DEVAM EDIOM

80 9 5
                                    

   Konserden 2 gün sonra yani Pazartesi idi. Sabahın 6'sında kalkıp hazırlanmıştı Max okul için. Olanlardan sonra asla gitmek istemiyordu okula. Dersi asabilirdi ama onlar da hep asardı bu yüzden karşılaşma ihtimalleri yüksekti ama dersi asmassa da tüm gün bir ders dışında tüm dersleri ortaktı. Yapacak birşey yoktu. Kaderiyle yüzleşmekten kaçınmak istese de kaykayına atlayıp okula gitti. Kırmızı kapüşonlusu kapalıydı ama gür, kızıl saçları dışarıda, Derry'nin her daim soğuk hava şartlarından hafif rüzgarla süzülüyordu. Kimseyi görmek ya da iletişim kurmak istemiyordu. Direkt sınıfa yöneldi ve en arka sıralardan birine geçip uyuklamaya başladı...
.

.

.

    Chloe her ne kadar neşe ile kalksa bile okula gelip kaykayını bırakmaya gittiğinde, onun kaykayını da görmüştü ve aklına dank etti. Bugün onu görmek zorundaydı. Bi anda modu düştü. Zaten ikizler Burcu'nun özelliklerine tam oturduğundan cidden bir rollercoaster'a binmek gibiydi onun yanında olmak. Suratını astı ve içeri yürümeye başladı. Fuşya- siyah çizgili yağmurluğunun şapkasını başına geçirdi ve koridorda miskin miskin yürümeye başladı. Sınıfa vardı ve istemeye istemeye içeri girdi...
.

.

.

    Richie keyifli bir şekilde bisikletini caddeden aşağıya doğru sürüyordu. Okulda Eddie'yi görüp, gününün nasıl güzelleşeceğini hayal ediyordu. Beklediği şey biraz erken oldu. Arkasında gelen Eddie yanına geçip hafif bir tebessüm edip bisikletini sürmeye devam etti. Richie şaşkınlıkla ve aşkla ona bakakaldığı için bisikletiyle beraber yanlarındaki bir evin bahçesine düştü. Eddie ağzı açık oraya doğru baktı ve bisikletini kenara atıp hemen yanına koştu. Yerde sızlanıyordu Richie. Eddie bu haline bakarken kahkahalara tutuldu. Richie ona sinirli sinirli baksa da Eddie kendini tutamıyordu. Richie ayağa kalktı ve trip atar bi havayla bisikletini kaldırıp yola devam etti. Eddie hala gülüyordu. Okula kadar azala azala ilerledi bu. Bisikletlerini bırakırlarken Eddie Richie'nin sinirli suratına bakıp şiddetli kahkahalar atmaya devam etti. Richie bir süre tepkisiz ona baktıktan sonra "Asıl komik olan neymiş göstereyim sana." diyip Eddie'nin kolundan kavradığı gibi onu erkekler tuvaletine doğru çekmeye başladı ve içeri daldı. Hala bileğinden sımsıkı tutarken boş olduğu kontrol etmek için kabinlerin hepsini tekmeledi ve hepsinin boş olduğundan emin olduktan sonra Eddie'yi bileğinden duvara yapıştırdı ve öpmeye başladı. Aynen öle dümdük. 10 saniyelik nefessiz bir öpüşme sonrası geri çekildi. "Bu komik miydi Bay Kaspbrak?" . Eddie sırıtmamak için can çekişen dudakları ve kıpkırmızı olmuş vücudu ile ordan uzaklaştı...
.

.

.

   Eddie ve Richie sınıfa vardıklarında, öğretmenleri de kapıdan giriyordu. Ortada bulunan iki yan yana sıraya oturdular. Hoca dersi anlatmaya başlayınca Richie gözleriyle Chloe'yi aradı. İki arka sırasında kapüşonlusunu çekmiş uyuyan Max'i gördü. Sınıfın diğer arka ucuna baktığında da yine şapkasını kapamış, uyuyan Chloe'yi gördü. Eline bir kağıt aldı Richie. İçine bişeyler yazıp top haline getirdi. Ardından sınıfın diğer ucuna, Chloe'nin masaya yaslanmış kafasına attı. Büyük başarıydı güzel isabet ettirmesi doğrusu. Chloe ani bir şekilde başını kaldırıp kim attı lan onu tepkisiyle etrafa sinirli sinirli bakınırken Richie'nin ona işaret ettiğini gördü. İç çekerek kağıdı düzleştirdi. 'Kafa dağıtmak?' yazıyordu kağıtta. Chloe başıyla onaylayınca hocayı kandırıp çıkmanın bir yolunu aradılar...
.

.

.

   Arka bahçeye gider gitmez Chloe bir banka uzandı. Sırtını dönüp uyuklamaya devam etti.

Dear Stephen King...[Reddie]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin