YANGIN YERİ +18

1. BÖLÜM

"13.04.2021."

Yayınlama tarihim.

1.bölüm düzenlenmiş haliyle sizlerle.

İsimler de değişiklik yaptım.

Not: Azer küçük Ronaya aşık değil onun bilincinde okuyun lütfen.

Bölüm şarkısı : Eylem Aktaş Yüreğimden tut

Bölümleri düzenleycem o zamana kadar bölüm gelmeyecektir. Şimdilik sadece bölümleri yüklüycem. Onun bilincinde okuyun lütfen.

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

Azer, okulun bahçesine çıkıp kardeşlerinin gelmesini bekledi. Bugün içinde bilmediği bir mutluluk vardı.

Ataman ve Akil gelince onlarla konuşarak konağa doğru ilerlediler. Asya yengesi hamileydi, doğumu yakındı. Azer ilk defa birini bu kadar merak ediyordu. Amcası Alparslan'da bebeklerini merakla bekliyordu. Belki de bu merak Azer'e de bulaşmıştı. O yüzden eve geldiği gibi soluğu amcasının konağında alıyordu.

Konağa girince direk yukarı çıktı Azer, üstünü değiştirip amcasının konağına geçecekti.

Evde sessizlik hakimdi. Bu sessizlik içinde bir yeri oyuyor, merak duygusunu kamçılıyordu. Konak çalışanlarından Nevin ablasının yanına gitti. Herkesin amcasının konağına geçtiğini öğrenince. sabırsızca konağın alt katındaki garaja indi.Gökyüzü mavisi bisikleti ona göz kırpıyordu.

İçinden dua ediyordu,Asya yengesine ya da bebeğe bir şey olmaması için.Nevin ablası amcasının köşkün de olduklarını söylemişti ama neden orda olduklarını söylememişti. Bu da Azer'i huzursuz etmiş içine kurt düşmesine neden olmuştu.

Amcasının köşküne geldiğini anlayınca bisikletinden inerek kapının önünde duran kendisinden iki yaş büyük çocuğa verdi bisikletini.

Henüz bilmese de bu genç adam kaderini şekilendirecek domino taşlarından biriydi.

Bakışlarını görkemli köşke çevirdi.Bu köşk baştan aşağı ihtişamdı.

Amcasının köşkü on beşinci yüzyıldan kalma Akkoyunlu Türklerinin mimarisiydi .Diyarbakır'da artık konaklarda yaşayan çok fazla kişi yoktu.Devlet almaya başlamıştı artık Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki konakları,restore edip müzeye ya da otele çevrilecekdi zamanla.

Elini aslan kafalı tokmağın üstüne koydu, hafifçe parmaklarının ucunu aslanın yellesinde gezdirdi.Bu aslan aşiretinin sembolüydü.Parmak uçları yavaşça aslanın alnındaki güneşe dokundu , gözlerindeki hüzünle sevdi güneşi. Onun hiç bir zaman güneşi olamayacaktı çünkü sadece Sancaktar aşiretinin ağalarının eşleri güneş olurdu, Sancaktar aşiretinin ağası da amcası Alparslan 'dı ondan sonra ağalık, kuzeni Denizhan Asil'e geçeceği için onun eşi güneş olacaktı.

Genç Çocuk Henüz bilmese de güneş onun Hakkıydı ,gün gelecek hakkı olan güneş ona ait olacaktı.

Hüzünlü bakışları alnın da yarım ay (hilal) olan aslana kaydı.

Ay da amcasını sembolize ediyordu.

Güneş ve ay, yan yana göz göze birbirine bakıyordu.

(Dış görünüşleri 👆👆)

(Bu şekilde duruyorlar göz göze 👆👆👆)

(Beyaz aslan hanımağayı sembolize ediyor,siyah aslan da ağayı sembolize ediyor)

Güneş ve ay aslan köklerinden ,atalarından gelen bir durumdu.Onlar aslen Diyarbakır'lı değildi .