Ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilmiyordum. Fakat bildiğim tek birşey vardı, bunu istiyordum. Kalbimi dinleyecektim. Ne olursa olsun sonuçlarına katlanacaktım. Bu karar hayatımın dönüm noktası olacaktı. Buna hazır olduğumdan emin olmasamda , bunu istediğimden emindim...
Her insan eninde sonunda ruh eşini bulur. Tugay'la tamamen farklı olsakta ikimizde birbirimiz için yaratılmıştık. Düşüncelerimden arınıp Tugay'ın muhteşem gözlerine bakarak heyecandan titreyen elimi uzattım. "Tamam evlenelim o zaman " dedim yanaklarımın kızarmasına engel olamadan. Biz böyleydik işte , şuan benim yerimde başka bir kız olsa "Eveeeeeeet!!" diye bağırırdı. Ama ben başkası değilim :D
Tugay kutudaki yüzüğü yerinden çıkarıp yüzük parmağıma taktı. Onunda elleri titriyordu o da en az benim kadar heyecanlanmıştı. Bahçedeki kalabalık "öp! Öp! Öp! Öp!! " diye tezahürat yapınca Tugay ellerini yanaklarıma getirdi ve gözlerini gözlerime kilitledi. "Sonunda tamamen benimsin" dedi ve dudaklarıyla dudaklarımı birleştirdi. Bende ona karşılık verdim ve ellerimi boynuna doladım.
Kalabalıktan alkış sesleri geliyordu. Sanıyorum ki kalabalıktakiler Tugay'ın adamları yada arkadaşlarıydı. Garip olan bu kısa sürede bu kadar büyük bir süprizi nasıl hazırlamıştı? Tugay benden ayrılıp kulağıma yaklaştı '' seni herşeyden çok seviyorum küçük kadınım'' dediğinde yüzüm yanmıştı kızardığıma kalıbımı basardım. Utana sıkıla '' Bende seni seviyorum pis sapık'' dediğimde göz kırptı. Kıkırdayarak ona sarıldım. Bu anın hiç bitmemesini istiyordum.
Çok duygulanmıştım '' biliyormusun Berra kendimi mutlu hayal ettiğim her anda yanımda sen oluyorsun. Ben mutluluğu aşkı senden öğrendim. Teşekkür ederim gelmiş geçmiş en sevdiğim insan'' dediğinde nefesim kesilmişti. Gerçekten dünyada en sevdiği insan ben miydim? Bu beni iyice heyecanlandırmıştı. Bir insan beni ilk defa bu derece sevdiğini söylemişti '' Böyle şeyler ilk defa bir insandan duyuyorum'' dediğimde Tugay gülümsedi ve kollarını bedenimi sahiplenircesine bana doladı '' Çünkü kimse seni benim kadar sevemez küçük hanım'' dediğinde omuzuna yumruk attım '' Bu günlük bu kadar iltifat yeterli'' dedim ciddi bir ifade takınmaya çalışarak.
* * * *
Tugay'ın teklifini kabul etmemin üstünden bir hafta geçmişti. Bu bir hafta içerisinde sürekli evlilik konusu açılmıştı . Tugay çok sabırsızdı. Hemde fazlasıyla... Bu akşam çıkacaktık. Dolaba yöneldim ve kıyafet seçim işlemine başladım. Saatlerim dolabın karşısında geçmişti sonunda siyah mini birelbise seçmiştim. Hızla dolabın kapağını kapattım. Kıyafetlerimi çıkardım. Üstümü giyinirken gözüme duvardaki saat takıldı Tugay 'ın ebni almasına 1 saat kalmıştı. Hemen saçımı ve makyajımı hallettim. Kırmızı bir ruj sürmüştüm. Bu ruj beyaz dişlerimi dahada belli etmişti. Telefonum titrediğinde koşup telefona baktım , bir mesaj vardı.
Gönderen: Sapığım
Dışarı in kısa gydiysen bacaklarını birdaha hiçbirşey giyemeyecek hale getiririm..
Yazıyı görünce omuz silktim. Hemen kırmızı paltomu alıp üzerime geçirdim. ''Anne ben çıkıyorum'' diye anneme seslenip dış kapıya yöneldim. Dışarı çıktığımda arabasına yaslanmış takımelbiseli bir Tugay beklemiyordum. Sırıtarak yanına gittiğimde öfkeyle bana bakıyordu."Noldu" diye sorduğumda bakışlarıyla eteğimi gösterdi. "Mesajda ciddi değildin dimi? " diye sordum tatlı olmaya çalışarak. "Tamam bir kerelik izin veriyorum ama bedelini ödiyeceksin" dedi ve arabanın soför koltuğuna oturdu.
