250 GÜNLÜK CİNAYET! 9. SEZON!

9. Sezon 6. Bölüm "Yıldız'ın Bebek Partisi"

250 günlük cinayet 9. sezon 6. bölüm

2 saat 2 dakika

İnsan bazen tek yanı eksik büyür. Bu herhangi bir engellilik durmu olabilir.. Ya da bir zeka problemi.. Fakat en dayanılmazı çok sevdiğin birisinin eksikliği ile büyümek.. Bundan zor olanıda vardı elbet..

Yaman ve ablası Melek iki dost gibiydiler. Birlikte bir sürü şey yaparlardı.. Aradan kısa bir süre sonra Yaman'ın ablası Melek Altundaş, üniversitede akademisyen olarak göreve başlamıştı. En büyük hayali buydu.. Çok büyük hayaller büyük sulara kapılır evet ama peki gerçekleşince? Gerçekleştikten sonra neden bir insan mutlu olamaz?

Yaman'da o üniveristeye başlamıştı. O yaşına kadar ablasının eksikliğini hiç çekmemişti.. Üniversite'nin son senesinde, ablasının hayattan gidişi onu tamamen sarsmıştı.. Evet..

Bir eksiklik ile büyümekten daha zor bir şey varsa.. Buda hiç eksikliğini hissetmediğiniz birinin aranızdan ayrılmasıdır.. Yaman bugün bu kadar iyiyse ablasına o ölmeden önce verdiği sözlerden dolayı idi..

Aradan 1 gün geçmişti. Yaman ve Kerem buluşmuşlardı.. Beraber sahil kenarında konuşuyorlardı.. Ellerinde simit ve birer bardak çay vardı.. Kerem'in ayakları yere basmıyordu adeta. Bu bebek partisinde Yıldız'a edeceği evlenme teklifinden bahsetmişti Yaman'a.. Yaman'da bu fikri beğenmişti. O anda Kerem;

Kerem; İnşallah diğer deli gelmez..
Yaman; Ne?! Anlamadım?
Kerem; Tırlatık varya.. Merve'yi diyorum canım. Eğer gelirse tüm her şeyi mahveder. Şu kızdanda bir kurtulamadım.
Yaman; Ne yapıyor ki?

Yaman biraz bozulmuştu. Merve aslında Yaman ile birlikteydi.. Kerem'in ne dediğini anlayamamıştı..

Kerem; Boşver önemsiz..
Yaman; Bu arada sana yakıştıramadım bir kadınla öyle konuşmanı..
Kerem; Ne diyim? Kıl Kuyruk Merve' mi diyeyim?
Yaman; Daha fazla çirkefleşme be oğlum..

Berrin evindeydi.. Biraz düşünmüştü. Bunu hemen Eyüp'e bahsetmek yerine Sude'yi biraz kukla olarak kullanmak isteyebilirdi.. Berrin Sude'ye bir mesaj atmıştı..
Sude evinde televizyon izlerken bu mesaj gelmişti.. Mesajda Berrin "Hala bir şansın var" diyordu.. Sude bu mesajı okumuştu. Sinirleri bozulmuştu.. Aradan biraz zaman geçmişti.. Artık bir şansının kalmadığını düşünerek odasına çıkıp kendisine ufak bir valiz hazırlamıştı.. Daha sonra ise çalışma odasına inip kasasını açmıştı. Amacı para almaktı aslında.. Daha sonra kasayı açınca içinde tefeci ile yaptığı senetleri görmüştü.. Bu senetleri eline almıştı.. Birden bire aklına şahane bir fikir gelmişti.. Yüzünde en şeytani gülümsemesiyle kasayı para almadan geri kapatmıştı.. Hemen valizini boşaltmaya başlamıştı.. Geri yerleştirmişti her şeyini. Daha sonra ise Berrin'e bir mesaj atmıştı.. Sude Berrin'e; Bu şansımı çok iyi kullanacağımdan hiç şüphen olmasın" diyordu.. Berrin ise hala daha kendisine hizmet edeceğini sanan Sude'ye acımaya devam etmişti. Acınacak hale düşecek kendisi olacaktı.

Süda evindeydi. Kapı çalmıştı sabahleyin. Süda açmıştı kapıyı gelen kişi Merve'ydi.. Merve içeri gelmişti.. O anda Süda;

Süda; Neredeydin sen?
Merve; Anneme gittim dedim ya!
Süda; Yalan söyleme! Annenle konuştum. Orada değildin.
Merve; Ay Süda ya! Yakında çok güzel şeyler olacak.

Diyerek Süda'nın suratını sevmişti.. Süda ise kendisini geri çekmişti.. Merve çantasınu alıp odasına çıkarken Süda;

Süda; Hiç bir olay istemiyorum Merve!

Merve arkasını dönüp gülerek göz kırpmıştı..

Eyüp'te aynı anda İstanbul'a dönmüştü.. Şirkete gelmişti.. Eve gitmemişti.. Toplantılara girmişlerdi.. Tufan Bey, Oğlu Eyüp ve kızı Yıldız ile birlikte konuşmuştu. Onlara bir daha hata yapmamalarını söylemiştı. Tufan bey odadan çıkmıştı. Eyüp'te sandalyeden kalkıp kardeşi Yıldız'ın kulağına eğilerek;