§İzin Veremem

95 19 13
                                    

¬Lee Haechan

Biliyorum, çoğunuz bizden korkuyor. Bu çok ele alınan bir konu, sizi anlıyorum. Sizi en başından beri kandıran o hikayeleri de kendim okudum, filmleri de izledim. Bizi korkunç biri olarak göstermeye bayıluyorlar.

Aslında bunları izleseydim ve sizin gibi bir insan olsaydım eğer... Ben de sonsuza dek yaşayabilen ve yırtıcı bir kan emicinin yanı başımda olduğunu duysam, korkardım. Haklısınız...

Ama biliyor musunuz? En korkuncu da sizlersiniz. Bunca senelik yaşamımda birden fazla insan gördüm. Çeşit çeşit tipler, hobiler ve bunun gibi şeylerle karşılaştım.

Birçok kez liseye ve üniversiteye gittim birçok diploma sahibiyim. Ve gördüğüm insanlar, haberler... Duyduğum cinayetler ve bunun gibi çok fazlası bizim asla aklımıza gelmeyecek şeylerdi. Ki bizim ırkımızın çoğu insan değil hayvan kanı tüketiyor... İnsan kanı tüketmiyoruz...

Ama bize cani diyen insanların böylesine şeytani şeyler yapması... Üzgünüm canavar olan biz değiliz. Sizsiniz.

¬¬¬¬¬¬

Yağmurlu bir gecede Renjun odasında otururken daha iki gün öncesinde verilen proje ödevi için çalışmalara başladığından bilgisayarına bakıyor ve ardından edindiği bilgileri not defterine getiriyordu.

Annesinin kendisine tam bir saat öncesinden getirdiği ve oldukça güzel görünen atıştırmalıklara bir kez bile dokunmamış, getirilen kahveyi de içmemişti hepsi soğumuştu, yiyesi yoktu sadece midesi bulanıyordu. Sabah yedikleri şeyler ona dokunmuş olabilirdi bu büyük bir ihtimaldi ama bugün çok şey tüketmemişti. Katı gıda tüketemiyor resmen midesi bulanıyordu.

Bilinmeyen bir huzursuzluk bedenini ele geçiriyor, midesini kasıp onu mahvediyordu. Küçük ailesinde hemen hasta olan ve birden fazla alerjiye sahip olan kendisi değil abisiyken şu son bir aydır sürekli hastalıklı hissedip tamamiyle içine kapanmıştı. Ve bu durumu belli etmemeye çalışsa da zorlanmaya başlamıştı. Nedenini de bilmiyordu ama derslere vurmak en mantıklısıydı. Renjun çoğu zaman dersler yüzünden sıkıntılara giriyordu çünkü okuduğu bölüm kolay bir bölüm değildi. Bu nedensizliği de bir yere bağlamanın en kolay yolu okul olmalıydı.

"Tanrım hayır bunu geçiştirmek en aptalca şeydi."

Babasına da söylemek istemiyordu zaten şu sıra işlerindeki yoğunluktan dolayı kısa süreli eve uğrayıp tekrardan işe gitmek zorunda kalıyordu ayrıca annesi ile arası hiçbir zaman iyi olmamıştı o nedenle konuşmayı düşünmüyordu. Aklına abisi gelince en mantıklı seçeneğin o olduğunu düşünerek bilgisayarını kapatıp masasının önünde bulunan pofuduk koltuğundan kalkıp karşı karşıya olan abisinin odasına gitmek için odasından çıktı.

"Gege sana bir şey sormak istiyorum." buz mavisi kapıyı tıklayarak içeriye baktığında hemen sorusunu yöneltti. Abisi içeride hafif bir klasik müzik açmış önündeki kağıtlara gömülmüştü. Yine bir notu yüz kere çalışıp bir sürü daha not çıkarmış olmalıydı. Gülümsedi ona karşı, babasına çekmişti işte.

Kapıdan uzattığı başıyla beraber Xiaojun ile Göz göze geldiğinde gülümsemesi büyümüştü. "Girebilir miyim?"

"Elbette Renjunnie~" Xioajun okuduğu hukuk kitabını kapatarak yatağında doğrulup elini sallamış ve kardeşini yanına çağırmıştı gülümseyerek. Dersler kendisini bekleyebilirdi sonuçta. "Gel bakalım, neyin var?"

Renjun içeriye girerek kapıyı arkasından kapatırken dışarıdaki yağmur şiddetini arttırarak cama vurmaya başlamıştı. Sanki onun huzursuz hisleri havaya yansımış 10 dakika önce efil efil esen bir rüzgarın yanında yavaş bir şekilde yağan yağmur deli gibi hızlanmıştı. Evlerine yakın olan ağaç yoktu ama rüzgar öylesine şiddetli esiyordu ki yaprak seslerini duyuyordu ve bu biraz garipti. "Hava çok garip bir anda yağmur hızlandı..." Xiaojun üstten minicik açtığı camını kardeşi üşümesin diye kapattığında Renjun çoktan yatağa oturmuştu. "Gege çok huzursuz hissediyorum bu aralar ben."

𝙄𝙣 𝙏𝙝𝙚 𝙈𝙤𝙤𝙣 𝙊𝙛 𝙉𝙞𝙜𝙝𝙩 § 𝖱𝖾𝗇𝖧𝗒𝗎𝖼𝗄Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin