4.Bölüm

72 3 0
                                    

Ve dudaklarımı araladım ve konuştum.

+Aslında dersten önemli değil. Sorun benim davranışlarım ve bugün öğrendiğim gerçekler benim davranışlarımı ve hayatımı değiştirdi. Az önce yaptığım harekete gelirsek, onu isteyerek yapmadım. Sabahki olay yüzünden kendimi iyi hissetmiyorum. Acaba izniniz olursa dersten çıkabilir miyim?

-Tabi çıkabilirsin, yemeğini de al çık. Daha kötü hissedersen benim yanıma gelirsin.

+Tamam Sezgin hocam, teşekkür ederim.

Oturduğum sıradan kalktım. Tostu, ayranı ve çantamı aldığım gibi sınıftan çıktım. Kapıyı arkamdan çektim. Koridorda biraz yürüdükten sonra binanın kapısından bahçeye çıktım. Boş olan üstü kapalı kamelyaya gittim ve boş masalardan birine oturdum. Çantamı masanın üstüne koydum. Tostu yerken bir yandan ayran içiyordum ve bu gün öğrendiklerimi sindirirken tost boğazıma takıldı ve arkamdan biri sırtıma vurdu. Yardım ediyordu. Kafamı arkaya doğru çevirdim ve koridorda çarpıştığım çocukla göz göze geldim.

+Senin burada ne işin var? Dersin yok mu senin?

-Aslında var ama seni camdan gördüm ve buraya geldim. Dersi kırdım sayılır. Biraz konuşmak ister misin?

+Tanımadığım biriyle ne konuşabilirim ki?

-Önce tanışalım o zaman?

Sağ elimdeki ayranı masaya bıraktım ve elimi ona uzattım.

+Ben Buse, 10/C sınıfından. Peki sen kimsin?

Uzattığım elimi tuttu ve tokalaştı.

-Bende Tarık, 11/C sınıfından. 2.5 senedir bu okuldayım ve seni ilk kez görüyorum. Daha önce neden hiç karşı karşıya gelmedik?"

+Bilmiyorum. Ben de 2 senedir burdayım ve seni ilk kez görüyorum.

Elini çekti ve karşıma oturdu. Kollarını birleştirdi ve çenesini koluna dayadı, konuştu.

-Beni tanıdığına göre anlat bakalım.

Elimdeki yarım tostu hızlı hızlı ısırdım ve çiğnemeden yuttum. Üstüne bir de ayranı içtim, elimdeki peçeteyle ağzımı sildim. Ve dudaklarımı araladım.

+Bunca zaman boyunca yanımda kardeşim varmış ve yarım saat önce öğrendim. Hem de adını hiç bilmediğim biyoloji hocasından. Hayatımdan nefret ediyorum, bunca zaman neden bunu fark etmedim anlamıyorum.

-Kim o kardeşin? Yoksa koridorda yanında yürüyen kişi mi?

+Evet. Az önce koridorda yanımda yürüyen kız. Bugün neden her şey böyle ters gidiyor ki? Mutlu olmam gerekirken neden böyle davranıyorum ben.

-Nasıl davrandığını anlamadım Buse?

+Neyse boşver, anlatmaya değmez.

Çantamı omuzuma astım ve oturduğum yerden kalktım.

+Son olarak da, ucube bir insanla konuşmasan iyi olur.

Uzun boylu, buğday tenli çocuğun önünden çekildiğim gibi hızlı adımlarla yürüdüm. Arkamdan sesini duydum ve durdum.

-Demek ucubesin, güzelmiş.

Cevap vermeden yürümeye devam ettim. Binanın kapısından içeri girerken teneffüs zili çaldı. Sınıflardan tek tek öğrenci çıkarken biri arkamdan seslendi.

-Ucube, iki dakika bakar mısın?

Arkama döndüm ve buğday tenli çocuğa baktım.

+Ne istiyorsun pislik?

-Hadi bana ucube olduğunu göster.

+Demek öyle peki..

Omzumdaki çantayı yere bıraktım, Çocuğun üstüne yürüdüm ve kafamı burnuna geçirdim. Bir hışımla yere yığıldı. Bütün okul koridorda bizi izliyordu. Çocuğun üstüne eğildim ve ellimi havada yumruk yapmaya hazırlanırken bileğimde bir acı hissettim, hareket bile ettiremiyordum. Arkama baktığımda Sezgin hoca vardı.

-Ne yaptığının farkında mısın? Hemen müdürün odasına gidiyorsun?

Bileğimi bıraktı ve ellimi indirdim. Hızlı adımlarla yerdeki çantamı aldım, omzuma astım ve Sezgin hocaya döndüm.

+Müdürün odasına filan gitmiyorum. Hem gidersem ne olacak ki? En fazla uzaklaştırma cezası verecekler. Ucubeler için iyi avantaj olur, ama ben okuldan kaçarım daha iyi.

Kalabalığın arasından koşarak geçtim. Binadan çıktığım gibi okulun bahçe kapısından sokağa fırladım. Koşarak sağa sola dönerken yanımdan geçen insanlara çarpıyordum. Bugün benim neyim vardı anlamıyordum. Biri bana baştan sona ne yaptığımı ya da hayatımı anlatsın. Soluklanmak için durdum ve sağ tarafıma baktım. Kaydırağı, tahteravalli ve salıncakları olan boş parktaki banklardan birine oturdum.

TARİH ÖĞRETMENİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin