40.Bölüm 🌕 FİNAL

97 4 0
                                    

Keşke çocukken tanısaydım seni, küsme diye saçını çekmezdim hiç. En sevdiğim oyuncaklarımı önüne sererdim. Sonra bakkala gidip çikolatalar alırdım sana. Saklambaç oynasaydık, bir sana sobelenirdim. Kovalamaca oynarken çok hızlı koşmazdım mesela, yorulma diye yalancıktan düşerdim. Belki sana ‘pamuk şekerim’ derdim, hatta şimdi bile diyebilirim. Ne bileyim, seninle çocuklaşıyorum sevgilim. Dünya senin kadar güzel geliyor tüm telaşlarıyla, bir o kadar yorulmuyorum da sevmekten seni. Bir ağacın altında gölgelenmek gibiymiş seni sevmek, yazın sıcağında. Annemin oynarken verdiği salçalı ekmek gibi, ilk bayramlık ayakkabılarımı giymek gibiymiş seni sevmek. Herkesin bir ruh eşi varmış bu dünyada. Çocukken tanımasam da seni, inanıyorum ruh eşim olduğuna. Belki çocukken tanışamadık ama, hayat sonunda çıkardı seni karşıma. Şimdi hiç niyetli değilim peşini bırakmaya.

Biraz daha güzel olmayı denemeli insan. Biraz daha nazik olmayı, kırılmamayı degil de, kırmamayı ögrenmeli. Sevilmekten öte, güzel sevmeyi bilmeli. İncelikler yapmalı, hoş görmeye çalışmalı. Güzel olduğuna inandığında, o vakit güzellikler gelecektir. Sabır da bir duadır öyle değil mi ?

Seni hissetmek çok farklıydı.
Hayatımın senaryosu değişmese de seninle değişmiştim ben .
Senin taş kalbin de sevgi kırıntısı aramış durmuş asla pes etmemiştim.
Gözlerindeki acıyı gizlemek için verdiğin çabaları tek tek görüyordum oysa ama sen farkında değildin sevgili!

Ben sadece huzur arayan bir kadındım. Sen ise huzuru kendine zehir etmek isteyen adam ...

Yıldız Tilbenin de dediği gibi. 'Olsun mu olmasın dert sana uğramasın , gitsin ve gelmesin bir daha ayrılık hiç. Mevlam sakınsın seni her türlü gözden. Git dersin gitmez ki aşk laftan anlamaz ki ...'

Seni her şarkının satırında aramakta bir kusurdu aslında çünkü sen kalıplara sığmayacak bir adamdın.

' Sevdin mi, sevmedin mi ?'

' Sustun mu , söyledin mi ?'

Şarkının nakaratları beynimde dönerken yüzümde hafiften bir tebessüm peyda oldu .
Bu kadının şarkılarına bayılmam ve barındırdığı hisleri yansıtmasına diyecek kelime bulamıyordum.

Bu herkesin harcı değildi oysa...

" Ne okuyorsun sen ?"
Masal yanıma usulca oturarak kahvesini yudumlarken bakışlarımı gökyüzüne çevirerek derin bir nefes çektim içime .

" En son yürekler ölür. " diyerek kitap kapağını gösterince ekleme yaptım üzerine. " Mükemmel bir kitap tavsiye ederim . "

" Bir ara okurum belki biliyorsun fazla kitaplarla aram yok ."
Tersine ben kitap okumaya bayılan bir insandım . Her kurguda kendimi kaybedip o aleme dalmam müthiş bir duygu .

Canım sıkkın olduğunda ve mutsuz olduğumda ise bana her şeyi unutturacak ilaç kitaplardı.
Yan tesiri olmayan bir ilaçtı.
Belki biraz bağımlılık yapabilirdi .

Azıcık!

" Bu akşam gösterim var kendimi rahatlatmak istiyorum ." Diyerek atıldım bakışlarımı ona çevirip .
Eli heyecanla saçlarında gezinirken bitirdiğim kitabı masaya bıraktım.
" Oha süper haber bu . Demek bugün her şey belli olacak öyle mi ?"

" Aynen bu yüzden heyecanlıyım. "
Dedim çekinerek .
Ellerini bu sefer usulca yanağımda gezdirdi bir kardeş edasıyla.
" Sen başaracaksın güveniyorum sana sen de güven kendine ."

O sıra zil sesi duyulurken hemen atılarak ayaklandım lakin son anda prizin kablosundan kurtarmıştım ayağımı . " Ben bakarım. "
Masal gülerek beni çekiştirmeye başlamıştı. " Bak bak iyi bak !"

SALKIM | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin