18.Bölüm

1.6K 58 1
                                    


"Nasıl yani şimdi biz kuzen miyiz?"
Diye soradan Eren'e baktım.

O bir haftalık araştırmalarım sonucu o adamın karısını kiminle aldattığını bulmuştum.Geçenlerde Cem'le kavgaya tutuşan Eren ve annesi.

İnsanları yargılamayı sevmem ama o şirret kadında evli biriyle birlikte olacak tip vardı.

Şu an Eren'e ulaşmış bi kafede onunla konuşuyordum.

"Babanın kim olduğunu bilmiyor muydun?"
Diye soru yönelttim.

Bakışları durgunlaştı.

"Babam annem sarhoşken birlikte olmuş.Annem ilk başta istememiş beni.Sonra babam sorumluluğunu kabul edince doğurmaya karar vermiş.Babamı küçükken bir kere görmüştüm.Onun dışında tanımıyorum sadece aylık anneme para gönderdiğini biliyorum."

Gözleri dolmuş ağladı ağlayacaktı.Bu durumuna üzüldüm.O iğrenç adamın oğlu olduğunu bile bilmiyordu.

"Bak sana ayrıntılı bilgi vermeyeceğim ama babanın kim olduğunu kısaca açıklayacağım.Baban Haldun Öz.Kendisinin suç dosyası fazlasıyla kabarık.Şu an içerde.Babanın iyi biri olmadığını bil yeter.Ve kendisi amcam oluyor.Bunları bilmek hakkın.Benim öz ailem olduğu halde bir aileye sahip değilim seni anlıyorum.Ama seni hayatımda görmekten mutluluk duyarım."

Buruk bi gülümsemeyle yüzüme baktı.Küçük bir tebessüm ettim.Bu çocuk masumdu.Tabii ki onu yargılamak yerine hayatımda istiyordum.

"Şimdi Cem'in ablası olduğun gibi benim de mi ablamsın?"

Tatlı bir heyecanla sormuştu.

"Tabii ki tabii sen de istersen."

Hızlıca yerinden kalıp kollarıma atıldı.Bi anlık kasılsamda karşılık verdim.

"Sonunda benim de ablam var bunu hemen abime söylemem gerek."

Ondan ayrılıp kaşlarımla ona baktım.

"Abi? Abin mi vardı senin?"

"Hani karakolda yanımıza gelmişti ya işte o benim abim."

"Öz mü?"

"Annelerimiz aynı babalarımız farklı."

Anladım anlamında başımı salladım.

Araştırırken bu ayrıntıyı nasıl unutmuştum anlamış değilim.

Çalan telefonuma baktım.

"Alo Cem?"

"Abla ben geldim de hani nerdesin bulamadım."

Cem'i de buluşmaya dahil etmiştim.Eren'den haberi yoktu ona açıklamak istiyordum.

"Camdaki en köşedeki masadayım."

Ben de etrafıma bakınca kapının girişinde etrafa bakındığını gördüm.Gözlerimiz buluşunca heyecanla sırıttı.

"Buldum tamam geliyorum"
Diyip telefonu kapattı.

Yanımıza gelince Eren'i görünce şaşırdı.

Bana sarılıp ayrılınca sordu.

"Abla Eren'in de burda olacağını söylememiştin."

Oturması için işaret ettim.Oturunca ben de yerime oturup ellerimi masada birleştirdim.

"Eren'in ben davet ettim.Konuşmamız gereken konular vardı.Biz konuştuk sen gelmeden önce şimdi sana anlatmak istiyorum."

***

Anlattığım şeylerden sonra Cem şoke olmuştu.Eren'in kuzeni olmasına hem şaşırmış hem sevinmişti.

Orda bu konuyu biraz daha konuşup işim çıktığı için ayrılmıştık.

Şimdi merkezden gelen ihbar üzerine olay yerine gelmiştik.

Mesai saatim bitince kendimi bar tarzı bir yere attım.Bazen böyle yerlere gelmek iyi geliyordu.Etrafımdaki insanları izleyip kafa dağıtıyordum.

Fazla içmeyi sevmiyordum.Ama bugün biraz fazla kaçırmıştım.Yanımdaki Emir'e daha fazla sokuldum.

"Emir neden böyle oluyor? Neden geçmişimden koparmıyorum?"

Ağlamaklı bir ifadeyle sormuştum.

Saçlarıma öpücük kondurup
"Güzelim geçmiş geleceğindir.Ondan kaçamazsın ama savaşırsın.Sen çok güzel savaşıyorsun.Çok güçlü bir kadınsın."

Dedikleri doğru olsada doğruları duymak istemiyordum.

Hızla yerimden kalktım.Kalktığım an başım döndü.Gerçekten fena kaçırmıştım.

Emir kolumdan tuttu hemen.
"Nereye gidiyorsun otur yerine"

Kaşlarımı çatıp
"Hayır bugün kafamı dağıtacağım.Bugün içimdeki çocuğu çıkaracağım rahat bırak beni."

Dediklerimden sonra buruk bir ifadeyle baktı
"Sen nasıl istersen güzelim gözüm sen de ama"

Ordan sarsak adımlarla uzaklaşıp insanların arasına karıştım.Çalan şarkının ritmiyle dans etmeye başladım.

Şu an hiçbir şeyi düşünmeden her şeyi yapmak istiyordum.Biraz daha dans edip sahneye yakın olan DJ'nin yanına gidip sahnede şarkı söylemek için izin istedim.

İzin vermeyince güzel bir dille tehtit etmiş ve sahneye adımımı attım.

Önümdeki mikrofona yaklaştım.DJ'ye şarkıyı kesmesi için işaret verdim.Kesilen müzik sesiyle her kafadan ayrı ses çıkmaya başladı.

Daha fazla uzamadan mikrofona konuştum.

"Merhaba millet şimdi bu kız neden buraya çıktı da eğlencemizi bozdu diyorsunuzdur.Sahneye çıkma nedenim tabii ki de şarkı söylemek.İçimde hiç büyüyememiş çalınan hayatı olan bir çocuk var.Bu dünyada kadın,ağaç ve hayvan olmak zor.İnsan dünyanın en vahşi yaratığı her şeyi yıkıp döküyor.Erkekler kadınları korumak için vardır diyorsunuz.Erkekler kadınları kimden koruyor? Erkeklerden mi? Ne büyük ironi değil mi? Kadın hakkında bir sürü sözler söylenmiş.Kadın çiçektir incitmeyin.Kadın annedir yıpratmayın.Kadın şöyledir böyledir diye konuşmuşlar.Kadın en başta insandır.İnsan olduğu bilinsin yeter gerisi boş edebiyat.Her neyse bugün sınırlarımı zorluyorum şimdi size şarkı söyleceğim."

Sözlerimi bitirdiğim zaman önümdeki kalabalığa baktım herkes pür dikkat bana bakıyordu.Belki dediklerimden etkilenen olmuştur belki de hak veren ya da boş yaptığımı düşünen.

Kalabalık arasında kopkoyu kahvelerle kesişti gözlerim.Burdaydı.

DUVARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin