Ahoy Tayfa! Bugün gemimiz bir limandan daha demir almaya hazırlanıyor. As bayrakları as!🏳️🌈🏳️🌈🏳️🌈
"Alegro!" Beatrice koşarak Alegro'nun boynuna sarıldığında cesetlerin taşındığı ana salondaydık.
"Bu zamana kadar neredeydin yaralandın mı?" Alegro elleriyle kadını kontrol ederken Beatrice omuzlarını tutarak onu sakinleştirdi.
"Ben ve tüm vampir hizmetliler zindana kapatıldık. Adellisa bizi orada bu sabah bulup çıkarttı." Onlar konuşurken bana doğru gelen Kanca'ya döndüm.
"Tüm cesetleri kütüphanenin arkasında ki bahçeye gömün. İşinde sağlam büyücüler bul ve cesetlerin çürüme sürelerini hızlandırmalarını sağla. Bundan sonra bu saray bize ait. Ve sağlam bir cephaneye ihtiyacımız olacak." Ederra uykulu bir eda ile yanımıza geldiğinde Kanca selam vererek yanımızdan ayrıldı. Tüm üs buraya toplanmış. Bir grup cesetleri topluyor, bir grup silahları bir diğer grup ise kanla kaplı salonu temizlemek ile uğraşıyordu.
"Günaydın kral ya da her neyse." Ederra'nın uyuşuk sesi ile kaşlarımı çattım. Adel hızla koşup Ederra'nın kolunu tuttu.
"Sen ona aldırma abi, dün gece biraz yoruldu. Henüz kendine gelmiş değil." Bunun beni rahatlatması mı gerekiyordu? Adel'lin hep toplu olan saçlarını salması içime şüphe düşürürken elimi uzatıp boynunu açığa çıkartım.
Sıra sıra morluklar ve sevişme izleri tüm boynunu kaplamıştı. Adel utanarak bir adım geri gitti.
"Senin yapacak önemli işlerin vardır. Ben Ra'nın kendine gelmesine yardım edeyim." Sol gözüm istemsiz seğirmeye başladığında Alegro'nun elini elimde hissettim.
"O bir kadın ve ona karışamazsın o yüzden sakin ol Lorenzo." Onca zaman içinde bunu öğrenmem için mükemmel andı.
"Sorun birlikte olmaları değil. Sorun Adel'in bunu bana söylemeyişi." Algero bilmiş bir tavır takınıp elini ensemde gezdirdi. Dokunuşu ile rahatlarken derin bir nefes aldım. Hafifçe yükselip kulağıma uzandı.
"Sen her gece beni altına aldığını anlatıyor musun ki, Adel'den söylemesini bekliyorsun?" Geri çekilmesine izin vermeden belini kavrayıp göğsünü göğsüme yasladım.
"Ya da şöyle de diyebilirim. Her gece altıma girmek için türlü oyunlar yaptığını hm?" Solumuzdan gelen öksürük sesi ile Algero ile ayrıldık. Beatrice.
"Tamam ne kadar sizi desteklesemde oğlumun gözümün önünde eşiyle sevişmesini izlemek görmek istediğim en son şey." Alegro gülecekken kadının yüzünde ki pot kırmış ifadesi ile kahkahası yarım kaldı. Beatrice'e şöyle bir baktım. Normalde hizmetliler de savaş için geri cephede dahi olsa nizam alırlardı. Ama niyeyse Betarice ve arkadaşları sarayın en korunaklı zindanlarına hapsedilmişti. Kadın istemsizce serçe parmağında ki izle oynarken ilk katta bulunan geniş salona doğru ilerledim. Mermer zeminde tok bir ses çıkartan adımlarıma Alegro ve Beatrice de katılmıştı.
Çift kanatlı kapıyı gürültüye açıp elips şeklinde ki masada baş köşeye oturdum. Alegro tam karşıma Beatrice ise ortamıza oturduğunda derin bir nefes aldım.
"Kraliyet soy ağacında Alegro'nun ölen annesinin kral ile bağ içinde olmamasına rağmen mucizevi bir şekilde hamile kalışından söz ediyor. Vampirler bağ kurmadıkları kişilerden çocuk sahibi olamazlar. Bu sizin bedenlerinize kazınmış bir mühür. Ve sen Beatrice, parmağında hala sadık olduğunu belli eden o aşkın simgesi ile yanımızda duruyorsun. Alegro'yu oğlun olarak gördüğünü defalarca söylemene rağmen bugün neden bu kadar telaş yaptın? Yoksa aşık olduğun kral ile bağının fark edilmesinden mi korktun?" Kadın olduğu yerde gergin bir şekilde kıpırdanırken Alegro başını ellerinin arasına aldı. Onun için ne kadar ağır olduğunu tahmin bile edemezdim. Ama çözülmesi gereken bir mesele vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Hançeri
VampireSoğuk teni yüzünden sert olmasını beklediğim cildi gerçek olamayacak kadar yumuşaktı. Ellerimin arasında can verecek olan adamın gözlerinin içine baktım. Gördüğüm şey ise geri adım atmama yetmişti.