Her bölüm bir tık daha büyüyoruz bu durum beni çok mutlu ediyor fikir ve görüşleriniz için bana tiktoktan ulaşabilirsiniz mesaj kısmım açıktır.
Tiktok:wattyorumcunuzgeldi
İyi okumalar dilerim♥
Defterimden herhangi bir danışanımın dosyasının alınması imkansızın ötesindeydi. İlk olarak kliniğime giriş çıkış yapan kişileri biliyordum, diyelim ki biri girdi Esma karşılıyor herkesi ve odama kimsenin alınması yasak. Onu da geçtim girdi hadi kapım kitli kilidi de kırdı hadi, fakat defterimin bulunduğu dolabı açması imkansızın ötesinde kesinlikle defterim masamdayken alınmıştı Özlem Hanımın dosyası.
Kafayı yemek üzereydim olanaklar tükeniyordu ve dosya ulu orta bir yerde bulunursa işimin zarar görmesi de yüksekti.
Mete olmasaydı işi masaya yatırıp kendim düşünüp çare bulurdum kimseye ihtiyacım yoktu fakat konu Mete'yi de ilgilendirdiği için onu aramaya karar verdim sonuçta bu işte artık birlikteydik.
Sen çok mantıklı ve güçlüsün Belma.
Sağ ol iç ses iyi ki sen benim iç sesimsin başkasıyla yapamazdım ben emin ol.
Utandırıyorsun beni bak.
İç sesi bir kenara bırakıp ilk önce arabama bakmaya karar verdim bir şans belki düşmüştür. Lila crocs terliklerimi ayağıma geçirdiğimde merdivenlerden indim.
Görevlimiz Ahmet sabah nöbetçisi olduğu için şuan yoktu gece nöbetçisi olan Ali abi beni gördüğünde şaşırmışa benziyordu.
"Kolay gelsin Ali abi arabada bir şeyimi unutmuşum da onu alacaktım önemli bir şey yok." deyip tebessüm ettim.
"Tamam bir şey olursa buralardayım seslenirsin." Ali abiye başımı sallayıp arka taraftaki garaja doğru yürüdüm.
Arabamı açtığım da tüm ışıkları yaktıktan sonra ön koltuğu öne doğru ittirdim her yeri didik didik aramam gerekiyordu ön koltukları ön tarafa iyice yasladıktan sonra yere iyice baktım arka da hiçbir şey yoktu son olarak ön koltukların kısmına da baktıktan sonra yoktu. İçime kurt düştüğünden tekrar defteri koyduğum koltuğa bakmaya çalışırken arkamdan bir ses işittim.
"Belma?" bu Mete'nin sesiydi, üzerim de beyaz şortlu pijama takımım vardı üst kısmı kısa kollu düğmeli gömleği andırırken altım da oldukça kısa düz beyaz bir pijama şort vardı oldukça açık kumral sarıya kaçan saçlarımsa salıktı.
"Mete neden geldin? yani tabii ki de gelebilirsin ama saat ço-"
Sözümü kesti ve çok şaşırdığım bir şey söyledi.
"Kendimi iyi hissetmedim belki seninle konuşuruz diye düşündüm. Mesaj attım kapalı değildi telefonun uyumadığını anladım." açıkçası onu dinlemeyi o kadar çok isterdim ki benim de konuşmaya ihtiyacım vardı.
"İyi yaptın tabii ki konuşabiliriz bahçeye geçelim garajda konuşmayalım." arabadan çıktığım da koltukları düzelttim kapattım ve çıktım.
"Sen ne yapıyordun?" kolunda ki saate bakıp konuşmaya devam etti "saat 03.10 geçiyor garajdasın." çok güzel bir soruydu Mete'ye söyleyecektim.
Söyleme kendin halledebilirsin.
Söylemeliyim çünkü bu işe birlikte baş koyduk babam olmasaydı durumda bir nebze ben yokum diye anlatmazdım ama iş iyice karışıyor.
Anlat.
"Aslında sana söyleyecektim ben de yarın sabah." arka bahçeye geldiğimiz de puf koltuklara oturduk. Bana meraklı gözlerle bakarken konuşmaya devam ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNEŞİN ALTINDA
AkčníYanıma yaklaşıp şöyle dedi: " Biz birbirimizi tanımadan önce'de birdik." Hayatta her şeyden daha çok sevdiğim kokusu burnuma dolarken ona hak verdim haklıydı. Biz simalarımızı bilmeden önce bile içinde bulunduğumuz ortamda gözleri gözlerimi bulabil...