Karanlık çocukla biraz daha oturduktan sonra beni eve bırakmayı teklif edince ona ayak uydurup arabaya bindik. Tanımadığım bir çocuğun arabasına binmek ne kadar doğru olur bilemedim ama yapacak bir şeyim yok.
Telefonum evde kaldığı için ve son paramı da taksiye verdiğim için gayet makul bir teklifti. Ayrıca orda kara kara eve nasıl gideceğimi düşünmektense çocuğun beni bırakması daha mantıklıydı. Arabasında keyif çattığım çocuğun ismini bilmediğimi fark edip ona döndüm
"Şey bu arada ismin neydi? Sanırım bunu en başında sormamız gerekirdi" diyince kafasını yoldan çevirdi ve gülüp
"Ateş" dedi. Benimkini de soraydın iyiydi ateşciğim. Benim ismimi sormasa da söyleme gereği duyup
"Derin" dedim o da
"ismin karakterinle çok uyumlu, içindeki bilinmeyen enkazı derinliklerine saklamaya çalışman gibi." sonra biraz durdu ve
"Ama beceremiyorsun, gözlerindeki derin bakışlar senin gizlemeye çalıştığın duyguları belli ediyor." diyince hiç cevap vermeden yola odaklandım.
"şurdan sola döneceksin" diyince direksiyonu sola döndürdü 'Soylu malikanesi' nin önüne geldiğimizde güvenlik ve korumalar beni görünce kapıları açıp geçmemize izin verdi
"Soylu malikanesinde ne işin var?" diye sorunca
"Acaba ne işim olabilir, burda yaşıyorum" diyince şaşkınlığını gizlemeye çalışarak kafasını salladı.
Evin önüne geldiğimizde herkes bahçedeki çardakta oturuyordu. Derin bir nefes alıp teşekkür etmek için kafamı çevirmiştim ki Ateş de arabadan inince, ben de arabadan inip ateşe bakıp
"Hey sen nereye" diyince güldü ve
"anlarsın şimdi soylu prensesi" diyince kaşlarımı sorgular bir biçimde çattım.
Ateş annemle babamın yanına gidip sarılınca anlam veremedim. Annemle babam Ateşle sarılmasını bitirince ateş diğer aile üyeleriyle de sarılıp
"Diğer derin nerde?" diyip tiksinircesine sorunca babam derin bir nefes alıp konuşmaya başlayacakken en sonunda beni fark edip hızla yanıma gelip sarıldı.
"Prensesim çok korkuttun bizi telefonunu da evde bırakmışsın babacım iyimisin?" diyince kafa salladım
"özür dilerim korkuttuğum için evden hızla çıktığımdan dolayı telefonumu alamadım" diyince kafa salladı o sırada annem de geldi. Bana sarıldı ardından belimden hafif ittirip çardağa doğru ilerlememi sağladı. Ege bana hızla sarıldı ardından
"ne oldu sana orda abla?" diye sorunca babam egeye dönüp
"ege sonra" diyince uraz malı konuştu
"aaa abicim ne olucak sevgili ablana, birazcık dikkat çekmek istemiş. Baksanıza biz didik didik hanımefendiyi ararken o Ateş beyle keyif çatmış" diyince babam tam birşey diyecektiki artık sinirlerim taştığı için korkularımı bir kenara bırakıp alayla güldüm ardından
"bana bak uraz efendi, senin ergen ergen tavırlarını kimse çekmek zorunda değil. İleride pişman olacağın hareketler sergilememen için seni uyarıyorum. Kendine hakim ol koskoca adamsın saygımdan sustum ama benimde bir sınırım var. Seninde sonun çok sevgili Aras gibi olmasını istemiyorsan, erken akıllanan deniz ve ege gibi olmanı tavsiye ederim. Sor bakalım Arascığına ne kadar üzgün onu affetmediğim için. İlerde sen de benden özür dilemek istemezsin bence ha?" diye sorarcasına konuştum tam birşey diyecekken tekrar izin vermeyip

ŞİMDİ OKUDUĞUN
gerçek ailem !?
ChickLit17 yıldır acı çeken hayatının yalan olduğunu bilmeden yaşıyan derin diğer yandan 17 yıldır kızları sandığı aptal kızın kızları çıkmadığını öğrenen soylu ailesi hadi gelin beraber ilerleyen zamanlarda yaşanacak mutlu günleri beraber okuyalım.