9. Sezon 25. Bölüm "Kaçış Planı"

6 0 0
                                    

250 Günlük Cinayet,

2 saat 24 dakika

İnsanlar yavaş yavaş toplanmaya başlamıştı. Bu seçim herkes için çok önemli olacaktı. Kartlar yeniden dağıtılacak, insanlar yeni liderlerini seçecekti adeta.

Yaman'da adaydı bu seçimde, Merve'de onun yanında bulunuyordu eşi olarak.

Yaman öyle bir zehirlenme yaşıyordu ki bu akşam başkan seçildiğini hayal ediyordu anlık olarak. Bu bile onu tatmin etmiyordu, hep daha fazlasını istiyordu.
Merve Yaman'ın yanında yalan pozlar veriyordu insanlara. Çok mutluymuş gibi davranıyordu. Beyaz bir elbise giymişti Merve, bu elbise onun kefeni gibi olmuştu resmen. Kerem onun mesajlarına cevap vermiyordu, engellemişti her herden. Ne dışarıda karşılaşabiliyor ne de görebiliyordu. Aşık olduğu adamdan çok uzaktaydı.

Kerem evindeydi, hazırlanıyordu. Aynanın karşısında gömleğini iliklemişti, ceketini giyip aşağıya inmişti.

Süda'da açık mavi sakin bir elbise giyinmişti. Makyajını yapıyor bir yandan da Berk'e giyinmesi hakkında drektif veriyordu. Berk eline siyah bir kravat almıştı, Süda bunu görünce seslenmişti.

Süda; Siyah takma bugün, bence kravat takma.
Berk; Bilmem, yakışıyor ya bana ondan aslında.
Süda; Bizi bağlayan her şeyden kurtulduğumuzı var sayalım bugün.

Süda Berk'in gömleğinin iliklerini açmıştı biraz, Berk ise garip garip bakmıştı Süda'ya.

Berk; Süda sende birkaç gündür bir haller var.
Süda; Aşkım..

diyerek elini Berk'in yüzüne koymuştu. Yüzünü sevmeye başlamıştı.

Süda; Her şey şahane olacak! Merak etme. Söz!

demişti, Berk hala bir gariplik hissetse de sormak istememişti. Çünkü sorduğunda daha çok aklına takacaktı bu durumu. Bunun olmasını istemiyordu.

Berk; Bu plandan başka bir şeyler daha var sanırım ama ne?

diye konuşmuştu kendi kendine.

Bunlar olurken, Tepecik bu partinin etkisiyle çalkalanırken Eyüp sadece yatağındaydı.

Hapishane yatağındaydı. Yüzü gözü hala daha morluk içerisindeydi. Kanayan yerleri kabul tutmaya başlamıştı 1 hafta içinde. Hala daha olanları kendisine yediremiyordu. O bahçede yediği dayağı unutamıyordu. İnsanlar onu dünyanın en cani kişisiymiş gibi dövmüşlerdi. Hem de Eyüp Sarraf'ı. Herkese kendini ispat etmiş, cemiyetin en gözde isimlerinden birisini. Eyüp bunu hiçbir şekilde kabullenemiyordu. Zaten kim kabul edebilir ki?
En acısı ise kimse gelmemişti ziyaretine. Eyüp bu süre zarfında gardiyan ne zaman koğuşa gelse hep göz ucuyla bakmıştı aslında. İstekli olduğunu belli etmemek istiyordu.

Yaman Tepecik'teki iş adamlarıyla konuşuyordu, onlara vaadlerinden bahsediyordu. Adamlar hem Eyüp'le kıyaslıyorlardı onu. Yaman bu duruma çok sinirlense de sakinliğini korumaya çalışıyordu.
Merve girişte Süda ve Berk'i görmüştü, birlikte seçim alanına gelmişlerdi.

Süda; Biz oyumuzu kullanıp geliyoruz.

demişti Merve'ye.

Süda Yaman'a oy vermişti tabii ki. Berk'te öyle. Süda Merve'nin yanına doğru gitmişti, sarılmışlardı.

Merve; Özledim seni, nasılsın?
Süda; Çok iyiyim, sen de öyle görünüyorsun.
Merve; Ah şahaneyim zaten.

Merve ve Süda, birbirlerinin en acı anlarına şahit olan bu iki arkadaş birbirlerine yalan söylüyorlardı. Süda olacaklar için çok heyecanlıydı, Merve ise çok mutsuz. İkisi de farkındaydı bu soğukluğum ancak doğruları birbirlerine söyleme cesaretleri yoktu.

250 GÜNLÜK CİNAYET!  9. SEZON! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin