Jongin,evden kapıyı sertçe çarparak çıkmıştı ailesiyle kavgaları asla bitmezdi ve yine o kavgalardan bir tanesini yaşamıştı.
"Oraya gitmeyeceğimi size söyledim!" Son kez bağırdıktan sonra emin ve sert adımlarla evden uzaklaştığında bir yürüme alanında adımlarını yavaşlattı.
Burası onun için özeldi,aşık olduğu kadın ile sürekli buraya gelir beraber vakit geçirirlerdi.
Jongin'in boğazı düğümlendi ve ağzından kesik kesik şu cümleler çıktı.
"Orada daha da güvendesin sevgilim değil mi?"
Ne zaman bir başına kalsa aklı sürekli geçmişe giderdi,sürekli geçmişini değiştirmek istemediğini çünkü onlardan ders çıkardığını söylese de son zamanlarda değiştirmek istediği bir şey vardı.
Ve yine o bankta otururken aklı o güzel gülüşlü kıza gitti.
Parti yerine yaklaştığımda,içimdeki depresyonu atmak için acele ediyordum fakat fazla meraklı olan ben duyduğum ses ile adımlarımı ters yöne ilerlettim.
Kısa ve esmer bir kız duvara tırmanmaya çalışıyordu ve dışardan komik durduğu için gülmeden edememiştim bir süre daha çabalamasını izledikten sonra yanına yaklaştım.
"Acaba ne yaptığınızı sorabilir miyim?" Dediğimde beklemediği belliydi,korkmuştu.
"Siz de kimsiniz?"
"Ben Jongin,ya siz?" Kız bana cevap vermek yerine duvara tekrar tırmanmaya çalışmıştı.
"Partiye gizli mi gireceksiniz?"
"Bu sizi ilgilendirir mi?"
"Parti arkadaşımın,ondan soruyorum." Kız şaşırıp kaldığında yüz ifadesine gülmüştüm.
"Bir arkadaşım burada ve beni de çağırdı ama arıyorum ulaşamıyorum ona beni de öylece almazlar diye bu yolu deniyordum." Aceleyle açıklarken fazla tatlı görünüyordu.
"Arkadaşınıza ulaşamıyorsanız benimle girin."
"Cidden mi?"
"Evet,tabii isterseniz."
"İsterim tabiki çok teşekkür ederim."
Bana gülümsediğinde kalbimin hızlandığını hissetsem de belli etmemiştim,beraber içeriye girdiğimizde etrafa arayan gözlerle bakıyordu.
"Bir sakıncası yoksa adınızı öğrenebilir miyim?" Kız tam bana cevap verecekken onu bir kızın çekmesiyle durdu.
"Jennie,ne zamandır seni arıyorum." Gelen kız sayesinde adını öğrenmiştim,Jennie bana son kez baktı ve hızla söyledi.
"Jennie Kim,tanıştığıma memnun oldum Jongin."
"Ben de öyle Jennie."
Jongin,kafasını geriye yasladıktan sonra yüzüne yağmur damlaları da düşmeye başlamıştı,sanki gökyüzü onun yerine ağlıyordu.
Jisoo,yine Taehyung'un evine çat kapı geldiğinde Taehyung duruma alışmış gibiydi.
"Ne o beni özlemedin mi?" Jisoo bedenini Taehyung'un bedenine yaklaştırdığında Taehyung biraz gerilemişti.
"Bu evime çat kapı gelmen gerektiğini göstermez Jisoo."
"Yani özlediğini kabul ediyorsun?" Jisoo Taehyung'un her gerilemesinde yeniden yaklaşıyordu bu hareketleri Taehyung'u sinirlendirmişti.
Jisoo'yu kendine hızla çekip altına aldığında bu sefer gülümseyen Taehyung oldu.
"Uslu bir kız olmanı isterdim." Jisoo üstündeki şaşkınlığı atıp gülmeye başlamıştı.
"Ben asla uslu durmam,bunu bilmelisin."
"Öyleyse uslu durana kadar seni öpmeli miyim?"
"Sanırım artık hep yaramaz bir kız olacağım." Jisoo Taehyung'un gömleğinin yakalarını kendine çektiğinde refleks olarak gözlerini kapatmıştı fakat Taehyung'un gülmeye başlaması ile sinirle gözlerini açtı.
"Benimle oyun oynayamazsın Taehyung." Bu sefer Jisoo Taehyung'u altına almıştı ve sözlerine şunları ekledi.
"Çünkü ben oyun oynamıyorum." Kalp dudakları,Taehyung'un dolgun dudaklarına değdiğinde ikisinin içinde de ilk defa hissettiği duygular vardı.
"Sen,nasıl bir şeysin?" Taehyung'un sakince sorduğu cümle ile Jisoo gülümsedi.
"Eğlenmeyi biliyorum sadece,senin aksine."
Taehyung son cümlesine alınmıştı bu yüzden Jisoo'ya yaklaşan bu sefer o oldu.
Jisoo hâlâ gülümserken konuştu. "Senin beni etkilemen gerekmiyor muydu?"
Bunun üzerine Taehyung sıcak nefesini genç kızın boynunda gezdiriyordu,elini genç kızın sol tarafına götürdüğünde hızla attığını gördü.
"Bence tek etkilenen ben değilim."
_____________________
Çok kısa oldu :(
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GR16
Fanfiction"Bulunacak katiller,bilinmeyen sırlar bunlar seni heyecanlandırmıyor mu bunların hepsi gr16 oyununda hiç durma ve hemen sende kayıt ol!"