4. Bölüm

30 1 0
                                    

İyi okumalar

Günlerdir hep aynı şey her aynaya baktığımda yastığa başımı koyduğumda uyandığımda uyumaya çalıştığımda gülümsediğimde ağladığımda her şeyde o çocuğu hatırlıyordum her şey bana onu hatırlatıyordu aklım çıkıyordu o çıkmıyordu. Okuldan dışarı çıktığımda havanın soğuk olduğunu farkettim. ilerledim bir süre sadece yürüdüm sessiz adımlarda bulunduğum karanlık ve dar sokakta yürümeye devam ediyordum. sağda ki sapağı döndüğümde yine aynı şey oldu. 1 haftadır aynı saatte , aynı yerde , aynı suliet açık ara farkla karşımda duruyordu. yüzünü göremiyordum. simsiyah bir gölgeymiş gibi duruyordu. bana doğru baktığının farkındaydım. 1 haftadır aynı şey oluyordu. yüzünü görmek için her hangi bir atağa geçtiğimde anında kaybolup gidiyordu. ama bu sefer atağa geçmedim. sadece orada öyle dikilip karşımda ki siluete baktım. ben hiçbir şey yapmıyordum ve o da yapmıyordu. bana göre hareket ediyordu. bir an da ortalığı yakıp geçen bir rüzgar esti. her yer toz bulutu olmuştu. kollarımla yüzümü kapamıştım. rüzgar çok şiddetliydi. bir kaç dakika sonra dinmeye başlamış ve durmuştu. etraf birbirine karışmıştı resmen. karşımda bir hareketlilik hissetmiştim. karşıma baktığımda o gördüğüm siluet in bana yaklaştığını görmüştüm. yavaşça yaklaşmaya devam ediyordu. rüzgardan hiç mi etkilenmemişti ? bir dakika ! günlerdir yüzünü görmek istemiştim ama izin vermeyip kaçmıştı. şimdi ne olduda geliyordu ? bu durumdan hiç hoşnut olmamış ve biraz ürkmüştüm. arkamı dönüp hızlı adımlarla diğer tarafa gitmeye başladım. arkama baktığımda ise çoktan kaybolduğunu anlamıştım. hiç kimsenin olmadığı , sessiz , karanlık ve dar sokaklardan neredeyse koşar adımlarla çıkmıştım. biraz insanın olduğu caddedeydim şimdi. tek kalmaktansa daha iyiydi burası. hava çok daha fazla soğumuştu. bedenim donuyordu sanki. ellerim titriyordu soğuktan. caddeden çıkıp , başka bir dar sokağa sapmıştım. kapının önüne geldiğimde titreyen ellerimle anahtarı deliğe sokmaya çalışıyordum. ama ellerim haddinden fazla titriyordu. bu yüzden yapamıyordum. bir kaç dakika ellerimi birbirine sürttüm. şimdi daha iyiydi. hızlıca anahtarı deliğe sokup , nihayet eve girebilmiştim.anahtarı küçük askılığa asıp kabanımıda büyüğüne asmıştım. içeri geçecekken.. yerde , çamurlu büyük bot ayakkabı izine rastlamıştım. izler odama doğru yol alıyordu. korkuyordum. odamdan bir şeyin kırılma sesi geldiğinde olduğum yerden şıçramıştım. çığlık atmamak içinde elimle ağızımı kapıyordum. çok... çok fazla korkuyordum. hiçbir şeye bulaşmadan evden çıkmak daha cazip geliyordu. sessizce arkamı dönüp kabanımı aldım ve 1-2 adım atıp kapıya yaklaştım. kulbu çevirip tam çıkacakken aklıma anahtar geldi. eğer anahtarı görürse gelmiş olduğummu anlayabilirdi.bu da beni daha fazla tehlikeye atardı. sessizce arkamı döndüm. askılığa tam uzanıyordum ki anahtarın orda olmadığını fark ettim. görüş alanımda kimse yoktu ama o sesi işitmiştim.

''bende seni bekliyordum...''

En kısa sürede devamını yazacağım :)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 29, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KALBİMİN KATİLİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin