Kedicik

5.bölüm

"Darian!"
Katie yemek yemek için söylenirken arkamdan gelen Jack'in bağrışını duyduğumda küfür ettim.
"S*ktir."
"O ne demek?"
Katie'nin elini sıktım.
"Sana demedim."
Arkamı dönüp Jack'e gülümsedim.
"Jack!"

Jack yanıma geldiğinde el çakıştık.
"Kaç gündür mesajlarıma cevap vermiyorsun."
"Evet veremedim. İşlerim vardı."
Katie'ye bakıp süzdüğünde dişlerimi birbirine bastırdım.
"O zaman size iyi eğlenceler. Ben ararım seni sonra."
"Görüşürüz."
"Görüşürüz."
Katie elini mağazanın camına vurduğunda sıçradım.
"Katie..."
"Bu boncuklar çok güzel."
"Hadi gidelim!"

Elini çekiştirdim. Asansöre bindiğimizde tuşların yanına ilerledi. Katie'nin arkasında duran benim yaşlarımda bir adamın Katie'ye olan bakışlarını yakaladığımda Katie'nin belini kavradım. Katie tuşlara o kadar odaklanmıştı ki dokunuşlarımı fark etmiyordu bile.

Arabaya bindiğimizde elbisesini çekiştirmeye başladı.
"Kaşınıyorum."
"Sabır Katie."
1 aydır üstüne atılmamak için nasıl sabrediyorsam...

Eteğini beline sıyırıp öyle oturduğunda elimi bacağına koydum.
"Fazla kıpırdama."
Dikkatim dağılıyor.

"Katie neden dudaklarını yalayıp duruyorsun?"
"Et düşünüyorum."
Ben de bazen seni düşünürken böyle oluyorum.
Yolun üstünde bir petshop gördüğümde duraksadım. Arabadan inip Katie'nin elini tuttum.
"İstediğin şeyleri göster."
Katie içeriye girdiğimiz anda rafların arasında gezinmeye başladı.
Bir ara veterinere uğrayıp aşılarını da yaptırmayı unutmamalıyım.

•••••••••••••••••••••••••••••••

Kısa kollu gömleğimin iki düğmesini açık bırakırken saatimi kontrol edip masama yöneldim.
"Katie!"
Katie, kedi bağırışını yapıp kapıyı açtığında belgelerimi düzenlemeye çalışıyordum.
"Bir yere gitmem gerekiyor."
Kulağının arkasını sertçe kaşıdıktan sonra omuz silkti.
"Evde yalnızken yaramazlık yapmayacaksın."
Belgelerimi dosyanın içine koyup ellerimi saçlarımın arasından geçirdim.

"Nasıl görünüyorum?"
Kapıya baktığımda Katie'yi göremedim. Bol pantolonumun paçasında hissettiğim tırnaklarla kafamı aşağıya eğdim.
"Seni kucağıma alamam Katie. Üstümü yeni değiştirdim ve çıkmalıyım."
"Güzel görünüyorsun."
Yüzüklerimi parmaklarıma geçirdikten sonra telefonumu cebime koydum.
"Beni aramayı unutmadın değil mi Katie?"
Katie kafasını olumsuz anlamda salladı.
Kapıdan çıkıp aşağıya inerken beni takip etti. Ayakkabılarımı giyerken özellikle yapmaması gereken şeyleri söylüyordum.

"Mutfağa girme.
Kabloları çekiştirme.
Televizyondan uzak dur. Açmak istersen kumandada basman gereken tuşlar yazıyor.
Ve Katie..."
Diz çökerek yüzünü avuçladım.
"Şans öpücüğü istiyorum."
Katie dudaklarını öne doğru büzdüğünde öptüm.
"Dizlerini halıya çok sürtme. Sonra yara oluyor."