18 | My Fake Boyfriend: Part 7

51 24 1
                                    

My Fake Boyfriend: Part 7 ["Little Prince."]

Bu yemek yerken karşılaştığım adamdı. Bana hafiften gülümseyerek konuşmaya başladı.

"Üzgünüm, büyü kullanmak zorunda kaldım. Eğer biraz daha geç kalsaydım, maalesef çocuğunuzu kaybedecektiniz."

Biliyordum. Ellerimle hem göz yaşlarımı silmeye hemde karnımı okşamaya çalışıyordum. Ben bir tanecik oğlumu kaybetmekten son anda mı döndüm? Hala yaşadığıma inanamazken adam konuşmaya devam etti.

"Bir ihtimal? Beni tanıyor musunuz?"

Ağlamam zaten bitmek üzereydi. Bende kısaca bir cevap verdim. Oğlumun hayatını kurtaran bu adama karşı öfkelenemezdim. Ona borçluydum.

"Hayır."

Gülümsemesi büyürken etrafa baktığımız da parti yerinde ki otoparka geldiğimizi fark ettim. Etrafta sigara içen insanlar beni ve o adamı gördükçe başlarını eğiyor, hemen ardından da benim gerçekten de onun kucağında olup olmadığımı sorguluyorlardı.

"Bu bir şaka mı?"

"Bu kadın, sakın söyleme! Watts ailesinin kızı değil mi?"

Aralarından gelen kıkırdama beni sinir etse de aniden son model bir spor arabanın önünde durmuştuk. Beni hafiften yere indirirken ayaklarımın yere basmasına izin vermiş hemen ardından da belimden tekrar sarmıştı.

"Sevgilim, binmeyecek misin?"

Kapıyı açarken aniden bütün kıkırdama sesleri durmuş yerine sessizliğe bırakmıştı.

"O az önce ne dedi??"

"Sevgilim dediğine eminim!"

Hiç bir şey demeden ayrılacakken ağabeyimin söyledikleri sadece 1 saniyeliğine kulağımdan geçti.

- "Önce senin *ros** olduğunu söyleyecekler. Hadi bunu bir kenara, çektim. O çocuk büyüdüğün de sana; 'Babam kim?' gibi bir soru sorduğun da ne yapacaksın? Hatta bunu bile unut! O çocuk okula gittiğinde, annesi ve babası ile ilgili arkadaşları soru sorduğunda ne olacak?!"

- "Her gün ağlayacak. Dahası büyük ihtimalle babası bu gidiş ile ölecek. Bu yüzden bir an önce seni hamile bir şekilde, kabul edecek bir eş bulsan iyi olur. Aile adımızı kirletme."

"Elbette. Üzgünüm, bir saniyeliğine daldım."

Sessizce arabaya geçip oturduğum da bir kaç saniye sonra o da yanıma oturdu. Arabayı çalıştırırken ona soru sormaya başladım.

"Sen? Tam olarak kimsin?"

İnsanların ve vampirlerin sırayla başını eğmesi, ondan çekinmeleri... O kimdi? Araba cadde de ilerlerken derin bir nefes verip konuşmaya başladı.

"Ben İlk Kan Klanının şu anki Kralı Carla Tsukinami."

Hızlı giden araba bir anda durmuştu. Bir bana birde karnımda ki oğluma bakarken korkmuştum. Onun kim olduğunu iyi biliyordum. Karl Heinz'in katiliydi. Gözlerimden korkum anlaşılırken sormak zorunda kaldım.

"Neden bana yardım ettin?"

Titriyordum. Bana bakarken aniden açıkta kalan saçımı eliyle alıp öptü.

"Seni ilk gördüğüm de başka bir partideydik ve sen Ayato'nun yanındaydın. O zaman, o adamı o kadar kıskanmıştım ki. Ama sonradan onun uyanamayacak düzeyde olduğunu ve kan içememezlikten öldüğünü öğrendim."

Gözlerim titrerken bağırdım. Aynı zamanda saçımı onun elinden alarak kenara çekildim.

"O ölmedi!"

Diabolik Lovers - One ShotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin