Hemen alıntı getirdim. Boş anımda yazmayı çok seviyorum. :) Bölüm ne zaman tamamlanır bilmiyorum ama hafta sonu eklemeye çalışacağım. Şimdiden çok teşekkürler :)
&&&
Selin küçük bir kahkaha atınca Murat gülerek banyodan çıktı. Beline doladığı beyaz havlusu ve dağılmış saçlarını kurulayan elindeki diğer havluyla.. Ve... Aman Allah'ım! Diye düşünüp sertçe yutkundu Selin. Islak saçlarından damlayan sular göğsünden karnına iniyor ve belindeki havlu tarafından emiliyordu. Kendinden habersiz şirin bir ifadeyle gülerek yaklaşıyordu.
“Günaydın. Neye gülüyorsun böyle?”
&&&
“Bu gece evde mi olacağız?” diyen adama yeşil bir heyecanla baktı Selin.
“Bilmem. Bir yere mi gitmek istiyorsun?” derken sesinden açıkça okunuyordu aslında. Evet desene!
Murat ona gamzesini gösteren o güzel hareketi yapıp gülümseyerek sarı saçının bir tutamını kulağının ardına aldı.
“Yanlış anlamanı istemiyorum, ama bu gece sakin bir yere gitmek istiyorum.”
Selin'in kalbi çatırdar gibi olsa da, adamın cümleye 'yanlış anlama' olarak girişi yüreğinin bağlarını sıkıca tuttu.
“Nereye gitmek istiyorsun?”
“Üşümeyeceksen gitmek istiyorum ama... Beylikdüzü sahil kenarına.”
“Gece gece mi?” derken gerçekten şaşırmıştı kadın.
Murat başının pozisyonunu değiştirip çok hafif sağa yatırıp onun heyecanla değişen güzel yüzüne baktı. Tamer'in dediklerini unutmuyordu.
'Diğer kadınlarla yaptığın şeyleri hoşlandığın kadınla da yapabilirsin. Emin ol, daha çok hoşlanacaksın.'
“Evet, orada bir evim var.”
&&&
“Hava buz gibi!” diye bağırarak sahil kenarında ince paltosuna daha çok sarıldı Selin.
Hırçın deniz arkasında gürlerken Murat ona baktı. Saçları dalgalar kadar öfkeli ve zapt edilemez duruyordu. Minik burnu hemen kızarmıştı bile. Giydiği etek açıldıkça, kadın onu tutmaya çabalıyordu. Isınmak için yerinde zıplayıp duruyordu.
Bir kadını ilk kez böyle şapşal görüyordu.
Harika... diye düşünüp kadına yaklaştı ve ısıtmak için ona sarıldı. Selin gülerek kollarını ikisinin arasına sıkıştırıp burnunu da göğsüne dayadı. Sesi rüzgarın şiddetinden zor ulaşıyordu adama.
“Eve girecek miyiz, yoksa burada donacak mıyız?”
Adam da bunu merak ediyordu. Onu içine çağıran bir sıcaklık vardı ev gibi. Ve bir soğukluk, sahil gibi. Selin'e yaklaştıkça bir ateş onu sarıyor ve tuhaf şekilde bu esen rüzgarda bile içini kaynatıyordu. Onu daha da sarınca saçları rüzgarın şiddetiyle burnuna sertçe çarptı. Gözleri istemsizce kapanırken, koku denizinkiyle karışıp ciğerlerine hücum etti...
“Burayı sevmedin mi yoksa?”
Selin uzun zamandır hiç bu kadar mutlu olup olmadığını düşünürken geri çekilmiş adama bakıyordu. Her gün bir adım daha geliyordu Murat ona. Her gün bir parmağını daha sarıyordu kalbine... Titreyen çenesini tutamadı ve bir solukta seslice cevapladı.
“Çok sevdim!”
Gözleri birleşince Murat, “Çok sevindim.” deyip duraksadı ve dudaklarına küçük bir öpücükten sonra, “Buraya ilk seni getirdim.” dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşka Güven - KİTAP OLDU!ZOR KADIN-2
Literatura FemininaTUTKULU AŞK 1.KİTAP :) AŞKA GÜVEN 2.KİTAP :) YALANCI AŞK 3.KİTAP :) PAROLA YAYINLARI FARKIYLA KİTAP OLUYOR! ARKA KAPAK YAZISI Tutkulu Aşk'taki Selin ve Murat'ın yarım kalan hikâyesi devam ediyor... Hangi bilge dile getirmiş ya da hangi y...