Harry hızla çığlığın geldiği yöne dönüp ilerlemiş gördüğü şeyler ile de şaşkınlıkla ağzı açılmıştı. Albus Scorpius'un saçını okşayıp güzel güzel şeyler söylüyordu. Scorpius ise ağlıyor kolunun alçıya alınmasının bitmesini bekliyordu. Albus babasını fark edip gülümsemiş Scorpius'un kafasını yastığa koydu yavaşça. Scorpius ise Harry'i gördüğü an sinirlenmiş babasını istemişti.
"Babam nereden? Apollon nerede?"
Harry yutkunup derin bir nefes aldı.
"Baban bayıldı. Apollon amcanda onun yanında."
Scorpius'un kaşları anında çatılırken kolunu tekrar hareket ettiren doktor yüzünden küfür etmiş tıslamıştı.
"Nasıl bayıldı?"
"Bilmiyorum ama bence şuan konumuz bu değil Scorp. Seninle özel olarak konuşmam gerek." Scorpius'un reddedecek hali yoktu. Zırvalar gider,dedi içinden. Albus babasına meraklı gözler ile baksa da anlayışla gülümsemiş dışarı çıkmıştı. Doktor da alçıyı bitirmiş dışarı çıkmıştı.
"Sizi dinliyorum Bay Potter."
"Nasıl konuşacağım hakkında inan zerre fikrim yok..."
"Direk konuya giriş yapın ve bence süslü kelimelerden kaçının. Nefret ederim."
Harry gülümseyerek oğluna baktı ve yanındaki sandalyeyi biraz daha yakına çekmiş oğlunun saçlarını okşamıştı.
"Sen... Ah! Yani sen..."
"Evet ben?"
"Babaannen yani Bayan Malfoy senin... Senin benim oğlum olduğunu söyledi!"
Scorpius bunu zaten biliyordu. Ama bunu aptal Potter'ın ona söylemesini beklemiyordu. Evet aptaldı. Babasını ne hale sokmuştu? Onun yüzünden babası onunla ilgilenememişti. Tek suçlu şuan saçını okşayan kişiydi.
"Siz benim babam değilsiniz Bay Potter. Babam sizden hamile kalmış olabilir. O hamilelik sonucu ben doğmuş olabilirim lakin bunlar benim sizin oğlunuz olduğumu kanıtlamaz."dedi babasından aldığı sivri dille. Evet Draco, Harry'i onu terk ettikten ve derin uykuya dalmadan önce herkese sivri dilini gösteriyordu. Hoş öğrencilik yıllarında da böyleydi.
" Scorp... Baban ile ayrılmak zorundaydım."
"Ne gibi zorunluluğunuz vardı da babamı bu hale getirdiniz acaba?!"
"Bunu sana ben anlatamam. Deden çok yakında bir mektup gönderecek çünkü süresi dolu bir anlaşmamız var."dedi gözlüğünü düzeltirken. Scorpius'un aklında senaryo canlanmıştı bile.
"Dedem? Dedem mi yaptırdı sana bunu?!"dedi kalkmaya çalışırken. Harry anında onu omzundan yavaşça iktirip tekrar yatmasını sağladı.
Onlar öyle konuşurken onları dinleyen ve ses kaydına alan bir kadın vardı. Apollon hemen kadına sarılıp dudaklarına yapışırken kadın gülümseyerek ekranı açık telefonu elinde salladı. Apollon hem sevinçten hemde şaşkınlıktan ağzı açılırken kadının elini tutup oradan ayrılmıştı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Malfoy's son, Potter's son/drarry
FantasiDraco sekiz yıl önce terk ettiği memleketi Londra'ya geri dönmüştü. Oğlu ile birlikte.