Bölüm .II.

17 2 0
                                    

Karanlık. Çok karanlık.. Gözlerim yanıyordu. Sanki beyaz bir ışık vardı dışarıda. Özellikle bana odaklı beyaz bir ışık.
Yavaşça gözlerimi açmaya çalıştım. Çok zorlanarak da olsa başardım. Evet, bembeyaz bir ışık. İstemsizce odaklandım. Etrafımda sesler ve koşuşturan biri vardı. Bana sesleniyor gibiydi. Yavaşça gözlerimi ona çevirdiğimde gülümseyerek bana bakıyordu. O sırada odaya giren beyaz önlüklü iki adam ve arkalarındaki kocam ile yavaş yavaş başımın ağrısı artıyor ve hatırlıyordum.

Kaza. Evet kaza yapmıştım. Neden, nasıl bilmiyordum. Ağlıyordum. Doktor yanıma geldiğinde bir süre gözlerimi kapattım. Tekrardan gözlerim doluyordu.

"Ece Hanım bizi korkuttunuz. Şimdi iyisiniz. Ağır bir darbe almamışsınız. Ancak..-"

Gözlerimi açtığımda söylemek ve söylememek arasında kaldığını gördüm. Kocama döndü ve bir süre baktı. O onay verdiğinde bu kez gözlerine bakıyordum.

"Maalesef bebeğinizi kurtaramadık."

Durdu. Tepkimi bekliyordu. Durdum. Hiçbir şey diyemedim. Gözlerim yanmaya başlamıştı ama ben sadece durdum. O sırada Görkem bir şeyler söyledi. Kulağım uğulduyordu. Herkes odayı terk ederken o yanıma gelip koltuğu sedyeye çekti ve oturdu. Sadece önüme bakıyordum. Karnıma.

"Spirali ne zaman çıkarttın?"

Gözlerim dolmuştu. Ona baktım. Sadece baktım. İlk sorduğu, düşündüğü bu olamazdı. Ondan habersiz bunu yapmıştım. Ama ilaç kullanıyordum. Bunu bilerek yaptığımı düşünüyordu. Bilerek hamile kaldığımı.

Sustum. Konuşmaya yüreğim yoktu. Gözlerimi kapattım tekrardan.

"Ece."

Sesi çok sertti. Sorusuna cevap vermemi istiyordu. Ama ben istemiyordum. Gözlerimi daha sıkı kapattım. Birkaç damla yanağıma süzülürken önce koltuk sürüme sesi ve ardından çarpan kapı ile göz yaşlarımı serbest bıraktım. Bir süre sonra o sessiz ağlama hıçkırıklara dönmüştü. Ben yapmıştım. Ben bebeğimi öldürmüştüm.

Ne kadar süre orada ağladım bilmiyordum. Ancak gözlerimi açtığımda aynı yerde, yalnız başımaydım. Baş ucumda bir kağıt olduğunu fark ettim. Ancak üstündeki iki alyansı fark etmem daha acıydı. Bizim alyanslarımızdı. Yavaşça alyansları aldığımda anlamıştım ki benim hatam bizi bitirmişti. Ve hatam kaza değil hamilelikti. Alyansları bir elimde sıkıca tutarken kağıdı aldım. Biri tahmin ettiğim gibi boşanma dilekçesiydi. Boğazım düğümlendi. Yutkunamadım. Derin derin nefes almaya çalışıyordum ama yapamıyordum. Öleceğimi hissediyordum. Son gücümle hemşireyi çağırmak için butona bastım. Sonrası koca bir boşluk.

Hastaneden çıkarken kameramanları zor atlatmıştım. Herkes ne olduğunu değil kocamın neden olmadığını soruyordu. Sonunda eve vardığımda şoförün yardımı ile indim. Ancak evde farklı bir şeyler vardı. Dışarıdan boş görünen pencereler bile yeterdi bunu anlamaya. Kapı açıktı. İçeri girdiğimde ev tamamen boştu. Görkem ise tam karşımda merdivenlerdeydi.

Beni görünce ayağa kalktı. Ona doğru ilerledim.

"Buranın hali ne?"

"Her şeyi yeni evine gönderdim. Bu ev boş kalacak."

Gözlerim doluyordu.

"Görkem.."

"Benden sakladın."

"İlaç kullanıyordum, ben-"

Durdum. Benim hatam neydi?

"Açıklama yapmama bile gerek yok.. Şu etrafa bak, bize bak!"

Günahkâr'ın PapatyasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin