stranger | bucky barnes

12 | day off

Olaydan beş gün geçmişti. Bucky ile konuşmadan geçen beş gün.

Bucky ile konuşamadığı her yeni gün, kadına işkence gibi geliyordu. Bucky'nin her gece aynı odada ve karşılıklı koltuklarda uyumalarına rağmen tek kelime etmeden sırtını dönmesi, gerek sabah kahvaltılarında gerek akşam yemeklerinde yemeğini hemen bitirerek Raven ile aynı masaya oturmaması, bahçede antrenman yaparken kadının ona doğru yürüdüğünü görünce hızlı adımlarla eve girmesi, Natasha ile birlikte ittifak kurması Raven'ı daha da yaralayan olaylardı.

Bunların yanında onu mutlu eden şeyler de vardı. Steve ve Sam ile olduğundan daha yakınlaşmıştı. Bucky ve Natasha, Raven'a karşı cephe aldıktan sonra Steve ile aralarında onların böyle davranmaması gerektiğiyle ilgili ufak bir tartışma yaşamışlardı, tartışma giderek büyüyerek ikisinin farklı cephelere gitmesine neden olmuştu. Sam ise Bucky'nin fazla tepki verdiğini düşünmesinin yanında, Bucky ile aynı tarafta olmak istemediği için Raven ve Steve'e katılmıştı.

Aynı evde, iki gruba ayrılmışlardı.

...

Bahar rüzgarının hafif esintisi ve güneşin ılık sıcaklığının altında terlerini akıtan Steve ve Sam bahçede kalkan çalışmalarını yaparken Raven çimlere oturarak onları izliyordu. Steve kalkanı Sam'e fırlatmış, geri atılmasını beklerken "Sam kalkanı bana geri at!" diye bağırıyordu.

Sam elinde tuttuğu koca kalkana inceleyerek "Sandığımdan ağırmış." diye mırıldandı. Kalkanı kenarından tutarak Steve'e doğru geri fırlattı. Steve kalkanı göğüs hizasına gelmeden yakalayarak koluna yerleştirdi. Koluna uzun uzun bakındıktan sonra Sam'e gülümseyerek "Biliyor musun? Kalkan sana daha çok yakışmıştı, geri al." dedi ve kalkanı geri fırlattı.

Sam bu hamleyi beklemediği için panikle kalkanı yakalamaya çalışsa da kalkan adamı sıyırarak ağaca girmişti. "Steve beni öldürmeye çalışıyor." diye mırıldanarak ağaca doğru ilerledi. Kalkanı tüm gücüyle ağaçtan çıkararak koluna geri taktı. Raven'a dönerek "Sence Steve kalkanın yakıştığını söylerken blöf mü yapıyordu yoksa haklı mı Raven?" diye sordu. Raven adama gülümseyerek kafasını bir sağa bir sola salladı. "Hayır bence gayet haklı. Kalkan sana da çok yakıştı." diyerek Steve'i onayladı.

Steve terden ıpıslak olmuş bir halde Raven'ın yanına ilerlerken Sam birkaç atış daha yaptı. Bu sırada Steve kadının soluna oturdu ve onun tam yanında duran su şişesini açarak kana kana içti. O suyunu içerken Sam de kalkanı koluna takmış yanlarına ilerliyordu. Raven'ın sağ tarafına oturarak Steve'in yarım bıraktığı su şişesinden bir yudum da o aldı. 

"Eee, bitti mi kalkan çalışmalarınız?" diye sordu Raven yorulmuş ikiliye bakarak. Sam gözlerini kapayarak çimlere yatınca "Benim için bitti, çok yoruldum." diye mırıldandı. Steve adama gülerek baktı. "Bir tur daha atarız diye düşünüyordum." dediğinde Sam gözlerini hemen açarak şaşkınlıkla adama baktı. "Bir tur daha mı? Sabahtan beri çalışıyoruz, birkaç saat sonra akşam olacak! Ben yokum, Raven ile devam edebilirsin."

Steve adamın dediğini ciddiye almış olacak ki "Evet Raven, sen de dene." dediğinde Raven bir anda sohbetin içinde kendini bulmuştu. "Ben de almayayım, teşekkürler Steve." diyerek adamı reddetmesine rağmen Steve ısrarla "Hadi Raven! Eğlenceli olur." dedi, sesi heyecanlıydı.

Raven adamın bu kadar istekli olduğunu görünce onu kırmak istemedi, daha fazla üstelemeden "Pekala." diye mırıldandı. "Kalkanı yavaş atacağına söz verirsen olur."

Steve hemen Sam'den kalkanı alarak ayağa kalktı. Bir eliyle kalkanı tutarken diğer elini Raven'a uzattı. Raven adamın elini tutarak ayağa kalktı. Steve kadını kaldırdıktan sonra  "İlk öne tutmanı kolaylaştıracak pozisyonları göstereceğim." diyerek onu tembihledi.