Bölüm 5

19 9 0
                                    

    İçeriden gelen müzik sesi artık dayanılmaz bir hal almıştı. Umut'un beni buraya getirmesinin üzerinden üç gün geçmişti. Günde bir kez gelip yemek ve su bırakıp geri gidiyordu. ne o bir şey söylüyor ne de ben. Ve bu müzik bütün gün açıktı. Kar küresinden çıkan sese benziyordu. Dizlerimi kendime çekip kollarımı dizlerime sardım. Üç gündür bu odada karanlıkta tek başıma oturuyorum.

Tahmin ettiğim gibi kimse beni aramaya gelmemişti. Belki de arıyorlardı. Ela fark etmiştir yokluğumu ya da kerim bana mesaj atıp aramıştır ulaşamayınca kaybolduğumu anlamışlardır. Hiç kimse fark etmese bile Onur fark ederdi. Ne zaman izinli olsam beni arar barmen çoçuğu şikayet eder çabuk gelmemi söylerdi .

Bar el değiştireli bir ay olmuştu ama Onur bir ay daha erken gelip işe başlamıştı. Çok yakın arkadaş olmuştuk. Çok özlemiştim onları, Elif ve Berk'in atışmalarını, Onur'un şakalarını, Ela'nın Emir'e sinir olmasını hatta Yiğit Bey'in soğuk bakışlarını bile özlemiştim.

Kapının açılma sesiyle kafamı kapıya doğru çevirdim. Kapı hafif aralandı ama tam açılmadı . Bir süre bekledim açılmasını ama içeri giren kimse olmadı. Belki de artık beni bırakmak istiyordur. Ellerimden destek alarak oturduğum yerden kalktım yavaşça kapıya doğru yürümeye başladım. kapının kolunu tutup biraz daha araladım. Umut karşımda duran üçlü koltukta oturup bana bakıyordu. kapıyı tamamen açıp odadan çıktım. Umut'un yanına fazla yaklaşmadan koltuğun yanında durdum.

"Otur"

Sesinden onunda yorulduğu anlaşılıyordu. Yorulduysa bıraksın artık beni .Hiçbir şey yapmadan öylece beklemeye devam ettim.

" Bak Lina beni anlayana kadar buradan hiçbir yere gitmicez. Ya burada benimle güzel güzel oturursun ya da o karanlık odada tek başına kalırsın."

"Burada oturup senin yüzünü görmektense o karanlık odada tek başıma ölmeye razıyım." dedim düz bir sesle

yavaşça odaya doğru adımlamaya başladım. Umut hızla yerinden kalkıp evden çıktı ve dış kapıyı hızla çarptı. Kapıyı kilitlemedi. Beni odaya da kilitlemedi. Kaçabilirim burdan. Camdan Umut'a baktım evin arkasına doğru ilerledi. Büyük ihtimalle odun kıracaktı çünkü genelde arkada odun kırarken sesler duyuyordum. 

Etrafa hızlıca göz gezdirip ayakkabılarımı aradım ama hiçbir yerde göremiyordum. Daha fazla vakit kaybetmeyip ayakkabıları almadan dış kapıya yöneldim. Yavaşça açıp etrafa baktım. Her tarafta ağaç vardı. Ne yaptığımı bilmeden ormanın içine tüm gücümle koşmaya başladım....

1 Gün önce

Ela

Ellimdeki bardakları hızla masaya bıraktım. Sinirden ölmek üzereydim. Nasıl her defasında bu kadar sinir bozucu olmayı başarabiliyor anlamıyorum. Alt tarafı bir kahve ne kadar kötü olabilir ki. Ama hayır söz konusu Emir ise her şey olabilir di.

Cebimdeki telefonu çıkarıp Lina'ya mesaj attım.

"Lütfen biran önce dön Lina yoksa katil olucam"mesajı yollayıp tekrar telefonu cebime koydum. Lina gideli iki gün olmuştu. Henüz daha konuşmamıştık çünkü işten çok geç çıkıyordum ve hemen duş alıp uyuyordum.

İşin bitmesine yarım saat kalmıştı. Üst kata personel odasına gidip üzerimi değiştirdim. Biraz aceleci davranıyordum çünkü bugün tekrardan Emirin yüzünü görmek istemiyordum.

Çantamı da alıp odadan çıktım. Hızla merdivenleri inip çocuklara selam verip kendimi dışarıya attım. Yavaşça eve doğru yürümeye başladım. Tekrar telefonumu çıkarıp Lina'yı aradım. Mesajıma cevap vermemişti ama ararsam her zaman açardı. Çaldı çaldı çaldı ama açan olmadı. Üst üste tekrar aradım defalarca ama kimse açmadı.

LİNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin