Bölüm 4: Unutamazsın.

3.2K 177 95
                                    

Yüzüme gelen güneş ışığı ile uyandım. Etrafa bakındım ve sırıttım. Onun evindeydim.

Üstümü giyindim ve yavaşça aşağıya indim. Efe'nin sesini duydum. Evet, artık ismini biliyordum. Çağan Efe Ak. Biriyle konuşuyordu.

"Çağan, bak iyi bir şey yaptığına emin misin? Tamam, anladık aşıksın ama... Yani onun ailesini elinden almak... bilmiyorum ne kadar mantıklı." Kalbim ağzımda atarken kaşlarım çatıldı. "Ne?" diye fısıldadım.

"Ne yaptığımı biliyorum Yağız. Hemde çok.." dedi Efe.

Gözlerim doldu.

"Tamam. Sen ne yaptığını biliyorsundur. Ama ondan daha fazla kişileri alma."

Daha fazla dinlemek istemedim. Onun yanında daha fazla kalmak istemedim.

Hemen merdivenden indim ve kapıyı açıp çekip gittim. O sırada Efe'nin sesini duydum. "Has siktir," demişti. Gözlerimden yaşlar akıyor ve koşuyordum. Sadece koşuyordum. "Tuana! Tuana bekle!" diye bağırıp peşimden geliyordu.

Sonunda bana yetişti ve kolumdan tutup beni kendine çevirdi.

"Senden nefret ediyorum." dedim. "Dinle beni." dedi.

"Ne dinleyeyim ya?! Ya sen bunu nasıl yaparsın?! İğrençsin anlıyor musun beni? İğrençsin! Tek kelimeyle iğrençsin!" diye hıçkırıp ona vuruyordum. Kollarımdan tutup beni kendine çekti. Kollarını bana sardı. Hiç bir şey yapmadım. Yapamadım. Bir kaç saniye öyle kaldık. Kafasını saçlarıma gömüp derin bir nefes aldığını duydum. Ondan ayrıldım ve göz yaşlarımı silip yüzüne bakarak,

"Bir daha karşıma çıkma. Senden nefret ediyorum. Çağan." dedim. Ve o saniyede sevdiğim adamı orada bırakıp gittim. Leya'nın yanına gidecektim. Ona ihtiyacım vardı. Her şeyi ona anlatacaktım.

Kapı zilini çaldım. Çaldığım gibi açmıştı. O halimi görünce yüzündeki gülümseme soldu. "Tuana?" dedi korkmuşcasına. "Aşık oldum." dedim burukça. Her an yıkılıp ölebilirdim sanki. "Tuana sen iyi değilsin geç içeri neler oluyor anlat!"

Titreyen bacaklarımla içeriye geçip koltuğa oturdum. "Ne oluyor?" dedi.

"Aşık oldum Leya. Çok fena aşık oldum. Aşık olmamam gereken birine aşık oldum."

"Kime? Söylesene kızım!"

"Ben bir katile aşık oldum. O katile aşık oldum."

Leya'nın gözleri açıldı. "Ne?! Ne diyorsun sen Tuana?! Ne dediğinin farkında mısın?!"

Her şeyi anlattım. Teker teker. Her saniyesine kadar. Ne yaşadığımızı, her saniyesine kadar. Her sözcüğüne kadar. Bir saatin sonunda anlatacaklarım bitmişti.

"Tuana... sen... neler yaşamışsın.."

"Leya keşke hayatıma hiç girmeseydi. Keşke onu hiç tanımasaydım. Keşke... keşke ona aşık olmasaydım..."

"Tuana o adam senin aileni elinden aldı. Ama sen hala aşıksın ona. Tuana sen cidden aşık olmuşsun." dedi. Dolmuş gözlerimi kapattım ve sessizce sesim çıkmasın diye parmağımı ısırarak ağlamaya başladım.

"Tuana kendine gel. Ne yapacağını bilmen gerekiyor."

"Hayatıma girdiğinden beri herkes birer birer gidiyor. Hayatımı mahvetti! Ama kahretsinki ben sanki sadece ona ihtiyacım varmış gibi hissediyorum!" dedim hıçkırıklarımın arasında.

"Ah be Tuana!" dedi ve bana sarıldı.

"Bana adresini ver. Oraya gideceğim." dedi.

"Hayır. Sana zarar verebilir."

Siyah & BeyazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin