Explosion //Taekook// ✓

35

Selamlarrrrr

 Siz de çok sıkılmadan 40-43 civarlarında ara vermeyi düşünüyorum :"")

Nerdeyse kullanıcı adlarınızı ezberledim ve bölümü yayınladıktan sonra bla bla kullanıcısı okumuş mu acaba diye bile bakıyoruuuum size çok alıştım 😣✋🏻💕

Bu fic tamamlandıktan sonra hemen yeni fice başlayacağım aklımda kurgu var ve takip ederseniz iletişimde kalırız açıkçası<3 bu arada bir sorununuz vb. bir şey olduğunuzda dinlemek ve tavsiye vermek için buradayım mesaj kutum açık hiç çekinmeden mesaj atabilirsiniz 

Bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın 

keyifli okumalar..🐰🐯🖤

...

Jjk-

Gözümü rahatsız edici bir şekilde çalan telefonumla açtım. Saat sabah dokuz oluyordu ve ben yaklaşık iki saat uyumuştum. Geceleri gözüme uyku girmiyordu, sabah olmasına saatler kala uyuyordum o da kesik kesikti. 

Okulda bilinmesini istemediğim şeylerin öğrenilmesi üzerinden üç gün geçmişti. Hafta sonu Taehyung ile buluşmuş, yalnız kalabildiğimiz anların tadını çıkartmıştık. Onunla olduğum geceler onun kucağında mışıl mışıl uyuyorken, kendi evime dönüp tek kaldığımda gözüme uyku girmemesine şaşırmıyordum artık. Taehyung her açıdan bana iyi geliyordu.

Hafta sonu kafamı dağıtmam için beni ailesinin çiftliğine götürmüştü. Beraber çilek toplamış, hayvanları sevmiş, yıldızları izlemiş ve... ve birbirimizin bedenlerini sevmiştik. İki şekildee de.

Kafamın dağılmasına yardımcı olsa da hala kalbim acıyordu. Sınıfta duyan herkes birbirine anlatmış böylelikle bütün okul öğrenmişti. Bugün haftanın ilk günüydü ve okula gidecek yüzü kendimde bulamamıştım. Diğer herkes okula gitmişti çünkü üniversite sınavları için artık son tekrarlara başlanmıştı.

Uyku akan gözlerle hala çalan telefonu elime aldım ve kimin aradığına baktıktan sonra açtım.

-Efendim Yoongi hyung?

-Jungkook nerdesiniz? Neden okula gelmediniz?

-Hyung biliyorsun... Ben gelmek istemedim.

-Taehyung? O da gelmedi?

Kaşlarımı çatarak yatakta doğruldum. Sanırım ben gitmesem de onun gitmesi gerektiğini söylememe rağmen ben yokum diye okulu asmıştı.

-Ne demek yok? Gelmedi mi?

-Tch.

-Tamam asmıştır sanırım. Siz ders notlarını alır mısınız? Eksik kalmasını istemiyorum derslerinden.

-Tamam alırız bebeğim merak etme. Jimin de burada "Daha iyi misin?" diye soruyor.

-İyiyim merak etmeyin.

-Tamam bakalım. Akşam evinde görüşürüz, ders başlıyor gitmemiz lazım. Ah bir dakika Jin istiyor ona veriyorum.

-*Gülerek* ver hadi.

-Jungkook benim güzel bebeğim, yavru kuşum, canım kardeşi-

-Hyung ne istiyorsun? Dökül.

-Akşama pasta yaparsan misafir olarak çok memnun kalırım! 

Ve kapattı. 

Gülümseyerek hemen banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. Arkadaşlarımızla konuşurken içim ister istemez titriyor "Ya onlardan biriyse?" düşüncesi aklımı çeliyordu. Akşam için yaptığımı plan tamamen şansa dayalıydı. Denemekten başka çare yoktu ve biz belki o telefon numarası birinde çalar diye deneyecektik.