Bölum 6: Ben Kimim!?!?!

66 7 1
                                    

Arkadaşlar hikayede eksik olan bir şey var onu söyliyim. En başta Atsushi'nin annesi o doğarken öldü babasida buna dayanamadı ve öldü demiştik.  Ancak bu Atsushi'ye anlatılan.  Yani Atsushi'ye böyle dediler. Bunu söyliyim dedim. Nese okuyun siz.   Vote lamayi da unutmayın. Hade bay bay... Ha bide ~ isaret içinde yazılanlar iç ses olucak ona göre.  Eğer parantez içinde ve siyah yani suan okuduğunuz şekilde yaziyorsa yazar hikayeye yorum yapıyo demektir. Bu arada yazdığım em uzun bölüm oldu. Tam tamına 897 kelime. Tabii bu yazdiklarimla 917. Nese okuyun siz. 

Medya: Senseimiz

____________________________________________________________________

- Kurtar beni, yalvarırım.

-Sen kimsin ? Kimden kurtarıyım??

- Artık dayanamıyorum. Lütfen beni kurtar.

- Kimsin sen ?! NERDESİN ! KİMDEN KURATARAYIM SENİ ?!

-Bul beni... lütfen... 

____________________________________________________________________

Atsushi

Gözlerimi açtığımda nefes nefeseydim. Çok garip bir rüyaydı. Acaba rüyamı Hokage-sama'ya anlatsam mı ?  Yataktan kalkınca hastanede olduğumu fark ettim. Neden burdayım ki ? Kalkmaya çalışınca kolumda çok büyük olmasa da büyük bir acı hissettim. Ah tabii ya, hırsız olayı. Kolumu baya kötü yaralanmıştı. Ama ölmem gerekmiyor muydu? Kapı açıldı ve bizim takım içeri girdi. "Ölmem gerekmiyor muydu? Yani kan kaybından." dedim. Sensei, "Maalesef yetiştim. Az da olsa iyileştirme jutsusu biliyorum." dedi. Maalesef miş miş ! "İyi misin Atsushi ? " En arkadaki Akira'ya baktım.  En azından birisi tarafından düşünülüyorum. "Iyiyim Akira. Sadece kolum hareket edince biraz acıyor. " Tebessüm etti. " Kunai kolunun diğer tarafından çıkmıştı, kemiğin delinmiş. Yani doğaldır acıması."dedi. "Yarın antrenmanlara gelebilirim değil mi Sensei? " . "Bu kolla mı? " . "Sensei ben iyiyim, lütfen. Artık canımda acımıyor. " diyip kolum havaya kaldırdım ve oynatmaya başladım. Tabii bunu yapmamla canımın çok feci bir şekilde acıması da bir oldu. Ve bağırmamak için ne kadar uğraştım bilemezsiniz. Ama suratımı buruşturmuştum. Ve Sensei bunu gördü. " Kararım kesin gelemezsin. Gelsen bile sadece izleyebilirsin." Eh başka şansım yok gibi gözüküyor...

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"BEN SANA ANTRENMAN YOK DEMEDIM MI!!?!?! " , dedi Sensei.  "Ama s-sensei çok sıkılmıştım..." dedim. Dayak yiyeceğim değil mi? ~-_- sence sorman gerekiyor mu ?~ Sensei elleriyle kafasını kaşıdı ve " Bak Atsushi sıkıldığını biliyorum.  Senle bir anlaşma yapalım tamam mı bugün dinlenirsen sana Dango ısmarlarım. Anlaştık mı??" "Sensei siz ciddi misiniz?? " "Sence şu an şaka mı yapıyorum? " " DANGO ALACAKSINIZ BANA YANİ!! SENSEI SIZI ÇOK SEVIYORUUUUM!!!!" diyip ona sarıldım. "Tamam Atsushi evine git artık." diyip gülümsedi. Çok şeyce gülümsedi... Şefkatlice... Ona birkez daha sarılıp eve doğru koşmaya başladım.

