Present:Beklentiler...

85 14 10
                                    

Tahtının üstünde tacı başında oturuyordu, yüzü avcunun içinde diğer elinde ise bir cep saati, sadece saate odaklanmış düşünüyordu. Derin bir iç çekti...

-Ne düşünüyorsunuz efendim?

Onu bu derin düşüncelerinden uzaklaştıran sese doğru baktı.

-Her şeye sahipsiniz. Dedi ve gülümseyerek devam etti. Nedir sizi böyle üzen?

Saati cebine koyup sesin sahibine cevap verdi tahttaki mutsuz ruh.

-Mutluluk her şeye sahip olmak demek midir sence?

Karşısındaki şaşkın yüze baktı, ondan bu cevabı beklemediği her halinden belliydi. Gülümseyerek tahttan kalktı ve şaşkın dostunu arkada bıraktı, saraydan dışarıya çıkıp yürümeye başladı. Ona bakan gözleri ve fısıldaşmaları hissediyordu...

-Ölmesi gereken kişi o idi.

Aldırış etmeden ormana daldı tüm yaşananlardan sonra kimsenin onu sevmesini beklemiyordu zaten. Gökyüzüne bakıp gözlerini kapattı ve derince nefes alıp verdi.Aklındaki düşüncelerden bir türlü kurtulamıyordu.
Kafasının içinde tekrar yankılandı o soru :

"Nedir sizi böyle üzen?"

-Bu kadar kolay olmasını beklemiyordum...

Dudaklarından dökülen bu sözcükler bir fısıltıydı sadece...










Le Diable Peut PleurerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin