Biz Bir Aileyiz

34 2 0
                                    

ATEEZ - HALA HALA


"Bildiğiniz üzere projelerinizden aldığınız notları şuanda açıklayacağım. Herkes sırayla masama getirecek. Ben inceledikten sonra ikili olarak yapanlara bir ve elli arası iki not vereceğim. Sonra onları toplayıp bir not olarak alacağız. Tek başına yapanlara da bir ve yüz arası bir not vereceğim. Hızlıca başlayalım. Sanha ve Chani." 

İki arkadaş maketi Seokjin'in masasına koyduktan sonra heyecanla beklemeye başlamışlardı. Seokjin ise bütün dikkatiyle inceliyordu maketi. Seokjin o kadar detaycıydı ki en ufak bir hata ve yamukluk on puana bedel olabilir. Yani maketiniz ya mükemmel ya da mükemmel olmak zorunda. 

"Bütün katları birlikte mi yaptınız, yoksa ilk katı biriniz, ikinci katı biriniz mi yaptı?"  

"Temel ile birlikte ilk katını ben yaptım Bay Kim. İkinci katı ve çatıyı da Chani yaptı. Boyama ve düzenleme işlerini birlikte yaptık." dedi hızlıca Sanha. 

"Anladım. Temel fena değil ama ilk katın duvarında biraz yamukluk var. Çok belli olmasada gerçek bir bina olsa yıkılabilir bir durumda. O yüzden on beş puanı senin notundan kırıyorum. İkinci kat ve çatı neredeyse kusursuz. Ama çatının en ucunda küçük bir yamukluk var, bu kötü bir şeye sebep veremeyecek kadar küçük. Yine de iki puan kırıyorum. Chani'ye kırk sekiz, Sanha'ya da otuz beş verdim. Seksen üç aldınız." dedi gülümseyerek Seokjin.  

 İki arkadaş maketini alarak hızlıca kendi masalarına gittiler. İkisi de gülümsüyordu ama Sanha'nın sayamayacağımız kadar özür dilediği belliydi. Yaptığı hata küçük gibi görünen ama büyük bir hataydı. O yüzden de kendini Chani'ye karşı mahçup hissediyordu. 

"Sırada Shuhua ve Sunwoo." 

Sunwoo yaptıkları tek katlı, suyun içine oturtulmuş, balıkçı kulübesi gibi görünen maketi masaya yerleştir.

"İlginç bir maket." Seokjin maketi dikkatlice incelemeye başlamıştı tekrar. "Tamamını birlikte mi yaptınız?" 

"Birlikte yaptık ama ayakları ve ayakların suya yerleştirme işlemlerini ben yaptım." dedi Sunwoo

"Yani en önemli kısmı sen yaptın. Maketi yapalı kaç gün oldu? Yani kaç gündür suyun içinde duruyor?" 

"Biz maketi suyun içinde yaptık. Gerçekte balıkçı kulübesi yaparken suyu çekip, ayakları iyice yerleştirip, sonra suyu geri dolduramayacağımızı düşündüğümüz için maketi suyun içindeyken yaptık." dedi hızlıca Sunwoo.

"O zamam şöyle söyleyeyim. Ayaklarını suyun içine mükemmel bir şekilde oturmuşsun. Çünkü küçük bir maket de olsa suyun içine bir şey sabitlemek çok zordur. O yüzden ayakları için tam puan vereceğim. Kulübeye gelirsek de yine fazla bir eleştiriye gerek yok. Yine neredeyse kusursuz olmuş. Sadece duvarda küçük bir kalkık var. Yani duvarı ördüğünüz malzemenin köşesi çok hafif kalkmış. Büyük bir sorun olmamakla birlikte görünmüyor bile. Bu yüzden sizi sinir bozucu bir not bekliyor. Doksan dokuz aldınız." Yine gülümseyerek ikisine yerini işaret etti. 

"Sıradaki Jisung." Jisung hızlıca maketini alıp, zar zor da olsa merdivenlerden indikten sonra maketi masaya yerleştirdi. 

"Hangi kısımlarını yaptığını sormuyorum. Zaten teksin." Sedece kendisinin duyabileceği kısık bir sesle konuşmuştu Seokjin.

"Öncelikle şunu söyleyeyim. Üç katlı bir maket yapmak hep en zoru olmuştur. Ama siz bunu seçerken onu da aşmışsınız. Bu seçtiğiniz çok zor bir maket ve model. Çatısı, balkonu, terası ve minareye benzeyen yapısı ile çok zor gerçekten. Bunu seçmenizin sebebi sanırım onunla takım olmak istemeyeceğini bilmesiydi. Neyse. Terasından yukarıya doğru uzanan sütunlar güzel yapılmış. Yani çok düzler. Terası da gayet güzel. Minaresi ve çatısı da mükemmel olmuş. Sadece kapının hemen üstünde olan küçük balkonu biraz yamuk yapmışsın. Onu saymazsan kusursuz bir maket ama balkon inşaatın en önemlisi olduğu için bu hata senden on puan alıyor. Doksan." dedi ve notu not ettikten sonra sıradaki kişinin adını okudu hızlıca.  

