》bakımın cinsiyeti olmaz, yüz olsun yeter

761 60 36
                                    

Büyük bir gürültüyle yatağımdan adeta sıçrayarak uyandığımda, kafamı ellerim arasına alarak sesin çıktığı yere doğru koşturmuştum.
Aynı zamanda içeri doğru seslenirken, seslerin mutfaktan geldiğini anlamam çok sürmemişti.
"Emin? Sergen? O ses neydi? Hey çocuklar."

Mutfağa girdiğimde, ağzım şokla açılmıştı. Çünkü tezgah baştan aşağı bulaşık doluydu.
Yerdeki boş tavayı gördüğümde, Sergen hızla Emin'e yapıştırmıştı.
"Senin yüzünden uyandı, sakar."

"Siz ne yaptınız böyle? Mutfağın içinden geçmişsiniz!"
Kenardaki bar taburesine oturup tek elimi saçlarıma çıkardığımda, Sergen yanıma gelerek yanağıma bir öpücük bırakmıştı.

"Endişelenme bebeğim.. Cicikuş Emin buraları halledecek. Öyle değil mi Eminciğim?"

"Niye öyle birşey yapacak Cicikuş Emin?"

"Çünkü en çok o dağıttı."

"Hiçte bile, en çok Safinaz Sergen dağıttı."

"Hayır."

"Evet."

"Ha-"

"Artık susar mısınız?"
Araya girip tartışmalarını böldüğümde, ayağa kalkmış ve balkona kurmuş oldukları sofraya doğru yürümüştüm.
"Kahvaltıdan sonra Safinaz Sergen ve Cicikuş Emin buraları bal dök yala yapacak. Konu kapanmıştır."
Sandalyeye oturur oturmaz, onlar da gelmiş ve yerlerine oturmuşlardı.

"Bulaşıkları makineye Emin dizsin."
Sergen ağzına salatalığı atarak konuştuğunda, Emin de sohbete dahil olmuştu.

"Yerleri ve buzdolabının kapağını da Sergen silsin."

"Tezgahtaki malzemeleri Emin kaldırsın."

"Sofrayı Sergen toplasın."

Söyleyecek başka birşey bulamadıklarında, gülümseyerek yumurtamdan bir çatal almıştım.
"Ne güzel görev dağılımı yaptınız- bir dakika. Bu ne be, öğ!"
Ağzımdaki yumurtayı peçeteye çıkardığımda, onlara doğru yaşarmış gözlerimle bakıyordum.
"Bu yumurtaya tuzu kim döktü?"

Emin elini tereddütle kaldırdı.
"Ben döktüm. Ne oldu ki?"

"Kavanozu komple boşalttın herhalde. Ulan ağlasam tuzlu su değil tuzlu tuz çıkacak gözlerimden. Bu ne?"

"Bence normal."
Sergen ağzına yumurtanın yarısını sokarak yemeğe devam ederken, ben şaşkınlıkla ona bakıyordum.
Bunu nasıl yiyebiliyordu midesiz herif?

Emin de kendisininkinden bir lokma aldığında, benim gibi anında çıkarıvermişti.
"Bir kaşık tuz yesem aynı hissiyatı verir. Elimin ayarına-"
Cümlesinin devamını bitiremeden ağzını buruşturduğunda, çaydan bir yudum almıştı.
"Sergen bırak şunu ya tansiyonun falan çıkacak."

"Bence de bırak, Emin bizi öldürmeye çalışıyor."

"Benim hoşuma gitti ya, ne karışıyorsunuz? Çok lezzetli bence."
Sergen afiyetle tabağını bitirirken, biz Emin'le birbirimize bakıyorduk.
Bu çocuk farklı bir canlı türüydü galiba.
Eminim ki adaya falan düşse yılanı düşünmeden mangalda çevire çevire yer. Midesiz.

-

Kahvaltıdan sonra dışarıda dolaşma kararı almış ve öyle de yapmıştık. Kaldırımda Emin ve ben düz direk yürürken, Sergen taşlar arasında olan çizgiye basmamaya çalışıyordu.
Ona özenip ben de aynısını yapmaya çalıştığımda, aynı kaldırım taşına basmaya çalışmış ve ben popomun üzerine düşüvermiştim. Hızla ayağa kalkarak arkamı temizlerken, Sergen bana işaret parmağını uzatarak gülüyordu.
"Kaybettin dostum."

YouTuber | poybatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin