KORSANIN AŞKI

8.BÖLÜM

°•@anabellaxjes
@merven87
@denah2006
@KarTanesiKadinn
@egemriddle
@BerfinSondemir 
Hepinize güzel dilekleriniz ve yaptığınız güzel yorumlar için çok teşekkür ederim .Sizin sayenizde kitabımı bırakmayıp, sımsıkı sarılmamı sağladığınız. 😊😊😊😊😊❤❤❤❤

@aysetutucu35 Özellikle bu kitabı yazmaya başladığımdan bu yana hem güzel yorumlarınla hemde bir okuyucu olarak bana  destek olduğun için çok  teşekkür ederim.😍😍😍😙😙😙😙😙

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•

Kaptan Aleron ahşap kapıdan içeri sakin adımlarla ilerlerken ,zafer kazandığını belli eden sırıtışla oyunun galibi kendisiymişcesine yatakta elleri ve ayakları beyaz bezlerle sıkıca bağlanmış kıza bakışlarını ayırmadan dikkatlice bakıyordu.Her adımında gri kalın zincirler ileri geri sallanarak birbirine çarpıyordu.
Keyifli olduğu her halinden belli olan genç adam, siyah uzun kıvır kıvır saçları yatağın heryerine dağılmış kıza baktığında,girmiş olduğu bu savaşta kazandığını görmek yüreğinde tarif edilemez bir mutluluğa neden olmuştu.

Onu kaçırdığı zamandan bu yana ilk defa sakin bir kedi gibi durmasına yardım eden Tanrıya içten bir şekilde, teşekkürlerine yolladıktan sonra yatağın kenarına oturarak sıkıca bağladığı kızı çözdü.Onun yerine yılların izini taşıyan paslı kelepçelerle, beyaz ince bileklerine hiç çıkarmıyacakmışcasına bağladı.Karina hala herşeyden habersiz kaptanın yatağında baygın bir şekilde yatıyordu.

Kaptan nasırlı elleriyle genç kızın uyuyan yüzüne düşmüş bir tutam saçı geriye doğru iterek yüzünün daha çok ortaya çıkmasını sağladı.Uykusunda bile çatık duran siyah kavisli kaşları ,içinden onunla daha fazla uğraşma isteği uyandırıyordu.

Birkaç dakika sonra elleri ve ayakları prangalara vurulmuş bir şekilde uyandığında vereceği tepkiyi kaptan da merak etmiyor değildi. Genç adam genç kızın sımsıkı demirlerle bağlanmış halini keyifle seyrediyorken kamaranın penceresinde geminin iskeleye yanaştığının farkına varınca oturduğu yerden kalkarak kapıya kadar hızlı adımlarla yürüdü.Kapının kolunu kavrayıp arkasını son bir kez daha döndü.
Ahşap çift kişilik yatakta gözleriyle aynı renkte ,mor/lila kumaşa sarılmış beyaz bedene baktı.

İngiltere Kralı ona bu görevi verdiğinde kızgın, laf anlamayan bu Tanrıça misali kadınla karşılaşacağını hiç düşünmemişti.Kaptan Aleron her ne kadar korsan olarak anılsada kendi ülkesine sımsıkı bağlı bir komutandı. Onun görevi denizlerin güvenliğini sağlamak, isyan çıkartan İspanyol ,Fransız gibi küçük böceklerin başını ezmekti. Adını duyan herkes onun ne kadar gözü kara ,zeki ve kurnaz olduğunu biliyordu.Genç yaşında elde ettiği bu şöhret ve İngiltere gibi güçlü bir Krallığın arkasında olması diğer tüccar ve korsanların denizlerde rahat nefes almalarını engelliyordu.

Bunun sonucunda bundan rahatsız olan kötü niyetli insanlar kaptanın kellesine fiyat biçip gün geçtikçe fiyatı arttırmaya başladılar.Ama kaptan bunları hiç umursamadan hayatına devam ediyordu.Çünkü geçmişi onu geleceğine bir asker gibi yetiştirmişti.Gerek acı dolu hatıralar gerekte vücudundan silinmeyecek bir dövme gibi kalan yara izleri onu karşılaştığı her duruma yıkılmaz bir duvar haline getirmişti.
Bu yüzden genç adam karşısındaki güzellikten gözlerini ayırmayıp hayaller dünyasına daldığı içi sinirlendi. Kendisine ağır bir küfür edip,bunun bir görev olduğunu iyice aklına kazıdı. Onun dünyasında duyguya yer yoktu.Bu konuma gelmek için kalbinin kapısını kitlemiş zihniyle hareket etmişti.Derin bir nefes alarak merdivenlerden yukarı çıkıp tayfanın yanına doğru ilerledi.