"Bomin." 

Bomin'in yaptığı maket küçük, şirin bir pastaneydi. Ön kısmı boydan boya camla kaplamıştı. Çok güzel görünüyordu. 

"Bu çok tatlı bir pastane." dedi Seokjin. Bomin kafasını 'teşekkür ederim' şeklinde sallayıp gülümsemişti. 

"Duvarları, kapısı ve ön kısma yaptığın cam duvarlar çok güzel. Yamukluk ya da bir bozukluk görünmüyor. Sana tam puan veriyorum. Yüz." dedi ve gülerek yine notunu yazdı. Aradan geriye kalan birkaç grup daha projesini göstermişti. Sona sadece Hyunjin ve Yeji kalmıştı. 

"Son takım. Gelin bakalım." 

"Tamamını birlikte mi yaptınız?" 

"Evet Bay Kim." dedi Yeji.

"Burada büyük plazma görüyorum. Kendi tasarımınız mı? Çünkü daha önce hiç böyle bir bina görmemiştim." 

"Evet bizim tasarımımız." dedi Hyunjin hızlıca. 

"Kaç katlı peki?" 

"On." dediler aynı anda. 

"Camlarında ve yansımalı duvarlarında bir sorun görünmüyor. Hatta çok da kusursuz görünüyor. Söyleyecek bir şey bulamıyorum. Mimarisi ve tasarımı çok güzel. Yüz."  

-

Jisung, Hyunjin ve Yeji okuldan çıkıp doğruca Jisung'un evine gelmişlerdi. Bugün başka dersleri yoktu. Saat de daha öğlen on bir olduğundan diğerlerinin gelmesine epey bir vardı. Minho bugün akşamüstü altıda çıkacaktı işten. Wooyoung, San, Kevin ve Jacob'ın da en yoğun günleri bugündü. Ni-ki de lise öğrencisi olduğu için dörtte geliyordu. 

"Ben çok acıktım." dedi Yeji. 

"Ben de. Ne yiyelim?" diye sordu Jisung. 

"Ramen." Üçü aynı anda söylemişti. Sonrada hızlıca yerlerinden kalkıp, koşarak mutfağa gittiler. Yemeklerini pişirip, yanına birkaç şey daha koyduktan sonra güzelce yemeklerini yediler.

"Bundan sonra ne yapalım?" diye sordu Jisung ağzındakini yutmadan. 

"Bilmiyorum. Oyun falan mı oynasak?" dedi Yeji de. Üçü de aynı yüz ifadesini yapıp hızlıca yemeklerini bitirmeye koyuldular. 

"Sınıftan çıkarken Bomin'in söylediği şey kafama takıldı. Neden size puanı hak etmediğinizi söyledi ki?" dedi Jisung. 

"Bilmiyorum ama umursamıyorum. Ben asıl Sanha'ya üzüldüm. Chani'ye çok mahçup olmuş gibi davranıyordu. Tabii onun huyu bu. Biraz fazla... Ne diyeceğimi bilemiyorum ama o çok kibar." dedi Hyunjin. 

"Kesinlikle katılıyorum. Chani'den kaç kere özür diledi kim bilir? Bir de Sunwoo ve Shuhua'nın maketi çok iyi değil miydi? Mükemmeldi. Ben olsam kesin yüz vermiştim." dedi Yeji. 

"Evet ama herkes hocanın huyunu bilir. En ufak bir hata, büyük bir nota sebep olabilir." dedi Jisung'da. 

"Oyun oynamak yerine dışarı mı çıksak? Üç arkadaş gezeriz biraz. Uzun zamandır üçümüz takılmamıştık." dedi Yeji. 

"Olur aslında. Biraz da üçümüz gezelim. Zaten kısa bir süre sonra Kore'de olmayacağız." dedi Jisung. 

"Evet. Maalesef." dedi iki kardeş aynı anda.

"Aslında size bunu yaptıracağım için çok fazla suçlu hissediyorum. Aslında siz yapmayın bence. Yani hiçbiriniz yapmasın. Biz hallederiz." 

"Saçmalama Jisung. Arkadaşlar böyle zamanlar içindir. Böyle bir zamanda sana yardım etmeyip de ne yapazağız?" 

"Hyunjin haklı. Biz senin en kötü gününde yanında olacağız. Diğerleri de öyle. Sen bunu bize söylediğin gün bizim yardımımızı bile istemediğin halde hepimiz ne dedik 'ne zaman yapacağız', 'ne zaman yapacaksınız' değil. Çünkü artık biz bir aileyiz." dedi Yeji. 

"İyi ki arkadaşlarımsınız. Çok sağolun." 

"Tamam ama ne bu duygusallık. Hadi gidelim." Hepsi gülerek yerlerinden kalkıp, evden çıktılar. 

Game // MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin