çilek

1.7K 168 46
                                    

hyunjin,

nefret ettiğim, benden tamamen alakasız biriyle ödev sayesinde tanışmış, şimdi ise bu haldeydik. hayatıma sonradan girmiş, en başta beni korkutan birini ne kadar sevebilirdim? çok. bunu da öğrenmiştim. kendime bile doğru düzgün ifade edemediğim hislerimi, ona anlatmıştım.

sonraki gün, changbin bizi, sevgilisini ve onun arkadaşlarını çağırmıştı. önceden gelmiş onların gelmesini beklemeye başlamıştık. jisung hala sevgili olduğumuzu bilmiyordu, minho ve ben hakkında yaptığı 'şaka'lara son vermediği için ağzının üstüne geçirip çalan kapıya bakmak için ilerledim. gelenleri gördüğümde selam verip içeriye geçmeleri için geri çekildim. herkesin geçmesini bekleyip, sonra da 'sevgilim'e sarılmıştım. "hoş geldin."

"hoş buldum, içeri geçmeden bir öpeyim. bizimkilerin yanında arkadaş taklidi yapacağız sonuçta."

o beni öptükten sonra beraber içeriye yürümeye başlamıştık. "şimdi anlatsak mı? jisung senden hoşlandığımı düşünüp durmadan şaka yapıyor."

yanlarına geldiğimizde yüzündeki gülümsemesini silip cevap vermişti. "olur, anlatalım. ben de daha bizimkilere bir şey açıklayamadım, seungmin çok siklemez ama felix trip atabilir anlatamadığım için."

içeri girdiğimizde, az önceki halimizden eser yoktu. aslında şu an beraber oturup güzel vakit geçirmeyi isterdim fakat hala arkadaşlarımız bilmediğinden rahat hareket edemiyorduk. o da bu durumdan memnun değildi ama daha çok yeni olduğundan anlatamamıștık. ortamda herkes içmeye başladığında, ne zaman açıklayacağımızı sormak için minho'ya mutfağa çağırdığım bir mesaj atıp yerimden kalkmıştım.

"geldim!"

"ne zaman açıklayacağız?"

"bilmiyorum ki ya, bir gün geçmesine rağmen aynı ortamdayken seni özlüyorum resmen."

biraz daha beraber vakit geçirdikten sonra, şüphelenmemeleri için içeri gitme kararı almıştık. minho olayları anlatacağımıza dair şeyler söylediğinden konuşmaya başlamasını bekliyordum. o sırada yanıma jisung gelmişti.

"kanka, şimdi sana bir şey söyleyeceğim ama çok üzülme tamam mı? söylemezsem vicdan azabından yataklara düşerim."

"ne oluyor jisung?"

"ya, minho'nun sevgilisi var. sen mutfağa gitmeden önce telefonuna bir mesaj geldi, telefon masada duruyordu haliyle gözüm kaydı. sevgilim diye kaydettiği birinden geldi mesaj, yanına da kırmızı kalp koymuş!"

gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım, beni bana anlatıyordu.

"yaa öyle mi oldu? bak sen minho'ya!" üzülmüş gibi gözükmek için bin bir çaba vermiş ve başarmıştım. jisung biraz fazla mı saf?

"bence sevgilisinin kim olduğunu öğrenip dövelim?" aa benmişim.

"olur dövelim, hatta o kadar çok yumruklayalım ki neye uğradığına şaşırsın."

muhabbeti döndürürken minho'ya bir mesaj atmıştım.

-
hyunjin
jisungu kandırıcam
ayak uydur bana tamam mı

minho
nasil
BI SEY DE NAPICAM

hyunjin
ya bi şey yapmana gerek yok
sadece ayak uydur
-

"hyunjin, iyi hoş sevgilisini bulup döveceğiz de, nasıl bulacağız?"

"ben biliyorum, gel hesap soracağım."

"nereye?"

yerimden bir hışımla kalkıp, kavga edeceğimi sanan jisung'un beni durdurmaya çalışmasına engel olmuştum. "hyunjin, dursana!"

nieves | hyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin