(Selena Gomez - The Heart Wants What It Wants)
(Bilgilendirme: Ağlayan bir kadın gifidir. -Emilia Clarke-)
👁🗨: "Herkesin canı yanar, özellikle annelerin..."
[x]
Jimin gözlerini araladığında yatağında baktı etrafa ve uykulu gözlerle yavaşça doğruldu. "Rose?"
Genç kızın odada olmadığını fark ederek ayağa kalktı yalın ayakları ahşap zemine basa basa dağınık saçlarını karıştırırken. Banyonun kapısını araladığında duraksadı şaşkınlıkla afallarken.
Rose zorlukla yutkundu bakışlarını beyaz zemine sabitlemişken ellerini karnına tutarak. Dolu gözlerinden yaşlar boşalırken titrek ve derin bir nefes aldı.
Jimin'in bakışları anında, Rose'nin pantolonundaki koyu lekeye ve ayaklarının dibindeki kana kaydı.
"Rose...?" Jimin şüphe ve dehşetle yutkunarak bakışlarını genç kıza çevirdiğinde kurumuş dudaklarını kaşlarını kaldırarak titrek bir nefes alıp gözlerinden yaşlar süzülürken araladı Rose. "Hayatımda, tek bir şey istedim. Hiçbir şey istemedim, sadece oydu. Anne olmak..."
"Rose n'oluyor?..." Jimin kaş çatarak yanına adımladı yavaşça. Korkuyordu.
"Tanrıya yalvardım her seferinde, elimden ne gelirse yapacağım diye..." Dudaklarını kapatıp sertçe yutkununca Jimin'in gözleri doldu.
Rose başını iki yana doğru salladı, sanki zeminle konuşurmuş gibi bakışlarını bir an bile ayırmadan. Titriyordu sesi. "Tek istediğim anne olmaktı..."
Jimin kendisine doğru hızla koşarak baygınlık geçirmek üzere olan bedenini tutunca Rose yüzünü buruşturdu dudaklarını birbirine bastırarak. "Ama olamadım." Dedi kaşlarını çatıp gözlerini kısarak ağladığı dakikalarda. Jimin kendisini tuttu ve titrek nefesler alırken onu yavaşça çamaşır sepetinin üzerine oturttu. "Sakin ol, sadece sakin olmayı dene. Tamam mı? Hiçbir şey yok-"
"Kan geliyor Jimin, canım acıyor." Rose ağlayarak kendisine baktığında Jimin'in dolu gözlerinden yaşlar süzüldü çenesine doğru. Rose ağlamaya başladı deli gibi. "Hiçbir hareketlilik yok..."
Jimin bakakaldı Rose'nin yüzüne öylece. Anında kızarmaya ve yeniden dolmaya başlayan gözlerini kırpmadan Rose'nin ağlamaktan kırmızılaşmış damarları görünen inci güzelliğindeki gözlerine bakarken yutkundu sertçe. Rose başını iki yana salladı. "Kalbinin atışını bile hissedemiyorum..."
"Hayır, bu doğru değil..." Jimin hızla ayağa kalkarak gözlerini yumarak acı içinde ağlayan genç kızı kucağına aldı ve banyodan çıktı. Rose sessizce deli gibi ağlarken Jimin karnına bastırmamaya dikkat ederek odalarından çıktı ve koridorda koşarak merdivenlerden indi.
Bebek yaşıyordu, emindi. Boşuna ağlıyorlardı şu anda, Jimin kabul etmek istemiyordu.
[MEZAR PARTISI: DORDUNCU KITAP]
"Sonraki bölümde bir havadis olabilir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
◄[SEQ/AU!]► MEZAR PARTISI® (NO.IV) | #thriller (✓)
Action"Bunca olaydan sonra yanlarından kaçmış olan ikizlerle karşılaşan Rose, kaş çatarak ikisine bakar. Bir gariplik vardır, ikizler sandıkları kişiler midir?" Karakterler: #kimtaehyung #jeonjungkook #manobanlalisa #parkjimin #parkroseanne #kimjennie Kat...