Arkadaşlar bu bölüm 8. Bölüm nedeninin bilmediğim şekilde üste kaymış bu bölüm Göktuğ bölümünden sonra gelmesi lazım
Bir süre konuştuktan sonra Odadan çıktı bende başımı yastığa koyarak Geceye aşkımı itiraf ettiğimin hayalini kurarak uykuya daldım her zaman ki gibi.
"Hadi ama kraliçem sakin ol" ona gerçekten mi der gibi baktım. "Nasıl sakin olayım Göktuğ kim bu patron? Bize neden bulaştı." Yani aslında şirketimiz başarılıydı doğal olarak düşmanımız çoktu. "Kimse elbet çıkar ortaya hem ayriyeten bize bulaşması çok normal çünkü biz en iyi inşaat şirketlerinde biriyiz." Aslında böyle düşününce çok haklıydı ama ne yaparım içim içimi yiyiyordu işte "Haklısın" Belimden tutup bana sarıldı. "Ama yine de bu merak seni yiyecek değil mi?"
Gülümsedim beni o kadar iyi tanıyordu ki "Şirkete gidecek misin bugün?"
"Evet bir toplantım var." Aşağıya indik eylül ortada yoktu kahvaltıda da görmedi hayır özlediğimden değil bir şeyler karıştırıyor olmasın "Hadi görüşürüz kendini yememeye çalış" Gülümsedim tam cevap verecekken Irmak geldi "Benim çalışkan kuzenim işe mi gidiyor? canım benim hadi hayırlı işler"
Derip Göktuğ'a sarıldı ve yanağını öptü ve bu beni çok gıcık etmişti kuzeni olabilirdi ama yine de kıskanıyordum Göktuğ'u hatta bazı zamanlar bu başıma ders bile açıyordu. Irmak'ı geri çekip ben sarıldım bu sefer Göktuğ'a "Aman Gece senin bu kıskançlığın bir kuzenime sarılamayacak mıyım?"
Irmak bozulmamıştı zaten bu hallerime alışkındı Göktuğ ise gülüyordu. Göktuğ'a sarılmış halde ya da yapışmış derelim Irmak a döndüm ve "Benim o kimseye vermem"
Irmak bu söylediğime kocaman güldü Göktuğ'u kıskanmam onu mutlu ediyordu anlaşılan Göktuğ zaten onu kıskanmamdan çok mutluydu "Neyse hanımlar size doyum olmaz ama benim artık gitmem lazım." "Görüşürüz."
Göktuğ gittiğinde Irmakla baş başa kalmıştık. "E gece senin planın var mı?" bugün Deniz Beyin yanına gidecektim. "Bugün doktorun yanına gitmeyi planlıyorum 3 gün önce yemekte görmüştüm beni çağırmıştı".
Yukarı çıkıp eşyalarımı aldım aşağıya indiğimde kimseyi yoktu işime gelirdi. Hasta haneye hızlıca giriş yaptım tanıdıklarla selamlaştıktan sonra doktorun odasına doğru ilerledim sekreteri masada yoktu beklemem gerekirdi ama banane kapıyı çaldım ve "gel" sesinin ardından içeriye girdim. Masanın başında oturmuş dosyalara bakıyordu beni görünce ayağa kalktı ve "Gece... hoş geldin"
"Hoş buldum doktor ne o şaşırdın beni gördüğüne şaşırmış gibisin" şaşkın yüzüne karşı güldüm. "Beklemiyordum da" nasıl beklemiyordu beni buraya kendi çağırmıştı ya. "Beklemiyor muydun ama beni buraya sen çağırmadın mı?" boğazını temizledi. "Aslında haklısın ama... neyse geç otur lütfen" Dediğini yapıp işaret ettiği yere oturdum. "E Gece nasılsın görüşmeyeli."
"Hadi ama doktor bey bırakalım da bu selamlaşma faslını Beni neden çağırdınız. Söylediğime şaşırmıştı ama bu adam da hep şaşırıyordu. "Çok acelecisin ben seninle Konuşmak istedim seninle sonuçta ben senin doktorunum öyle değil mi?"
Bana birkaç klasik soru sordu bende cevap vermiştim. "Peki Annen ve baban" sözünü kesmiştim "O benim annem değil Babamın karısı" anlayışlı bir şekilde başını salladı. "Tamam babanın eşi ve baban 10 yıl önce bir kaza geçirmişler. Yani 10 yıl önce büyük bir yükün altına girmişsin."
Yük mü o kaza benim için büyük bir fırsattı." Dediğime baya şaşırmıştı "Fırsat mı?" aynen öyle. "Evet bana hayatımı geri alabilmem için sunulan bir fırsat." Doktor bana hala şaşkınca bakıyordu "E doktor bey son sorunuz?" Kendini toparladı ve devam etti. Bana bir şey anlatmanı istiyorum. Bir anda ciddileşmişti. "Hayatında ki en büyük hayal kırıklığını hatırlıyor musun?" Hayatımda ki En büyük hayal kırıklığı ah o anı nasıl unutabilirdim ki?
Geçmiş:
Evet işte tam da tahmin ettiğim gibi ilaçlarımı değiştirmişler biliyordum bu yüzden bu kâbusları görüyordum bunu hemen babama söylemeliydim şu an odasındadır kapısına gittim ama sesler geliyordu bir kadın sesi ha gül ablaydı bu annemin en yakın arkadaşı
-Hala inanamıyorum bitti ha sonunda birlikteyiz
-evet sevgilim ben sana söz vermedim mi bak sonunda dediğimi yaptım biraz uzun sürdü ama olsun?
Bu seslerde neydi böyle babam kiminle konuşuyordu hem ne sevgilisi kardeşim hala kayıpken ben bu haldeyken hem daha dün annemi çok sevdiğini söylüyordu ne ara bir hata olmalı
-Biraz mı? 20 yıl oldu 20 yıldır bu anı bekliyorum ben sadece ben mi? Kızımız oğlumuz
-ne yaparım normal şartlarda meltemle evlendiğimde kısa bir sürede malları üstüme alıp onu def edeceğimi sanmıştım ama o babası haluk bey öyle bir plan kurmuştu ki elim kolum bağlandı bende önce onu ortadan kaldırmam gerekti yapıtımda ama öldükten sonra bile bana engel olmayı başardı gerçi kendi kaşındı ben sadece malları alacaktım ama o hem kendi hem de kızının canına mal oldu
Ne babam ne diriyordu
- Evet ama sonunda başardık değil mi bitti?
- Aslında tam sayılmaz
- Nasıl hani bitmişti her şey
- Dur dur sakin ol haluk bey mirası kızının vefatı durumunda torunlularına bırakmış aliyi hallettim gecede zaten o ilaçlardan sonra iyice kafayı yiyecek sonra tüm mal bizim
- Hayır anlamıyorum direk öldürseydik ya neden bu kadar uzattık
- Hayatım da o inatçı ihtiyar kadar inadını görmedim bununda yolunu bulmuş eğer ailede ki herkes ölürse miras vakıflara gidecekti
- Yok artık bunu gerçekten yaptı mı?
- Beni başından beri sevmemişti ama kızı için kabul etti ve gerekli tüm önlemleri aldı
Hayır hayır bu olamazdı hayır hemen buradan gitmem lazımdı arkamı gördüm ki o ordaydı.
Yorum ve Önerileriniz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEHİR
Mystery / ThrillerGece... O adının karşılığını çok iyi veriyordu. Geceydi karanlıktı. Kesinlikle masum değildi. Ama böyle olması onun suçu değildi. Onu bu hale güvendikleri getirmişti.