:)
Medya: Emre
|4431 kelime|
*Barış*
"Onları bu evde istemediğimi biliyorsunuz. Neden bile bile bizi aynı evin içine sokuyorsunuz ki?" diyen Miranın sinirli sesiyle gözlerimi sakin kalmak için yumdum.
Ama olmuyordu. Sakin kalamıyordum çünkü Melodi hakkında ileri geri konuşuyordu ve bu canımı sıkıyordu.
Melodi ve onun peşinden Emre evden çıktığından beri Esin ve Murata dil döküyordu resmen. Bizi, daha doğrusu Melodiyi bu evde istemediğinden bahsediyordu.
Esin ve Murat ise böyle bir şeyin mümkün olamayacağını çünkü bizim onların çocukları olduğumuzu bu küçük ergene anlatmaya çalışıyordu.
Ama ne kadar etki ettiği tartışılırdı.
"Mira lütfen anlayış göstermeye çalış kızım. Onlar bizim çocuklarımız ve onlarla aynı evde kalmak istememiz ise en büyük hakkımız." diyen Esinin yatıştırıcı sesini bile umursamamıştı Mira.
"Banane?" dedi ters bir şekilde.
Bu kadar kırıcı olmak zorunda mıydı? Bizi istemeyebilirdi ama bunu bu şekilde belirtmesi cidden kırıcıydı.
"Bana bak velet, sınırlarını fazlasıyla zorluyorsun. Biraz daha böyle ileri geri konuşmaya devam edersen şu zamana kadar olduğum kadar sakin kalabileceğimi sanmıyorum." dedi Yaman sert çıkan sesiyle.
"Kardeşimle düzgün konuş Yaman. Eğer sen de onunla böyle ileri geri konuşmaya devam edersen, sakinliğimi ne kadar koruyabilirim bilemiyorum." dedi Kaan da yerinde dikleşerek.
Ediz oturduğu koltukta öne doğru eğildi. "Senin sakinliğini koruyup korumaman inan ki benim veya diğerlerinin umrunda değil Kaan. Asıl sen bizden birisinin kuyruğuna basma. Çünkü sadece birimizin değil, diğerlerimizin de kuyruğuna basmış olursun." dedi gayet sakin bir ses tonuyla.
Kaanın yüzü gerilirken, Yaman elini iki defa göğsüne vurup Edize göz kırptı.
Bense sadece onları izliyordum. Ne bir yorum yapabiliyordum ne de konuşmalarına dahil olabiliyordum.
Ben buydum işte. Bir biblodan hallice.
Ne Ediz kadar zeki, ne Emre kadar umursamaz, ne Yaman kadar aklı başında, ne de Melodi kadar sakindim.
Her şeye ağlayan bomboş bir insandım işte. Daha duygularıma bile sahip çıkamıyordum...
"Selam millet ve suratsız." diyerek içeri dalan Emre ile herkes gergin atmosferden çıkıp, gözlerini kapıya çevirdi. Melodi ile yanımıza geliyorlardı.
Mira lafın kendine atıldığını anlayınca tam konuşmak için ağzını açmıştı ki, Kaan susması için kaşlarını kaldırdı. Mira da abisinin bu hareketi üzerine sinirle arkasına yaslandı.
"Hoşgeldiniz." dedi Esin ayağa kalkarak.
Melodi sakince elinde ki kolayı havaya kaldırdı. "Hoşbulmadık. Eve zararlı şeyler sokmuyordunuz galiba. Ama biraz düşününce, şu an koltukta oturan varlığın zararının koladan daha fazla olduğunu farkettim. Kolaya bir şey demezsiniz sanırım." dedi ve gülümsedi.
Esinin önce yüzü düşse de sonra zorla gülümsemeye çalıştı. "Seviyorsan iç tabi ki. Ama abartmazsan sevinirim." dedi.
Melodi omuz silkti. "Sevinmenizi istediğimi sanmıyorum." deyip kolayı kafasına dikti.
Şu an çok tatlı duruyordu ve yanaklarını mıncırmamak için kendimi biraz sıkmam gerekiyordu.
Cidden küçük bir kız çocuğu gibiydi. Boyu her ne kadar çok kısa olmasa da, zayıflığı onu olduğundan minyon ve küçük gösteriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diğerleri
FantasíaOnlar farklıydı. Farklı olmak için doğmuşlardı. Farklılıklarının farkına varmaları ise olması gerekenden geç olacaktı... . -Fantastik bir abi kurgusu. |14.06.21| -Her şey şahsıma aittir. Alıntı veya isim vermeden kullanılma durumunda gereği yapılac...