3.Bölüm

84 6 0
                                    

Ve gözlerimi Ayşe'den çektim ve biyoloji hocasına baktım.

+Ne dediniz hocam?

-Sen ve Ayşe kardeşsiniz.

+Böyle bir şeyden bizim haberimiz bile yoktu, hocam. Siz kimden öğrendiniz?

-2 hafta önce babanla karşılaştım ve biraz ayak üstü konuşurken seni ve Ayşe'ye sordu. Ondan sonra baban kardeş olduğunuzu söyledi.

+Bunca zaman yanımda bir kardeşim var ama bizim bundan haberimiz yok mu? Durmadan en yakın arkadaş gibi takılıyorduk. Ne yani, bundan sonra en yakın arkadaş yerine kardeş gibi mi takılacağız okulda?

-Aynen öyle, ne yani onu öz kardeşin gibi görmüyor musun?

+İlkokul 1'den beri kardeşim olmasını çok istiyordum ve hâlâ çok istiyorum.

-Kardeş olduğunuzu öğrendiğinize göre artık gidebilirsiniz.

+Peki, babam?

-Ne baban Buse?

+Babam hangi yetimhanede müdür?

-Kuralsız Okul'un karşısındaki yetimhane.

+Ne? Kimsesizler Mezarlığı'nın üstüne yetimhane mi yapmışlar?

-Görünce ben de şaşırdım ama yapacak bir şey yok. Buse, hadi sınıfa gidin."

+Teşekkür ederiz, hocam.

Öğretmenler odasından çıktığımız gibi doğruca bahçedeki kantin sırasına girdik. Sırada beklerken cebimdeki telefonu çıkarttım ve ekrana baktım, bir sürü mesaj vardı. En son indirdiğim uygulamadan gelmişti. Ekranı açtım ve uygulamaya bastım. Uygulama açıldı ve gelen kutusuna baktım. Uygunsuz mesajları sildim ve engelledim. Ama mesajlardan sadece bir tanesini silmedim.

@Imprintbelali:
Slm.

Profiline girdim ama hiçbir şey yoktu. Sadece ekranda siyah bir fotoğraf vardı. Al işte watpadd uygulamasında okuduğum kitaplardaki gibi bu kişi de çok gizemliydi. Gelen kutuna geri döndüm ve mesajına cevap yazdım.

@busebuzli:
Slm.

Yazdıktan sonra uygulamadan çıktım. Ekranı kilitleyince Ayşe bana bakıyordu.

-Sıra bitti, sen hâlâ durduğun yerde mi? Hayırdır, kafan başka bir yerde mi yoksa?

+Hayır ya, dalmışım öyle. Sahiden Ayşe, bu öz kardeş konusunu babama soracak mıyız?

-Evet kanka, soracağız ama önce sen tostunu ve ayranını al da derse gidelim artık.

+Tamam.

Tostu ve ayranı aldım, sıradan çıktığım gibi okul binasına girdik. Sınıfın yolunu tutarken hiç tanımadığım biriyle çarpıştım ve elimdeki tost tam yere düşüyordu. Çocuk refleksle tuttuğu gibi bana uzattı.

-Neden önüne bakmadan yürüyorsun ki? Neredeyse elindeki tostu düşürüyordun.

+Kusura bakma bay ukala, sana soracak değilim nereye baktığımı ama yine de teşekkür ederim.

Tostu aldım ve onu binadan çıkana kadar izledim. Yürüyüşüne öyle dalmıştım ki Ayşe kolumu çekti.

-Çocuğu süzmen bittiyse artık sınıfa gitmeye ne dersin?

+Ne süzmek mi?

Kendime çeki düzen verdim, hızlı adımlarla koridorda yürüdüm. Sonra sınıfın kapısına bir tekme attım, kapı açıldı. Sezgin hoca tahta kalemi yere düşürdü ve bana baktı.

-Hayırdır Buse? Kapıyı kırsaydın daha iyi oluyordu.

+Kusura bakmayın, bir saniye.

Kapıyı çektim, koridorda durdum. Ayşe bana baktı, sonra kapıyı iki kere tıklattım ve sınıfın kapısını açtım.

-Gel.

+Özür dileriz hocam, geç kaldığımız için.

TARİH ÖĞRETMENİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin