Sonunda son dersin de bitmesine on dakika kaldı. Ders de işlenmeyince boş boş zaman gecmiyor.Besu herzamanki gibi kulakliklarini takip uyuyor. Gerçek anlamda uyuyor. Asla beceremem sinifta uyumayi. Aslinda hic denemedim birgun denemeliyim. Beysu bana ogretir devamli uyuyor kesin bir formulunu buldu, baskasi olsa yok ya bu kadar uyuyamaz. Besu'yu durterek uyandırdım. "Hadi uykucu kalk artik zil çalcak." Hala uykulu gozlerle bana "off ne cabuk bitti ders hoca islese bu kadar cabuk gecmez ya" dediginde ters bir bakis attim. Bakisimi fark eder etmez "tamam be kalkiyorum bakma soyle " dedi. Onun bu tepkileri beni en sinirli oldugum zamanda bile gulduruyor. Sanirim bu kizi bu yuzden bu kadar cok seviyorum. Zil caldi siniftan cikarken biriyle carpistim. Yok daha dogrusu carpti. Ohaa bildigin carpti yaa. Belimden birinin kavramasiyla yere dusmekten son anda kurtuldum. " Yavas olsana biraz" derken bildigin kukredim. Kendi sesimden korktum resmen. Carpan Ceyda'ymis. "C" subesinde okuyor. Cok havali bir kiz aslinda guzel de sayilir. Hatta sayilmaz cok guzel. Sari sacli mavi gozlu vucudu da tamam ohh daha ne. Ama cok gicik iste hic sevmem kendisini onun da bana bayildigi soylenemez tabi. "Kizim bak bu sana ilk ve son ikazim kendine cekiduzen vermezsen seni bu okulda okuduguna pisman ederim" dedi, alayci bir tonda. Dediklerini idrak etmeye calisirken belimde hala bir el vardi dondugumde Burak oldugunu farkettim. Beni tutan oymus. Ne ara bu kadar yakinimdaydi ki hic farketmedim. Ona baktigimi anladiginda elini belimden nazikce cekti. Ceyda' ya donup "sen kim oluyorsun da beni tehdit ediyorsun " dedim sesim fazla sert ve yuksek cikmisti. Bu ozguvende neyin nesi hic beklemezdim kendimden. Ben damarima basilmadigi surece cok fazla bagiran, kavga eden biri degilim. Kendine hayranligi birak dedim kendime. Okulun bitis zili calmasina ragmen bulundugumuz ortam kalabaliklasti. Herkez bize bakiyor ne var da toplaniyorlar anlamiyorum. İnsanin dogasinda var iste merak.
"Emin ol kim oldugumu ve sana neler yapabilecegimi bilmek istemezsin tatlim" ıyy bu ne igrenc bi konusma "tatlim " nedir ya. Bu kiza ne oldu da birden bana sardi simdiye kadar birbirimize selam vermisligimiz bile yok. Benim sinirler bayagi gerildi. Kim oluyor bu kiz?
"Bana bak git otede oyna canimi sıkma benim... " dedim gayet ciddi sekilde. Konusmaya devam ediyordum ki arkadan bir ses geldi. " Neler oluyor burada!" gayet otoriter ve kaba. Mehmet hoca. Hemen nereden duymus sanirim okulda ayakli gazete falan vaar. Bize yaklasirken Ceyda kulagima egilerek " şimdilik ucuz yirttin bir dahaki sefere bu kadar şansli olamayacaksin" dedi ve gitti. Bu da ne demek oluyor boyle gercekten bu kizin derdi ne anlamiyorum. Mehmet'i de gonderdikten sonra Besu bana bakti neler oluyor der gibi. Bende bilmiyorum dercesine baktim ona. Ahh Burak' i unuttum. "Tesekkur ederim Burak dusmekten kurtardin beni" dedim. "Onemli degil fistik sen onu gec de Ceyda'ya ne olmus oyle onu ilk defa bu kadar sinirli goruyorum seninle ne gibi bir derdi olabilir ki " dedi ve burnumu sıkti. Heyy bir dakika bu samimiyet de nereden geliyor boyle. " Bilmiyorum ben de anlamadim." dedim. Besu" kokusu cikar yakinda" dedi. Bende onaylarcasina basimi salladim. Okulun cikis kapisina dogru yurumeye basladik. Burak " seni eve ben birakayim belki yine ihtiyacin olur bana. Bir omuz daha falan yersen" dedi. Ahh cok yakisikli ve kasli olmana ragmen suan o kadar itici duruyorsun ki Burak sana anlatamam. Dilinden kurtulamayacagimi bildigim icin " gerek yok bu sefer kendim hallederim " dedim sitemli bir sekilde. Besu ile vedalastiktan sonra milletin benim hakkimda konusmalarini duymazdan gelerek eve dogru yurumeye basladim. Dusunuyorum hala. Cok sinirliyim bir insanin bana bu sekilde davranmasindan nefret ediyorum. Cidden derdi ne bu kizin?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gitmek mi Kalmak mı
Teen FictionBen 17 yasindayim. Kurguladigim bu hikayeyi sizinle de paylasmak istedim. Asil amac "Gitmek mi kolay kalmak mi" bunu anlatmak istiyorum aslinda ikisi de zordur degil mi? Bakalim gidene mi kolay olacak yoksa kalana mi ya da ikisine de zor mu olacak...