(Çeviri)Stone Heart | Woosan°•.

seven

Wooyoung, o dersten sonra diğer köleler ile birlikte 'kamaralarına' geri döndü, daha önce gördüğü manzara kötü hissettirdiği için akşam yemeğini atladı. Sarışın odaya girdi ve kendisine ait olan yatağa girip battaniyesinin altına kıvrılıp sessizce gözyaşlarını akıttı. Dün geceden beri tutuyordu kendisini.

Wooyoung sırtında hafif bir vuruş hissetti ve ardından bekledi. ''İlk gün her zaman en zordur...'' O derin sesi ve sevimli peltekliği hemen fark etti ve tanıdı.

Onunla konuşacak kadar cesur olan tek kişi Yeosang'dı zaten. ''Ama bunun için kaydoldugunuzda bunu buradaki insanlardan beklemeliydiniz..'' diye devam etti yaşlı olan. Wooyoung kaşlarını çattı ve yüzünü ona bakmak için çabucak  battaniyenin altından çıkardı.''Bunun için kayıt olmadım! Bunu bana annem yaptı!!'' Yeosang'ı tersledi ama daha yaşlı olan genç olanın hissettiğini anladı.

''Ah... sözleşmeyi kendim imzaladım.. Bu yüzden şikayet etmeye hakkin yok...'' Yeosang acı bir şekilde kıkırdadı.

Wooyoung gözyaşlarını sildi. ''Bunu kendin mi yaptın? Neden?!'' Birinin buraya eğitim almak için isteyerek gelebileceğine inanmayı reddetti.

''Ailemin maddi durumu çok kötüydü... birimiz bir şey yapmak zorundaydı... ben de yaptım...'' Yeosang, sanki onu rahatsız etmiyormuş gibi tuhaf, soğuk bir ifadeyle açıkladı. ''Ve buradaki çoğu insan, aynı kaderi paylaşıyor...buradaki öğretmenler bunu bize karşı kullanıyor, çünkü sözleşmeyi isteyerek imzaladık, şikayet etmeye halkımız yok.''

Wooyoung'un gözleri yine yaşlarla doldu.'' Kimse bu şekilde davranılmayı haketmiyor...acımazlar... hem de çok..'' Yeosang'a yaslandı ve diğeri ona sarılırken omzunda ağladı. ''Artık insan sayılmıyoruz..'' diğer sarışın adam genç adamın sırtını oluşturdu, henüz pek bir şey görmediğini bilerek.

Wooyoung sonunda kendisini uykuya teslim etti, huzurlu olmasa da çok ihtiyaç duyulan bir dinlenmeydi.

Ertesi sabah, bir önceki günle aynı şekilde başladı; duş almak, kahvaltı yapmak ve günlük derslere başlamak için sıraya girmek.

Bununla birlikte, bu seferki sex eğitimi gerçek cinsel aktiviteyi içeriyordu ve sadece geçen seferki gibi bir şov değil, onlara nasıl iyi bir otak sex yapılacağı öğretildi, ancak Wooyoung, öğretmenlerin kendileri değil,oyuncaklar üzerinde eğitim gördüklerinden memnundu, çünkü bu bile daha iyiydi, bütün bir sınıfın önünde bir sex oyuncağı emmek zorunda kalmaktan daha iğrençti. Ve eşcinsel olduğu için kesinlikle memnundu, aksi takdirde bambaşka bir düzeyde daha kötü olurdu.

⚠️⚠️

Wooyoung emme eğitiminden sonra konuşma hatası yaptı. ''Bu çok iğrençti,  bunları yıkar mısınız?!''

Kelimeler,onun farkına varmadan ağzından çıkıp gitti. Söylediğini duyar duymaz elini ağzına götürdü, gergince yutkunup öğretemene hem şok hem de korkulu gözlerle baktı. Baktığı öğretmen sadece sırıttı. ''1117 numaralı şaka* burada.'' Wooyoung'un önünde öğretmene orta büyüklükte olan bir kutu getiren diğer öğretemene seslendi.

''Aç!'' Öğretmen emir verdi ve Wooyoung yutkundu ama yine de itaat etti, öğretmenin topu tıkacına sokmasını ve kafasının etrafındaki kilidi sabitlemesi için yavaşça ağzını açtı. ''Bunu günün geri kalanında takıyorsun, bu da akşam yemeği yemeyeceğin anlamına geliyor.'' Köle üzerindeki gücünü kanıtlamak için sarışının saçını tuttu. ''Anladın mı?''

Wooyoung çabucak başını salladı, ancak bu öğretmenin saçını daha fazla-cok çekmesine neden oldu.''Kelimeler!?''
Sarışın bir 'evet efendim' demeye çalıştı ama sesi boğuk ve tutarsız çıktı. Bu da öğretmeni zaferle güldürdü ve sınıfın önüne geri dönmeden önce onu, sarışını yere itti. ''Umarım bu size izinsiz bir şey söylemenin nasıl bir şey olduğunu daha iyi gösterir.''

⚪⚪⚪

Wooyoung utanç içinde başını eğdi, gözyaşlarının uyluklarına vurmak için aşağı düşüşünü izledi, ağzındaki top yüzünden salyası dudaklarının kenarlarından akıyor ve gözyaşları ile karışıyordu. Hepsinden öte, aşağılayıcı diz çökme pozisyonunda kalması gerekiyordu..

'Artık bu hayatı yaşamanın anlamı ne...?'

__________________

Öncelike okuyanlar için iyi geceler dilerim. Önceki bölümde saygıdeğer bir okuyucumun yorumuna doğru sandığım ama yanlış olan bi kaç bi şey yazmıştım.
San bir sonraki bölümde yok maalesef. Kitabı okudum ve 3 bölüm sonra kurguya San'da dahil olacak.