10.Bölüm: Cehennem

1K 76 19
                                    

Multimedya→Hae Nam

"Bay Hae Nam'la görüşmek istiyorum."

"Randevunuz var mı?"

Yun, sekterden işittiği klasik cümleye ayy, filmlerdeki gibi  demeyi çok istiyordu.Fakat onun durdurulamaz öfkesi isteğinden daha güçlüydü.Yun istemsiz bir şekilde yumruğunu sıktı, sekreteri cevapladı.

"Randevum yok hanımefendi."

"Bu durumda isteğinizi yerine getiremeyeceğim.Üzgünüm." diyerek bakışlarını bilgisayara çevirdi sekreter. Karşısındaki tuhaf kız hiç mi hiç ilgisini çekmiyordu.

Yun aradaki bölmeyi önemsemeyerek sinirle sekreterin kolunu tuttu.

"Sen bana kendi şirketimde randevu almam gerektiğini mi söylüyorsun?! Bu ne saçmalık! Çabuk o salağa geldiğimi söyle!"

Sekreter kolunu Yun'dan kurtarmaya çalıştı. "Ne demek istediğinizi anlamıyorum hanımefendi.Kolumu bırakın."

Yun sinirle kadının kolunu daha çok sıktı. Sekreter acıyla yüzünü buruşturdu ve bağırdı. "Güvenlik! Yardım edin!"

Şirketin kapısından ince bir kadın sesi duyuldu.

"Gerek yok!"

Yun kadının kolunu bıraktı ve kaderine lanetler okumaya başladı.Jun hee'nin yanında rezil olması hayatta isteyeceği en son şeydi.Ve bu da gerçekleşmişti.

Jun hee mavi şişme mont giyen kızı arkasından görmesine rağmen tanıdı, kapşonundan tutarak asansöre sürükledi.

Yun ve Jun hee asansörün kapısı kapandıktan sonra konuşmaya başladılar.

"Baharın geldiğini sanıyordum." diyerek kızın üzerindekilerle dalga geçti Jun hee.

"Gangwondo hala soğuk seni salak."

"Senden tam altı yaş büyüğüm Yun." Jun hee kollarını göğsünde kavuşturdu. "Abine de salak dediğini duydum.Bize böyle seslenemezsin."

"Her neyse.Neden yirmi üçüncü kata çıkıyoruz? Orada sadece Bay Hae Won'un odası olduğunu sanıyordum."

Asansörün kapısı açıldı.Jun hee kızı omuzlarından kavradı, yolunu gösterdi.

"Burada bulunmadığın süre boyunca çok şey değişti Yun.Baban artık zirvedekiler yalnızdır ilkesiyle ilerlemiyor." Ellerini çekti ve kızın yüzüne bakarak konuşmaya başladı. "Mafyalara taş çıkartan adam yaşlandı.Ve onun artık Bay Hae Won  diye hitap edilmekten  çok baba kelimesini duymaya ihtiyacı var."

"Ne saçmalıyorsun sen?! Onun ihtiyacı olan tek şey isteklerini durmaksızın yerine getiren oğlu Hae Nam!"

Jun hee bu seferde kızın bileğini kavradı, Hae Jin için ayrılmış olan boş odaya sürükledi.

"Saplantılarından kurtul artık! Ilsan'a gönderildiğin günden beri onun sadece Hae Nam'a değer verdiğini düşünüyorsun." Kızı sarstı. "Dön ve şu odaya bak Yun.Baban, Hae Jin ve Hae Nam'ı yanına aldı.Neden huzurumuzu bozmayı kesip sende yerini almıyorsun?!"

Yun'un sinir bozucu kahkahası boş odada yankılandı.

"Kocan dediklerini duyarsa seni öldürür Jun hee."

Yun kızın tek bir kelime daha söylemesine izin vermeyerek odadan çıktı ve ailesinin onu beklemekte olduğu görkemli odaya girdi. Annesini en son geçen yaz görmüştü.Babası ve Hae Nam'ı ise üç yıldır görmüyordu. Peki ya Hae Jin? Onu da üç yıldır görmüyordu ve şimdi de göremeyecekti.Bay Hae Won ve Hae Nam onu Yun gittikten sonra çağıracaktı.Kız bundan adı gibi emindi.

my idol neighbour |p.chanyeolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin