeyong ağzını açarken Ten sadece göz devirdi. Ten, Taeyong'un planını biliyordu. Avantajlı olan oydu. Bunu fırsata çevirmesi gereken kişi yani. Sosyal medyada konuşuyorlardı ama yüz yüze geldiklerinde uzun bir sessizlik çöküyordu. Hışımla yemeğini yerken Kun ona seslenmişti. "Ten eve sağlam bir alışveriş yapmanız lazım koçum." Ten kafa sakladığında Johnny, Ten'e döndü.

"Ne pasaklı yiyorsun amına koyayım." Ten dil çıkarttığında Johnny ani hareket ile baş parmağı ile Tenin dudağının kenarını silmişti. Taeyong şaşkınlık ve sinirle ikiliyi izliyordu. Kıyamam olan hep Taeyonga oluyordu. Johnny baş parmağını yaladığında hiç kimse bunu yapmasını beklemiyordu tabii ki.

Ten şoka girerken masadaki 10 kişi de şoka girmişti. Johnny ise ona mal gibi bakılan suratlara bakıyordu. "Ne yaptım lan?" Kun gülümsedi. "Secret Garden da bir sahne vardı öperek yapıyordu. O geldi aklıma." Kun konuştuğunda Taeyong olayları anlamaya çalışıyordu. Nerden çıktı şimdi bu Johnny?

"Bende mi öperek alayım yani?" Çenesini tutmuş yaklaşmıştı. "Gel." Taeyongun yemeği boğazında kalırken Johnny başarı ve zafer dolu yüzü ile gülümsedi. Renjun ona su uzatırken düşündü. Acaba planı anlamış mıydı bunlar? Ama onlar yokken konuştular. Renjun düşüncelerine ara verip Taeyong ile ilgilenmeye devam etti.

Ten gülümserken Johnny alttan alttan ayağı ile Ten'i dürtüyordu. Ten dayanamayıp Johnnynin bacağına geçirdiğinde ağzından minik bir inleme çıktı.

"Ne oldu?" Johnny yüzünü buruşturdu. "Bacağım koptu galiba." Kun kaşını kaldırdı. "Durduk yere?" Johnny sinirle söylendi. "Ne durduk yeresi amına koyayım. Ten bacağıma vurdu." Ten derin bir nefes alıp Taeyonga döndü. Ten ve Taeyongun bakışları kesiştiğinde Ten minik öpücük atmıştı Taeyonga.

Taeyong gülümserken Renjun ve Johnnynin bakışları kesişmişti. İkisi anlamıştı o an. Vazifeleri aynıydı. İkisi de arkadaşı için uğraşıyordu. Johnny gülümsediğinde Renjun da gülümsedi. Herkes sakince yemeğini yerken Kun konuştu. "Ders beden geç kalmayın yok yazarım sizi."

"Tamam komutanım."

"Yeriz yeriz ficinde değiliz Ten. Final oldu o."

"Susar mısın? Atmosferi bozuyorsun."

十

Erkekler soyunma odası nasıldır bilirsiniz. Parfüm ve çorap kokusu harmanlanır ortaya bok gibi koku çıkardı. Şuan bizimkiler de üstünü değiştiriyordu.

Ten 3 ay boyunca Johnny, Yuta ve Kun ile fitness'a gitmişti. "Oha Ten o kadar fazla mı çalışıyorsun koçum?" Ten bebek gibi sırıtırken bu Taeyong'un hoşuna gitmişti. Johnny kafasını çevirip konuştu. "Bende bakayım." Johnny, Ten'in vücuduna bakarken kaşlarını kaldırdı. "Omay gat men." Ten gülümsemişti.

Tek Taeyong oralı değildi. Johnnynin yaptığı harekete kadar. Johnny Ten'in karın kaslarına ellemek, övgü yağdırmak ile meşguldü. Bu Taeyongu öyle bir delirtiyordu ki anlatamam. Ten bugün geçmeliydi harekete.

Bilirsiniz çok kıskançlık aşk öldürür. Eğer Taeyong heo kıskanır Ten hiç yaklaşmazsa boşa giderdi herşey. Ten bunu bildiği için avantajlı olan oydu.