İnsan kapıyı açar felan. Ama bu Tugay insanmı.. Tugay'a hayvan demek hayvanlara hakaret olur. Pis sapık işte ne olacak. Bende çok beklemeden arabaya bindim. Kollarımı göğsümde birleştirdim (çiçek olma pozisyonu ksjdjdj) ve arkama yaslandım. Tugay bana yaklaştı "güvenlik önemli" diyip emniyet kemerimi taktı. Resmen üstüme çıkmıştı. Kalkarken omuzumu öptü. Ona trip atacaktım bende omuzumda onun öptüğü yeri elimle sildiğimde Tugay kaşlarını alayla kaldırdı,"Oy, oy tripte atarmış" dedi ve arabayı çalıştırdı.
Yarım saatlik yolculuk sırasında konuşmamıştık. Arkama yaslanıp geçtiğimiz yolları izlemiştim. Geldiğimiz yere bakmak için kafamı kaldırdım. Güzel ve lüks bir restoranda gelmiştik. Arabadan hızla indim, hala somurtuyordum. Tugwy kaşlarını çattı ve yüzime baktı "Kes şunu, evlenince sen beni yataktanda atarsın bu gidişle" dediğinde bu sefer kaş çatma, sırası bendeydi. "Seni yatağıma alacağımı kim söyledide atmamdan bahsediyorsun" dediğimde Tugay düşünüyormuş gibi kafasını kaşıttı "Doğru ya ben seni yatağıma alıcam" dedi ve elini belime doladı.
Yavaş adımlarla restoranlarda ilerlemeye başladık. "Tugay salaksın sapıksın, öküzsin, odunsun ama seviyorum seni haa" dediğimde durdu "Sende çok mızmızsın ama bak bende seni seviyorum ..."
Sonunda bizim için ayrılmış masaya oturduk. Masadaki herşey dikkatle hazırlanmıştı. Bulunduğumuz mekanda kimse yoktu. Muhtemelen mekanı kapattırmıştı. "Gösterişçi" diye fısıldadım Tugay "efendim " dediğimde sesli düşünmeme lanet okudum. "şey ne iyi olmuş burası " dediğimde Tugay sırıttı "beğenmene sevindim" dedi.
Elimi kadehe getirip kırmızı şaraptan bir yudum aldım. Tugay elini elime uzattı. Sağ elimi avucunun içine alıp yüzük parmağımdaki yüzüğü gösterdi. "Sana aldığım yüzüğü takmışsın" dediğinde sırıttım "hiç çıkarmadımki" dediğimde elimi dudaklarına getirdi ve küçük bir öpücük kondurdu. "Burası fazla resmi oldu" dediğimde oda beni onayladı.
Yemeğimi yemiştim Tugay hala yiyordu. Onu izlemeyi seviyordum. Onu seviyordum. Onun saçma ve alakasız tavırlarını seviyordum. "Tugay şu evlilik konusunda ciddimiyiz? " diye sorduğumda kafasına bana çevirdi "Ben ciddiyim. Peki ya sen? " diye sorduğunda "Eğer ciddi olmasaydım bu soruyu sorma gereksimi duymazdım" dediğimde sırıttı yemeğini bitirmişti. "Tugay artık gidelimmi? " diye sorduğumda olumlu Anlamda kafasını salladı.Sonunda o sislü mekandan kurtulmuştuk. Rahat bir nefes almıştım. En son ne zaman bu kadar gerilmiştim hatırlamıyorum... Sonunda eve gelmiştik . Tugay'la vedalaşıp eve girdim. Merdivenden yavaşça çıktım annemler evde değildi. odama girdiğimde oradaydı.
Yatağıma uzanmış tavana bakıyordu "Senden kurtuluş olmazmı ?" diye sorduğumda kafasını bana çevirdi "Sapığım sonuçta" dediğinde hızlı adımlarla yanına gittim. Yatakta yana kayıp bana yer açtı bende yanına yattım . Kafamı göğsüne koydum kollarıyla beni kendine çekip saçlarımın arasına bir öpücük bıraktı. "Çok güzelsin hayatımda gördüğüm en güzel kadınsın.. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAPIK
Любовные романыSiyahta beyazın zıttıdır , ama yanında en çok ona yakışır. Belkide aşk herşeyi göze almaktır? Okuyunca seveceksin. (kitap düzenlenmemiştir yazım yanlışı sizi rahatsız edebilir) 17.01.2015