Beğenin lütfen 😽
3 hafta sonra:
Kucağımda oturan Gündüz'ü severken içerden sesler gelmeye başladı. Suna uyanmış olmalıydı.
Gündüz'ü kucaklayarak ayağa kalktım ve odamdan çıktım. Suna, ocağın başında yumurta yaparken bize baktı. "Günaydın güzelim."
Gündüz'ü yere bıraktım ve miyavlayarak Suna'nın bacağına sürtünmeye başladı. Suna gülerek ona baktı, "Sana da günaydın minik."
Gündüz sanki sinirlenmiş gibi miyavlayınca Suna kahkaha attı, "Üzgünüm, sana güzelim diyemem. Annen kızar." Bunu bana bakarak söylemişti.
Ben de güldüm ve buzdolabından yiyecek şeyleri çıkarmaya başladım.
~~~~~~~~~~~~~~~
Sessizce kahvaltı yaparken aklımda günlerdir düşündüğüm şey vardı.
Dövme yaptırmak...
"Suna."
Ağzındaki lokmayı yutup bana baktı, "Efendim?"
"Dövmeciye gidelim."
Hafifçe kaşlarını kaldırdı, "Dövme mi yaptıracaksın?"
"Yaptırabilir miyiz?"
Kaşlarını biraz daha kaldırdı, "Yaptırabilir miyiz? Benim de mi yaptırmamı istiyorsun?"
"Yani... İkimizin birlikte yaptırması gereken bir şey."
Güldü, "Tamam, yaptıralım."
~~~~~~~~~~~~~~~
Suna'nın arkadaşı olan bir dövme sanatçısına gitmiştik. Dediğine göre bu kişi de, Suna lisedeyken rakip takımlardan birindeymiş.
Dövmenin Suna'ya sürpriz olmasını istediğim için Terushima'ya istediğim dövmeyi Suna'dan gizli anlattım.
Gülümseyerek onayladı, "Tamamdır, bu iş bende."
~~~~~~~~~~~~~~~
Saatler sonunda ikimizin de dövmesi bitmişti. Gölge yaptırmıştım. Yolda el ele tutuşarak yürüyen 2 gölge. Suna'nın gölgesi daha büyük ve genişti, benimki ise onun yanında daha zayıf duruyordu.
Kollarımızı birleştirince dövmeler birleşiyordu. Suna dövmeyi gördüğünde yüzünde tarif edilemez bir ifade vardı.
"Lora... Bu..."
"Beğenmedin mi?"
Gözleri bana çevrildi, "Şaka mı yapıyorsun? Hayatımdaki en anlamlı şey bu şu an!"
Gülümsedim, "Sevindim..."
Bir koluyla beni kendisine çekti ve sıkıca sarıldı, daha sonra da saçlarımı öptü. Terushima malzemeleri toplarken gülerek bize baktı. "Yiyişecekseniz arka oda var."
Suna ona döndü, "İstemez, sağ ol." Bunu dalgaya vurarak söylemişti. Teru'da gülerek kafasını salladı.
~~~~~~~~~~~~~~~
"Güzelim."
"Hm?" Gözlerimi televizyondan ayırıp Suna'ya baktım. Eve döndüğümüzden beri hayranlıkla dövmesine bakıyordu.
"Bu dövme nereden aklına geldi?"
"İkimizi iyi anlatan bir şey olduğunu düşündüm."
Gülümseyerek eğildi ve dudağıma minik bir öpücük kondurdu. "Çok iyi düşünmüşsün."
Gündüz koşarak yanımıza geldi ve miyavlayarak koltuğa zıpladı. Hemen Suna'ya kafasını sürtmeye başladı.
Suna gülerek bir eli ile Gündüz'ü okşamaya başladı.
"Gündüz seni benden daha çok seviyor sanırım."
Kahkaha attı, "Gündüz, babayı anneden daha mı çok seviyorsun?"
Gündüz resmen evet dercesine miyavladı. Kaşlarımı çattım, "Gündüz, anneye bak."
Gündüz beni anlamış gibi hemen bana döndü. "Baba benim. Benim sevgilim, hatta ilerde onunla evleneceğim. O benim." Bunu resmen ciddi bir kıskançlık ile söylemiştim.
Bir hayvanı kıskandığıma inanamıyordum, Suna'da hâlâ gülerek bize bakıyordu.
Gündüz sinirli bir şekilde miyavladı, hızla koltuktan doğruldum. "Ne miyavlıyorsun be?!"
Suna'nın kucağına oturdum ve kafasını göğüsüme yaslayarak sarıldım. Hâlâ kaşlarım çatık şekilde Gündüz'e bakıyordum. "Gördün mü? O benim."
"Bebeğim... N-nefes alamıyorum..." Suna'yı fark etmeden o kadar çok sıkmıştım ki çocuk nefes alamamaya başlamıştı. Telaşla ona sarılmayı bırakıp bir anda geri çekildim ve Suna ile yere kapaklandım.
Ben sırtımı biraz sert yere çarpmıştım ama Suna benim üstüme düşmemek için elleri ile yerden destek alarak havada durmuştu.
Gülerek bana bakıyordu, "Kediyi mi kıskandın sen?"
"Yo."
Güldü ve alnımı öptü, "Yalan söyleme."
"Söylemedim."
Yanağımdan öptü, "Söylüyorsun."
"Söylemiyorum."
Burnumdan öptü, "Söylüyorsun."
"Söylemiyorum."
Yaklaştı ve dudağımı öpmeye başladı, öperken gülüşü daha da büyümüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suna x Reader (Haikyuu x Reader)
FanfictionSadece ev arayan bir kızdı oysaki. Nereden bilebilirdi ki, evinde yaşamaya başladığı çocuğun, ruhunu kurtaracağını?