A Little Help

13.

" Üç ay görüşemeyeceğimize inanamıyorum. Geceleri nasıl uyuyacağım bilmiyorum size çok alıştım. " dedi James.

Hogwarst expressin içinde aynı vagonda oturan çapulcuların ayrılık vakti gelmek üzereydi.

" James saçmalama istersen bizimle uyumuyordun ki?" Lily'nin James'e karşı çıkması ile bir kez daha kahkaha sesleri ile doldu vagon.

Tren durduğunda aşağı ilk inen Fiona oldu. Diğerlerini beklerken birkaç esneme hareketleri yaparak uyuşmuş kaslarını gevşetti. Eve gittiği için mutlu olduğu söylenemezdi.

İkinci inen Remus da aynı şekilde kaslarını esnetmeye başladı. James ve Sirius'un aynı anda inmeye çalışması kısa süreli bir tıkanıklığa neden oldu. Sirius James'in karnına dirseği ile vurunca James geriledi. Sirius bir zafer çığlığı atıp vagondan atladı. James kendini toparlayıp Sirius'un üstüne atlayınca Fiona kahkaha attı, bir an için eve gideceğini bile unuttu.

" Bak Fiona biz eve gelir gelmez bize geleceksin tamam mı? İtiraz istemiyorum." dedi Lily. Lily'nin nerdeyse bütün yazı bir akrabalarının yanında geçirecek olması Fiona'nın canını daha çok sıkıyordu.

" Biliyorum Lily. Emin ol sizden önce eve ben gelirim."

Sirius'un Lily'e göz kırpması ile Lily James'in yanına doğru gitmeye başladı. Bu göz kırpmayı Fiona da görmüştü. Kaşlarını çatarak baktı. Lily gider gitmez Sirius kızın yanına geldi.

" Eğer ailen canını sıkarsa..."

Fiona'nın elini tutup kaldırdı. Bir eli ile bileğini tutup diğer eli cebinden bilekliğini çıkardı.

" Hey bu benim bilekliğim. Kaybettim sanmıştım sen de miydi?"

" Şey Lily onu almış ve biraz büyü yapmış olabilir. Neyse ne diyordum... He dediğim gibi eğer ailen canını sıkarsa bana ulaşabilirsin hemde her an. Nerede olduğun fark etmeden. Küçük bir büyü yaptı Lily. İzlenemez bir büyü tabii ikna etmesi zor oldu ama."

Fiona gülerek Sirius'un aldığı ateş böceği bilekliğine baktı.

" Üstüne bas ve sadece ne demek istediğini düşün.."

İşte böyle

Fiona'nın gözleri şaşkınlıkla açıldı.

" Sende istediğin zaman ulaşabilirsin bana." dedi Fiona. Gülerek Sirius'a baktığında James bavulunu yerleştirmeye çalışırken konuştu.

" Bunu demen kötü oldu Fiona. Gecenin üçünde saçma sorulara hazır ol. Mesela dev bir yarı trex yarı köpek balığı ile dev yarı robot yarı ayı kavga etse kim alır? Bence bu sorunun cevabı hala trex balığı."

" Saçmalık herkes robot ayının alacağını bilir." Remus gözünü işinden ayırmadan cevap verdi. İşini bitirince Fiona'nın karşına geldi.

" Ne zaman istersen kapımız sana açık Fiona. İstediğin zaman gelebilirsin."

" Annemin iki yerine üç çocuğu görmek isteyeceğine eminim Fiona. Hep bir kızı olsun istemişti ama işte görüyorsun Sirius ve ben varım ortada."

Fiona gülerek onlara baktı. " Teşekkür ederim. Her şey için."

Son kez hepsine sarıldı. Ardından cehennem yuvası evine doğru yol almaya başladı.

***

Eve girer girmez onu ev cinleri Magne karşıladı.

" Hoş geldiniz efendi Gray."

Fiona gözlerini devirip eşyalarını cine verdi. Ardından oturma odasına çıktı.

" Demek evin yolunu bulabildin. Keşke bir sefer bulamasan da senden kurtulsak." Babasının bu sıcak karşılaması ile Fiona olduğu yerde kaldı.