A Little Help

6.

" Söyle bakalım Remus Jüpiter'in kaç doğal uydusu vardır?" Fiona neşeyle sordu.

" Şey neydi 23 mü?"

" Hayır 79 isimlerini saymamı da ister misin?"

Remus acele ile ellerini kaldırdı. " Hayır tamam tamam sen kazandın."

Sirius şaşkınlıkla önce kıza sonra Remus'a baktı. " Az önce Remus Lupin kaybettiğini mi söyledi üstelik sırf başından atmak için değil?"

" Pati bu kız evrendeki her şeyin ismini resmen biliyor. Bu sefer gerçek bir yenilgi oldu."

Maç gününün ertesi günü öğlen sonu ortak salondaydılar yine çapulcular. Fiona ve Remus türlü türlü yarışmalara girmişlerdi. Büyücü satrancı, quidditch kuralları, biçim değiştirme... En sonunda Fiona en iyi olduğu alan yani astronomi alanından soru sormaya başlayınca Remus ilk yenilgisini almıştı.

" İleri düzey astronomi dersleri alman lazım Fiona çok başarılı olabilirsin. Çünkü bu kadar şeyi bir sen birde astronomi Profesörü Sinistra biliyordur."

" Bilemiyorum belki." Fiona konuyu değiştirmeye çalışırken içeri heyecanla Lily girdi.

" Çocuklar.. Madam Pomfrey.. sizi.. arıyor..." Belki ki koşmuştu nefes nefeseydi.

Fiona ve Sirius heyecanla birbirine döndüler. " Sonunda buldular sanırım."

Hepsi birden ayağa kalkıp Lily'nin peşine düştüler. Hastane kanadında geldiklerinde Madam Pomfrey onları güler yüzle karşıladı.

" Evet çocuklar sizi ayırıyoruz."

Fiona bir an üzülse mi yoksa sevinse mi bilemedi. Sirius'la bu kadar güzel anlaşmaya başlamışken. Sirius'a baktığında mutlu olduğunu gördü. Evet kendisi de mutlu olmalıydı. Derin bir nefes alıp Madam Pomfrey'i izlemeye başladı.

Uzun süredir bütün okulun uğraştığı iksiri büyük bir kovaya yapmışlardı. Tuhaf bir yeşil rengindeydi. Fiona gözlerini kısarak baktı iksire.

" Şimdi içine sokun bakalım yapışan ellerinizi."

Fiona Sirius'a baktı. İkisi de hazır olunca birlikte ellerini iksire daldırdılar. Herkes nefesini tutmuş ellerine bakıyordu. Fiona bir anda elinin gevşediğini hissetti. Elleri ayrılmaya başlamıştı. Bir kaç dakika sonra ikisinin elini tutan hiç bir şey kalmamıştı. Fiona heyecanla elini kovadan çıkardı.

Elleri dördüncü gün ayrılmayı başarmıştı. Fiona bir an sevinçten ne yapacağını bilemeyip Sirius'un boyuna atladı.

" Ah genç aşıklar. Büyülü tutkalı ayırırsın ama onları ayırmak imkansızdır." Madam Pomfrey gülerek ortalığı toplamaya başlamıştı. Fiona Sirius'tan ayrılıp Lily'e sarıldı.

Hepsi ile kucaklaştıktan sonra ikisi de aynı anda kapıya yöneldi.

" Çocuklar nereye?" James'in sorusu ile odadan çıkmadan ikisi ona döndü.

" Tuvalete."

***

" Dalga geçme artık James. Emin ol dört gün sende rahat rahat tuvalete gitmesen aklına gelen ilk şey o olurdu."

Akşam yemeği vakti gelmişti ama James hala onların ilk iş olarak tuvalete gitmeleri ile dalga geçiyordu.

Sirius ve Fiona'nın her ne kadar birlikte oturmak gibi bir zorunluluğu kalmasa da hala yan yanaydılar.

Fiona sol tarafında oturan Lily'nin Remus'a bir şeyler anlattığını fark etti. Ancak konuyu duyamıyordu. Birden aklına gelen fikirle Sirius'un kulağına eğildi.