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•

Eve giderken başıma ağrı girmeye başladı. Pek önemsemedim. Yürürken etrafima bakıyordum. Hokage Binası'nıdaha önce pek çok kez incelemiş olsam da yine inceledim. Tam o sırada başıma aşırı derecede büyük bir ağrı girdi. Başımı ellerimin arasına aldım ve sıkmaya başladım. Saçlarımı çekiyordum ama ağrı hafiflemiyordu. Gözümün önüne mavi saçlı bir kız gelip gidiyordu. Ayaklarım beni daha fazla tutamadı ve yere düştüm. Bağırarak kıvranıyordum yerde. Etrafimdaki hiç bir şeyi duymuyorum. 2-3 kişinin geldiğini hissediyorum ama hiçbirini duymuyorum. Beni birisi sarsıyordu. Ama kim olduğunu bilmiyorum. Bir an gözlerim karardı. Sonra bir boşluğa düştüm. Ya da beynim bana oyun oynuyordu. Karşımda mavi saçlı bir kadın duruyordu. "Sen kimsin ve burası neresi?" dedim. "Burası senin zihnin. Benim kim olduğumu ise zamanı gelince öğrenirsin." "Burda çıkmak istiyorum. Nasıl geri döneceğim??" "Dışarıyı düşün, ozaman burdan ayrılırsın tabii gitmeyi de düşünmen lazım." Gözlerimi kapatıp dışarıyı düşündüm. Gözlerimi açtığımda biri beni sarsıyordu. "Atsushi hadi kalk, hadi uyan!!" " Hee Akira napıyorsun? Nerdeyim ben?" "Hastanedesin Atsushi bekle biraz Hokage Sama'yı çağırıyorum." Hokage mi?? O ne  alaka yaa? Gerçi ona şu zihnimdeki kadını soracağım.  1-2 dakika sonra Hokage geldi. Ve "Iyi misin Atsushi?" Kafamı salladım. "Hokage-sama size bir şey sormak istiyorum. Siz daha önce kendi zihninize girdiniz mi? Yani orada birisi ile konuştunuz mu?" "Orada kimi gördün Atsushi?" "Bilmiyorum, onu daha önce hiç görmemiştim. Ama çok güzel bir kadındı. Mavi saçları ve mavi gözleri vardı. "  Hokage-sama bir şeyler mırıldandı. "Tamam sen dinlen. Yarın antrenmanlara dönersin." Kafamı salladım. O odadan çıktıktan sonra bizim takım içeri girdi. Ayame "Iyi misin Atsushi?" dedi. Kıyamet mi kopacak acaba? Bu kız benimle konuşmazdı da. "Başım ağrıyordu sadece. Yani iyiyim. Ve Sensei ner-" tam o sırada içeriye Sensei girdi. "Sensei niye burda kalmak zorundayım? Sadece başım ağrıyordu." "B-bilmiyorum Atsushi. Hokage-sama istediyse kal bir gün, hem bak sana ne getirdim?" diyip sevimli bir şekilde güldü.  Ve arkasından kutu çıkardı. O ne Sensei? ?" "Aç baka bakalım neymiş. " Açınca içinde Dango olduğunu gördüm. Ve Sensei yime sarıldım. O da bana... Daha önce kimseye sarılmayan ben bugün 3 kez senseiyime sarılmıştım. Acaba annem olsa oda bana böyle sarılır mıydı? Keşke birkez de olsa gorebilsem onu. Bu düşüncelerim yüzünden gözümden bir iki damla yaş düştü. Ondan ayrılıp gözlerimi sildim. "Sensei siz hiç annemi gördünüz mü?" dedim. Ilk başta bana şaşkınca baktı. Sonra" Biz onunla aynı takımda idik." "Peki sizde hiç resmi var mı?" "Var. Onu çok mu merak ediyorsun? Bilmeni isterim ki sana kişilik olarak çok benziyor. Sana yarın gösterebilirim resmini." "Teşekkür ederim Sensei..." "Hadi biz gidelim. Atsushi dinlensin."Akira bana el salladı. Ve gittiler.

°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○°○○°○°○°○°○°

"Al işte bu annen. Çok tatlı değil mi?" WOW BU BENİM ANNEM MI?? Ama o çok güzel!! "Sensei emin misiniz? Bu kadın çok güzel!!" Gerçekten annem bu mu?? Ama o muhteşem! Kesin çok güçlüdür. "Sensei sizde başka resmi var mı? " "Bir tane daha var. Neden sordun?" "Sensei bu resim bende kalabilir mi? Lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfen lütfeeeen!" "Tabii ki. Diğer resmi gostermemi ister misin?" "EVEET!" Kutudan bir resim daha çıkardı. Bu resimde ikiside sırıtmış ve kollarını birbirlerinin omzuna atmışlardı. "Sensei çok tatlisiniiiiz!" "Hehe öyleyim" "Ayrıca da egoist -_-"

◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢◆♢

Gözlerimi kapatmadan önce düşündüğüm şey çok mutlu olduğumdu.

^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_^_

- Aynı ona benziyorsun.

-Kime?

-Tıpkı onun kopyası gibisin. Sen osun buna şüphe yok.

-Kimim ben! Tanrı aşkına kimim ben söyle...

- Se-

Ve adam bir anda yere düştü.

-Hey noldu! Iyi misin? HEY DUR ÖLME!  BANA KIM OLDUĞUMU SOYLEMEDEN ÖLEMEZSIN! !!

Ben Narutoda OlsaydımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin