Kulağım zonklamayı bırakmadı. Ne kadar bastırırsam bastırayım kulağıma hala ses geliyordu.
Cadırın mavi gölgesi eşliğinde içerisine oturmuş şu aptal konserin bitmesini bekliyordum. Bu rock şarkılarını duymamak için her şeyi yapmıştım. İlk başta kendi kulaklığımı çıkarıp müzik dinlemeye çalışmıştım. Ne yazık ki sadece çalışmakla da kalmıştım.
Dışarıdan gelen müzik benim "müziğimi" geçmeyi başarmıştı.
Sonunda konser bittiğinde rahatlamıştım. Konserin hava kararmadan olması daha da sinir bozucuydu. Konserden kaçmak için aklıma gelen tek fikir ormana koşuya çıkmaktı.
Ancak bu geldiği gibi önünü ilikliyip odayı terk eden bir fikirdi.
Halili aramak için çadırdan çıktım. Konser alanına doğru baktığımda kalabalığın dağılmadığını aksine sahneye doğru daha da bir yığılma yaptıklarını gördüm.
Kalabalığı gözümün ucuyla taradım. Halile benzeyen birini görmüş gibi olmuştum. Yine de kalabalığı incelemeye devam ettim.
Sanırım onu görmüştüm. İlerlemeye başladım. Kalabalığın dibine geldiğimde kalın ve korkutucu bir ses mikrafondan çıkarak kulaklarıma ulaştı.
"Hello motherfuckers."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK SEÇENEK
Teen FictionBu hikaye kendini başkası zannedenler için. Bu hikaye umutsuz olanlar için. Bu hikaye önyargılı insanların önyargılarını yıkmak için. Bu kitap kim olduğunu bulamayanlar için. Bu kitap savaşamayanlar için. Bu kitap yaşama karşı savaşmayı bırakanlar i...