Begonvil ✓

21; "Bugünü asla unutma anne..."

Merhabalar

Öncelikle sınav sonuçları açıklandı. İnşallah gönlünüzce olur her şey.

Veee biraz üzücü oldu bu bölüm ama gerekliydi, kızmayın (◍•ᴗ•◍)❤

Değerli yorumlarınızı esirgemeyin
Keyifli okumalar^^

........

"Evet, yola çıkmak için hazırız."

Yeni saraya taşınacak son eşya sandığı hizmetliler tarafından at arabasına yüklendiğinde mutlulukla Jeongguk'un beline sarıldı. "Baş başa vakit geçirebileceğiz. Diken üstünde olmaktan bıkmıştım."

Jeongguk hala aynı durumdaydı. Kendi çalışma odasının penceresinden onları izleyen kraliçenin bakışlarındaki öfkeye anlam veremiyordu. Omeganın sarılışına rahatça karşılık verememiş, sadece omuzlarına tutunmuştu. "Annene söylediğini zannediyordum." Dedi tedirgince. Taehyung merakla başını kaldırdı. "Evet söyledim hiçbir sorun yok."

"Peki neden böyle bakıyor?"

"Nasıl bakıyor ki?" Alfanın baktığı yere döndüğünde annesinin kendisine attığı korkunç bakışları fark etti.

"Umurumda değil. Çabuk kaçalım buradan!" diyerek elinden tuttuğu sevgilisi ile arabaya binmeye yeltendi. Gider ayak sorunlarla uğraşmak istemiyordu!

Ne yazık ki başaramadı. "Prens Taehyung anneniz sizi çağırıyor efendim. Bir an evvel gelmenizi emrettiler." Duyduğu nöbetçi askerin sesiyle yenilgiyle gözlerini yumup stresli bir nefes verdi.

"Önemli olabilir."

"İstemiyorum." Moralinin bozulacağını hissettiğinden gitmemekte ısrarcıydı.

"Git hadi. Aksini yapmak gibi bir lüksün yok."

Aile trajedisine dahil olacağı aklının ucundan geçmezken şimdi olayların tam ortasında kalmak Jeongguk'u zorluyordu. Hazır olup olmadığını bile bilmiyordu. Şuan için tek bildiği Taehyung'un yanında mutlu hissettiğiydi. Ne yaşanırsa yaşansın ona destek çıkmalıydı.

Alfayı ardında bırakıp saraya ilerlerken gereksiz tembihini eklemeyi unutmamıştı. "Bensiz sakın bir yere kaybolma!"

Cesurca herkesin ortasında bağıran Taehyung ile ne yapacağını şaşırdı. Sadece kendisinin duyabileceği kadar kısık sesle "Bu mümkün değil." Diyerek arabaya bindi.

Savaştan döner dönmez Taehyung'a söylediği her cümlenin utancını yeni yeni yaşıyordu. Onu özlediğini inkar edemezdi. Omegayı tekrar görmenin alfaya cesaret kazandırması saygısını ve utancını bir kenara atmasına sebep olmuştu.

Ancak gün geçtikçe cesareti tükeniyordu. Artık korkmayacağını söylerken eski alışkanlıklarından kolayca kurtulamayacağını hesaba katamamıştı. Eski Jeongguk'un asla yıkmayacağı kurallar Taehyung'u karşısında bulduğunda yıkılıverse de varlığı hala hissediliyordu.

O hala komutan Jeongguk'tu. Yeni olansa prens Taehyung'un sevgilisi Jeongguk'tu.

Zorlandığı kısım da buydu. Şuan için ilişkilerini yöneten kişinin Taehyung olması ikisi adına da daha iyi ve sağlıklıydı.

Taehyung, annesinin çalışma odasına doğru giderken tedirgindi. Konunun ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu. Ürkütücü bakışlarından korkmuştu. Bu yüzden endişeliydi. Kapının hemen önündeyken annesiyle kırgın ayrılmak istemediğine dair dilek dilemiş ve kaderine razı gelerek içeri geçmişti.

"A-annecim."

Ne kadar da özgüven dolu bir başlangıç!

Oğlunun yumuşacık sesi kraliçeyi sakinleştirmeye yetememiş, aksine sinirinin sebebini hatırlatarak öfkesini tazelemişti.