-13-

20.1K 417 93
                                    

demir bu söylediğimle sırıttı

"işte benim kızım"

gözdevirdim ve omzuna çarpıp deponun büyük kapısını açmaya çalıştım

içeriden bağırışma sesleri geliyordu,
demir yanıma gelip kapının kilidini açtı

salağım ben, kilitli kapıyı açmaya çalışıyormuşum 2 saatir

demir, kapıyı açıp hızla içeri girdi arkasından girip kapıyı kapattım

bağırışmalar bir süreliğine kesildi

önümüzdeki alp ve denize baktım alp burnundan soluyordu

"ooo kimler gelmiş" alpin sarhoş alduğu her halinden belliydi

alp denizi ittirip demirin üstüne yürüdü dibinde durdu, demirin yüzünde tek bir tepki kırıntısı bile yoktu

"siktin mi şu veledi sonunda, olmuştur istediğin, sikinde olmaz artık"

alpin büyük kahkahası depoda yankılandı

demir yumruğunu sıktı

alp bana döndü yüzündeki gülümseme
silindi

"gece, bak bu ne yapar biliyor musun?
zamanı gelir bu piçin, eskort bulurum beğnir,bağırta bağırta siker sonra yüzüne bakmaz, ha senin tek farkın eskort değilsin, beyfendi çok alışıktır istediğinin önüne gelmesine-"

demir yakasını tutup yüzüne yumruğunu geçirdi

"senin belanı sikerim piç"

demir, alpin üstüne çıkmış yumruklamaya devam ediyordu

alp demirin yakasını tutup bir yumtuk geçirdi

deniz koşup demirin omuzlarından tuttu ve onu geri çekti

"deniz uzaklaş sana patlamıyım lan"

deniz geri çekildi, bir şey yapamayacağını anlamış gibiydi

gözümden akan yaşları silmeye çalıştım ama durmuyordu

deniz bana baktı yanıma yaklaştı ve kolumdan tuttu

"gece gel sen, yukarı çıkartıyım seni"

beni peşinden sürüklediğinde bir an bile gözlerimi onlardan ayırmadım

birbirlerini ölümüne yumrukluyorlardı

♤◇♧

yatağın resmen içine girmiş, saatlerdir deli gibi ağlıyordum

alpin söyledikleri çok canımı yakmıştı.
hayır, gerçek olma ihtimali canımı yakıyordu

aşağıdaki bağırışlar kesileli bir süre olmuştu, kendimi sakinleştirip demire baksam iyi olucaktı merak ediyordum onu

güldüm, kendi halime güldüm, gurursuzluğuma güldüm

ama demirin yüzünde ben giderken bile kanlar vardı, kendi kendine uğraşıcağını sanmıyordum

ayapa kalkıp lavaboya girdim çekmeceleri karıştırıp ilk yardım kutusunu aldım

kapıyı yavaşça açıp etrafa baktım
dövüştükleri yerde kanlar vardı

daha fazla oyalanmayıp demirin odasının kapısının önüne geldim odalarımız yan yanaydı

kapıyı tıklattım ses gelmedi kapının kulpunu tutup açtım

demir bana döndü, altında havlu vardı. banyodan yeni çıkmıştı sanırım gözlerimi yere çektim

içeri girip kapıyı kapattım ve yanına gittim elimdeki kutuyu gösterdim

"gerek yok"

"mikrop kaparsa kötü olur"

sesim titremişti

daha fazla söylenmeden yatağa oturdu
yanına oturdum, elini uzattı dizimin üstüne yerleştirdim ve kutuyu açtım içinden küçük kolonya kutusunu çıkardım pamuğa birkaç damla damlatıp elinin üstündeki yaralara sürdüm

beni izlediğini hissedebiliyordum
sargı beziyle elini sardıktan sonra yüzüne baktım kaşı ve dudağı patlamıştı

kirli pamuğu bir kenara koyup yenisini çıkardım

kaşına sürdüğümde tepki vermedi hiç mi canı yanmıyordu

kaşınada sargıdan yaptığım yara bandımsı şeyi yapıştırdıktan sonra dudaklarına kolonyayı sürüp pamukla temizledim

her şeyi toparlayıp yatağın yanındaki
masaya bıraktım, masanın üstündeki ilaç kutuları dikkatimi çeksede şu an konuyu açmak saçma olurdu.

ayağa kalktım kapıya doğru ilerledim, açtığımda geri kapandı, elini belime sardı

"hemen mi gidiyorsun ?"

"yorulmuşsundur uyu"

"benimle uyu, sensiz uyumam"

dönüp ona baktım

yalvarıyordu sanki, karşı koysam yarasına tuz basmış gibi hissedecektim
ki bunu hiç istemiyordum

"tamam"

elimi göğüsüne koyup hafifçe ittirdim ama haraket etmedi sorgulayıcı bir biçimde ona baktım

"beni öldür ama böyle davranma nolur"

bir şey demedim diyemedim
kolunu çekip geçmeme izin verdiğimde yatağına yöneldim

o ise dolabından bir şeyler çıkarttı ve odanın içindeki banyoya girdi

kapının sesini duyduğumda bakmadım yatağın diğer tarafı çöktü, omzumdan hafifçe ittirip beni yatağa uzandırdığında sırtım ona dönüktü

"bana dönsene"

"iyiyim böyle"

bir şey demeden elini belime sardı
elini tutup geri çektim, işe yaramadı

turnaklarımı eline geçdirdim

"beni tahrik etme" diye kulağuma fısıldadı

elimi geri çektim çözüm yok gibiydi

"yalandı"

ne

"onlar seni tanımadan önceydi, seni tanıdıktan sonra kimseye göz ucuyla bile bakmadım, inan bana"

bedenimi ona çevirdim ve yüzüne baktım, inanmak istiyordum

"beni ne zamandır tanıyorsun k,i beş ay mı?"

dedim alaycı bir şekilde

"iki yıl"

ne iki yıl mı dalga geçiyordu herhalde
ama gerçekse

"iki yıl kimseyle sevişmedin yani güldürme beni"

dedim ve ona tekrar sırtımı döneceğim sırada omzumdan tutup bunu engelledi.

beni göğüsüne bastırdı ve konuşmaya devam etti

"seviştim"

korktuğum cevap buydu işte gözlerimi doldıracak cevap, elimi göğüsüne bastırıp onu kendimden uzaklaştırmaya çalıştım

"seninle"

duyduğum kelimeyle duraksadım

"bir çok kez, aklının hayalinin alamıyacağı şekillerde"

"ne saçmalı-"

bir parmağını dudağıma koydu

"şşş dinle sadece. bu iki yıl boyunca sadece seni düşünürken mastürbasyon yaptım, ihtiyacımı öyle giderdim o yüzden sakın bana seni aldatmışım gibi davranma sakın"

bir şey demedim, ne diyebilirdim ki

"gece"

"hım"

"sevişelim, şimdi"

TAKINTI {+18}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin