5.Bölüm ALINTI :)

5.4K 188 12
                                    

Ben onları yazarken çok eğleniyorum. Ve her ne kadar çocukça davransalar da aklı başında karakterler oldukları için farklı seviyorum :)

&&&

Selin hızlı adımlarla ondan uzaklaşmaya çalışsa da Murat buna izin vermedi. Her ne kadar ben sarhoş değilim, beni rahat bırak, sen aptalın tekisin! Diyerek ona vurmuş olsa da, genç adam onun bu şekilde gitmesine asla izin veremezdi. Hem Selin bunu nasıl düşünebiliyordu ki? Öylece ardını dönüp, kadının ne yaptığını umursamayacağını mı düşünüyordu?

Murat için böyle bir şey mümkün değildi.

Yaşına başına bakmadan deli bir kadının peşinden dolanıp duruyordu ve şimdi o istiyor diye onu bırakacak değildi. O yüzden onu belinden yakaladı fakat kollarıyla ona saldırıp, parmaklarını gözlerine sokmaya çabaladığı için sonunda bu tutuştan vazgeçti ve kadını ters çevirip sırtını göğsüne yasladı, kollarını önünde sabitleyip onu havaya kaldırdı. Kollarında çırpınıp duruyorken taşıması zordu; fakat onun sıcaklığını hissedip, hırçın sözlerini duymak ve onu delirme noktasına doğru ilerletmek sadistçe hissettiriyordu kendini.

“Bırak beni diyorum! Ya duymuyor musun beni, istemiyorum diyorum! Ben kendim evime giderim!” diyerek bedenini hareket ettirmeye çalıştı, fakat Murat onu öyle sıkı tutuyordu ki nefes almakta bile zorlanırken ondan kurtulmayı düşünemiyordu. Onu kadınların en büyük silahıyla vurma kararı verdi. Dudaklarını, o görmese de inandırıcı olsun diye büzdü, sesini kısık ve çatallı bir hale getirdi ve konuşurken onu duyan neredeyse ağlayacağını sanardı.

“Canımı acıtıyorsun. Beni çok fazla sıktın ve kaburgalarım acımaya başladı. Hem ellerinde hiç nazik değil, yarına bedenimde morluklar çıkarsa ne olacak? Öyle olursa, insanlara bu durumu nasıl açıklarım?”

Murat kendini daha fazla tutamadı ve dudakları iki yana keyiflice kıvrılıverdi.

“Dayak yediğini söyleyebilirsin mesela..”

“Ne?!” diyerek sesini yükseltti ve kendini tutarak daha yumuşakça devam etti. “Ne dayağı? Dayak yemedim ki ben.. Sen kollarımdan çok sıkı tutuyorsun.. Yani morarmasına sebep olacaksın.” Murat'tan ses gelmeyince ve adam tutuşunu gevşetmeyince, öfkesini bastırmaya çalışarak devam etti. “Canımı çok acıtıyorsun diyorum. Beni duyabiliyor musun?”

“Evet, seni buradan duyabiliyorum tatlım. Bunu sen istedin. Bana direnmeseydin, şimdi kolların kollarım tarafından sıkıştırılmayacak ve sen bir yaşından beridir yaptığın gibi ayakların üzerinde gidecektin.”

“Ha ha çok komiksin cidden! Hem ben yürümeye on aylıkken başlamışım.”

Murat aklına gelen düşünceyle kıkırdadı.

“Neden gülüyorsun?” Adam cevap vermeyince onu zorladı. “Neden gülüyorsun söyleyeceksin bana hemen!”

“Hayata karşı hep bir hırçınlığın var tatlım. Yürümekte bile acele etmişsin.”

“Hayır bence normal bir zaman.”

“Kime göre normal? Sana göre mi?” deyince Selin bu konuşmadan sıkıldığını düşünerek içini çekti ve bıkkınlığını göstermek için kafasını arkaya doğru yatırdı. Murat son anda alnını onun sarı saçları tarafından sarılmış başından kurtardı ve bunu yaparken gülümsemesi de soldu.

“Rahat durur musun? Kafamı yaracaksın.”

Selin düzelirken gülümsüyordu. “Bunun için özür dilemeyeceğim.”

“Yani kafamı yarmak istiyorsun?”

Genç kadın alaylı bir derin nefes aldı ve başını çevirip Murat'ın koyu gözlerine baktı. “Galiba çoğu zaman istiyorum.”

Birden bakışları birleşti. Murat onun yeşil gözlerine, göz kapaklarına, güzel küçük burnuna bakarken, Selin'de onun yenice çıkmaya başlayan sakallarına bakıyordu. Sonra gözleri dudaklarına kaydı. Az önce öptüğü dudaklar... Aşkını tekrar haykırdığı dudaklar... Keşke, Murat'ta onu, onun Murat'ı sevdiği büyüklükte sevebilseydi... Selin bunun için küçük bir dua ederken, birden yere bırakıldığını hissetti. Ayakları yere değiyordu fakat, bedenleri aynı sıkılıktan ayrılmamıştı. Murat, yanakları ve burnu kızaran kadına sevgiyle baktı ve göz kenarları belli belirsiz kıvrıldı. Onu kolları arasında yavaşça döndürürken, Selin'in bakışları da ondan ayrılmıyordu.

Elini çenesine götürdü ve inatçı çenesinden öpme isteğini bastırarak sordu.

“Neden inat ediyorsun Selin?”

Aşka Güven - KİTAP OLDU!ZOR KADIN-2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin