Yeni Duygular, Yıpratıcı Düşünceler

560 76 29
                                    


Suna duyduğu cümleden sonra kaskatı kesilmişti. Kalbi sıkışmıştı adeta. Bunu kesinlikle beklemiyordu. Ne demesi gerekiyordu bunun üzerine, ne yapması gerekiyordu? Kim diye sormalı mıydı yoksa üstüne düşmemeli miydi? Bir şey yapması gerekiyordu çünkü bu sessizlik ortamı daha da garip kılıyordu.

" Anlıyorum." dudaklarından yalnızca bu döküldü Suna'nın. Aslında anlamıyordu. Sadece ne demesi gerektiğini bilmiyordu. Yaşadığı şok ve kalp kırıklığı ile uzun cümleler kurabilecek gibi değidli oğlan şu anda. Resmen aklı durmuştu. Osamu'nun da üzerinde durmamasını diledi.

Osamu ise beklemediği cevapla şaşkın bakışlarının hedefine Suna'yı aldı. " Anlıyor musun?"

Tam o sırada okulun bittiğine dair zil çaldı. Suna Tanrı'ya içten içe teşekkür etti. Bu konuşmanın burada bitmesini istiyordu çünkü. Oturduğu yerden usulca ayaklanırken Osamu'ya dönmeden birkaç merdiven aşağı indi. Nasıl bir yüz ifadesi takınmalıydı bilmiyordu. Ve Osamu'yu cevapsız bıraktığının farkındaydı. " Hadi, gidelim."

-

Suna okuldan nasıl çıktığını, eşyalarını sınıftan nasıl aldığını bilmiyordu. Bildiği tek bir şey var ise o da kalbinin ağrıdığıydı. Göğüs kafesinde bir ağrı taşıyordu şu an. Ve o ağrı attığı her adımda büyüyordu. Kulaklığını bir sinirle çıkardı kulaklarından. Şarkı düşüncelerini susturmaya yetmiyordu. İyi de gelmiyordu her zamanki gibi. Sadece gürültü ediyordu.

Osamu ona bir itirafta bulunmuştu. Etkilendiği biri olduğunu söylemişti. Bu çok normaldi iki arkadaş arasında. Nasıl olsa yakınlardı. Yakınlardı yakın olmasına ama Suna Osamu'yu arkadaşı olarak görmüyordu ki. İstese de göremiyordu.

Ayağının altındaki taşı tekmeledi hafifçe, kendisinden öteye sekmesini sağladı. Taş kendi hizasında sürüklendi ve hemen ilerisinde durdu. Suna tekrar aynı taşa vurdu.

Osamu birisinden etkileniyordu, lakin bunu söylerken eklediği bir şeyde vardı. Etkilenmemesi gereken... Kim olabilirdi ki? Hem neden böyle bir düşüncedeydi? Ödev grubundaki arkadaşlarını aklından sırayla geçirdi Suna. Son zamanlarda onlarla çok vakit geçirmişti. O yüzden onlardan biri olma olasılığı Suna'nın zihninde yüksek bir orana sahipti. Hepsi de düzgün insanlardı aslında ve bildiği kadarıyla da hiçbirinin sevgilisi yoktu. Düşündüğü gibi bri engel yoktu hiçbirinde.

Suna istemsizce kaşlarını çattı aklına gelen düşüncelerle. Yoksa bir erkekten mi hoşlanıyordu, Osamu? Bu yüzden mi etkilenmemsi gerektiğini düşünüyordu? Kaç senedir Osamu ile arkadaşlardı Suna. Lakin Osamu'nun cinsel tercihi hakkında hiçbir fikri yoktu. Bu konu hiç aralarında geçmemişti. Bunca zaman boyunca ikiside birinden etkilenmemiş, hoşlanmamıştı. Yani Suna böyle olduğunu düşünüyordu. Yoksa Osamu ona gelir söylerdi. Bugün oldupu gibi...

-

Osamu akşam yemeğinden sonra odasına çekildi ve kendisini yatağına bıraktı. Ellerini kafasının altında birleştirerek yatakta daha rahat bir pozisyon alırken gözleri tavanda geziniyordu.

Bugün olanlar çok ani gelişmişti. Son birkaç gündür Suna hakkında olan fikirleri yolundan sapmıştı. Bu ani gelişen şeyler Osamu'yu korkutuyordu. Hislerinden emin değilken bunu bir de Suna'ya söylemişti. Söylerken tereddüt etmişti ama Suna'nın da tepkisini merak etmişti o an için. Lakin bu da ters tepmiş zamanlamadan dolayı kaybetmişti.

Osamu, bu zamana kadar birinden etkilenmemiş ve hoşlanmamıştı. Kendisine tamamiyle yabancı olan hislerle dolup taşıyordu bu yüzden. Onları anlamaya çalışıyordu ama bu onun için zordu. Bilmediği, daha önce deneyimlemediği şeyler hakkında ne yapabilirdi ki

Going Dumb / SunaosaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin